Sadık Küçükhemek

Sadık Küçükhemek

Paralel Devlet

Paralel Devlet

17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu adı altında darbe teşebbüsünden sonra paralel devletten bahsedildi. İki başlı devletin olması mümkün olamayacağından dolayı hükümeti bir darbe ile yıkıp devleti ele geçirmek için harekete geçilmiştir. Sağduyunun dik durmasıyla başarı sağlanamamıştır. Bu mücadele devam edecektir; 30 Mart yerel seçimle hangi tarafın daha ağır bastığı anlaşılacaktır.

Askeri vesayet artık Türkiye’de sona ermiştir, demokratikleşme ve normalleşme süreci devam edecek, barış süreci sekteye uğratılmayacaktı, düşünce özgürlüğünün, din ve vicdan hürriyetinin önündeki engeller zaman içerisinde kaldırılacaktı ve maddi refah artacaktı ve halk geleceğinden emin olacaktı; ibre bu yönde gösteriyordu.

 18 Aralık sabahında yolsuzluk ve rüşvet operasyonu adı altında darbe teşebbüsü girişiminde bulunulduğunu öğrendik ve şok olduk. Kendi kendimize dedik: Hani vesayet bitmişti, şimdi yargı vesayetiyle karşı karşıyayız. Demek ki vesayet hiçbir zaman sona ermezmiş, birisi biterse diğeri başlarmış; onun için rehavete kapılmamak gerekir. Söz konusu darbe teşebbüsüyle bunu öğrendik. Yarın normalleşme yoluna girersek, yine unuturuz, mazide olup bitenleri. Hafıza-i beşer nisyan ile malüldür.

17 Aralık, bize aslında İttihat ve Terakki zihniyetinin gücünü öğretti. Bu zihniyetin gücünü biliyorduk. Bu zihniyet bizi bu noktaya getiren ve Batı’ya uşaklığı ilerleme ve kalkınma olarak anlatmıştı ve halen anlatmaktadır. Normalleşme sürecine girince bu zihniyetin gücünü unutuverdik; artık Türkiye’de vesayet sona erdi deyiverdik ve ardından rehavete girdik. 18 Aralık sabahı bunun böyle olmadığını öğrendik

İttihat ve Terakki zihniyeti, gücünü Yeni Osmanlıların zihniyetinden almaktadır. Yeni Osmanlılar, kapitalizm, sosyalizm, faşizm ve ilmiye sınıfından ibarettir. Mesela Konyalı Mehmet Vehbi Efendi ilmiye sınıfındandır ve İttihat ve Terakki zihniyetine mensup bir insandır. Şeyhülislâm Mustafa Sabri Efendi ve Mehmed Akif gibi ilim adamları, İttihat ve Terakki zihniyetinin ne olduğunu öğrenince bu cemiyetten ayrılmışlardır. Mehmet Vehbi Efendi gibi zatlar o cemiyetle birlikte hareket etmeye devam etmişlerdir.

Türkiye’de askeri vesayetten sona şimdi de ilmiye sınıfının vesayeti ile karşı karşıyayız. Hükümetle cemaatin arasında kılıçların çekilmesinin sebebi budur.

İlmiye sınıfının vesayeti sona erse kapitalistlerin veya sosyalistlerin veya ulusalcıların vesayeti başlayacak, demektir. Yeni Osmanlıları oluşturan sınıflardan sadece milliyetçiler ulusalcı değildir tamamı ulusalcıdır. Bu sebeple ulusalcılar çeşitli görünüm adı altında karşımıza çıkar, onun için rehavete kapılmayalım.

 Türkiye’de vesayetin sona erebilmesi için Tanzimat fermanını ilan ettiren dış güçlerin ve içerideki uzantılarının güçlerini kaybetmeleri gerekir; aksi halde vesayet sona ermez, askeri vesayet sona ererse, yargı vesayeti başlar, yargı vesayeti sona ererse başka bir gücün vesayeti başlar. 17 Aralık bize bunu öğretmedi mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sadık Küçükhemek Arşivi