Müslümanlar olarak Ramazan ayında bir günlük tutabilsek ve her gün sonunda olmazsa bile ay sonunda günlüğe yazdıklarımızla kendi kendimizi hesaba çekebilsek ne güzel olurdu.

Biz yazmıyoruz ama Kiramen Kâtibin melekleri yazıyor da diyebilirsiniz.

Elbette sağımızdaki ve solumuzdaki melekler yazıyorlar ve hiçbir şeyi de eksik bırakmayarak.

Bizim yazacaklarımızdan da hiçbir şey eksik bırakmamak kaydıyla diye niyetlenerek yazmalıydık.

Ve elbette tıpkı melekler gibi yapılanları tam bir doğrulukla yazmak şartıyla.

Günlerimiz, belki aylarımız belki de yıllarımız için yazdıklarımızı daha sonra tekrar tekrar okuyarak değerlendirerek kendimizi hesaba çekilmeden önce hesaba çekebilseydik.

Kesinlikle yapıp ettiklerimiz bir defa önümüze konacak ve hesaba çekileceğiz. 

Çünkü Allah’ın(cc) dini tam zamanlı bir yükümlülük yükler insanlara.

Bu sebeple Ramazan günleri yarı zamanlı olmadığı için orucu da yarı zamanlı bir ibadet değildir.

Müslüman tam zamanlı bir şuurla Ramazan orucunu sadece ağzı ile değil bütün azaları ile tutmalı.

Çünkü diğer ibadetlerimiz hakkında olduğu gibi maalesef oruç ibadeti üzerine atılan sloganlarla yaşıyoruz Ramazan günlerini.

Mesela son günlerde yaygınlaşan "Asıl oruç kul hakkı yememektir ve 12 ay tutulur" gibi.

Bu şekildeki ifadelerle bizi götürmek istedikleri yanlışlık üzerine düşünmeli Müslüman. 

Çünkü kul hakkı yememek oruç tutmanın alternatifi değildir. 

Müslümanlar arasında son zamanlarda yaygınlaşan “Asıl oruç kul hakkı yememektir ve 12 ay tutulur" şeklinde ki ifadeler ekseriyetle oruç tutmayanların bu ibadeti küçümseme yâda meseleyi farklı değerlendirip algı oluşturmaya çalışmaktır.

Çünkü kul hakkı yememenin tutulan oruçla bir ilgisi yoktur.

Müslüman hiçbir zaman kul hakkına girmez ve girmemesi gerektiği şuurunu taşıyan insandır.

Kul hakkı yememek esasen Müslümanın uyması şart ve zorunlu bir ibadettir.

Bir diğer slogan da İbadet yapmamak için üretilen benim kalbim temiz argümanıdır.

Bu tür sloganlardan kurtulan Müslümanın Ramazan günlerinin başlangıcı itibariyle ile cin şeytanlarının 1 ay dışarı çıkma yasağı başladığını ancak insan türündeki şeytanların serbest olduğunu unutmadan Ramazan günlerinde kendisini şöyle hesaba çekmesi gerekir.

Siyonist işgalci yahudinin her Ramazan ayında mutlaka yaptığı Mescidi Aksa’da yaptığı saldırılar ile Filistin’de yaptığı katliamlara kaç kez göz yumdum diye çetele tutabilir.

Veya Filistin’in işgaline ses çıkarmayan vicdansız medyanın Ukrayna’nın işgaline attığı başlıklar nedeniyle kaç kez Ukraynalılara üzülürken Filistin için hiç üzüntü duymadan kaç gün geçirdiğini hesap edebilir.

 Ya da burnunu dibindeki cami de görevli imamlar varken ramazan ayında sosyal medyadaki hoca ve âlimlere soru sorarak kaç Ramazan ayı orucunu tuttuğunun hesabını yapabilir.

Ramazan günlerinde yine sosyal medya veya televizyondaki yemek programlarındaki şaşkınlıklar ve ahlaksızlıklarla yemek yapma yeteneğinin artacağını zannederek geçirdiği günlerin de hesabı yapabilir.

Ramazan günlerinde kendisiyle meşgul olamayanlar, başkalarıyla meşgul olur düsturundan hareketle kendisiyle meşgul olma idraki kazanarak hesabı artıya geçireceğini düşünerek en azından Ramazan'da insanlar hakkında tecessüs etmeden, kusur aramadan kazançlı günlerinde hesabını yapabilir.

Çağdaş, aydın, demokrat, uygar, Atatürkçü, ilerici ve dindar olan sağcı ve solcuların cehaletine takılarak Murad-ı ilahîden uzaklaştığı ve kayıpta olduğu günlerin çetelesini tutabilir.

Toplumun her kesiminden İslam’a bu denli cahil, nebevi gerçeğe kör, İslam ümmetine karşı sağır ancak kapitalizme, sömürüye eklemlenmiş etten robotlar olduğunu görünce İblis ve tayfası işini hakkıyla başarmış ben buna karşı neden başarısızım diye içinde bulunduğu durumu gözden geçirebilir.

Ramazan Mektebinde Oruç sadece ağızla değil bütün azalarla tutulur diyerek helal olan ekmeği kendine yasaklayan Müslüman olarak gasp, rüşvet, millet malına el uzatmayı da kendine yasaklamak suretiyle kaç gün tüm azalarına oruç tutturduğunun hesabını yapabilir.

Gecesi ve gündüzüyle, orucu ve namazıyla, iftarı ve sahuruyla Ramazan günlerini bir mektep olarak kabul edip sayılı günler sonunda bu ilah, mektebin başarılı bir talebesi olup olmadığının da hesabını yapabilir.

Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu da cehennemden kurtuluş olan Ramazan-ı Şerifte tuttuğu oruçların kendisi için cehennem ateşinden bir kalkan olup olmadığının da muhasebesini yapabilir.

Piyasada gezen İnsan şeytanlarından serbest onlara ise nasihat ve dua etmek.

FARKINDA MISINIZ?

Pakistan'da düzenlenen "İslami (!) Gençlik Kurultayına Türkiye'yi temsilen, son günlerde hemen her şeye maydanoz olmaya başlayan ve "Cemaatlerin, Tarikatların kökünü kazıyacağız" diyen Perinçek'in müritlerinin teşkil ettiği TGB katılmış.