Omurgalı olmak, dik durmak..

Ne yazık ki, bugün siyasetin getirdiği bozulma nedeniyle toplumumuzda bunu görmek olası değil.

Çünkü, öyle olacaksın.. Eğileceksin, büzüleceksin. Yandaş olacaksın. Rant ve çıkar için iki yüzlü davranacaksın.

Önce söylediğini, iki gün sonra unutacaksın, tersini söyleyeceksin..

Konya basını ile Torku Konyaspor teknik direktörü Uğur Tütüneker arasındaki gerginliğin sona erdirilmesi için birilerinin araya girmesi gerektiği önerimizin üzerinden çok zaman geçmeden Konyaspor yönetim kurulu zehir zemberek bir açıklama yaptı..

Dahası, yönetim, ateşin üzerine benzin döktü. Ateş daha da gürleşti.

Oysa, birlikten bahsedildiği bir zamanda iki taraf bir araya getirilerek sorun çözülebilirdi. Böylece Torku Konyaspor da olayların merkezine çekilmemiş olurdu.

Yöneticiler biraz samimi ve gerçekçi olsalardı bu açıklamaya gerek kalmazdı.

Öyle sanıyorum ki, bu açıklamanın ardında, Torku Konyaspor yöneticileri lig sonunu şimdiden görmüş olacak ki, gelecekte olacaklara basını da ortak etme gayreti içerisindeler.

Yapılan gereksiz ve yanlış transferlerle kulübün borçlarını daha da artırmış olacaklar ki, kendi hatalarını şimdiden basının üzerine yıkmak istemekteler..

Daha çok geçmedi, Galatasaray maçının ardından, teknik adamların taktik hatası yaptığını söyleyen ve maçı izleyen Konyalı spor yazarlarına da “sizler neden yazmıyorsunuz” diyen Başkan ve yöneticilerin böyle bir açıklama yapmalarına akıl erdirmek zor. Buna akıl tutulması denir.

Konyaspor yönetimi, öncelikle bu açıklamayı Başkan Ahmet Şan ve kendileri için yapmaları gerekirdi. Ama olmadı, çünkü basın hedef seçildi. Oyunun içerisine TSYD ve basın çekilmek istendi..

Antalyaspor maçına kadar Başkanından yöneticisine ve taraftarına kadar herkesin hocanın yanlışlar yapmasında ve gönderilmesinde birleşmesine rağmen Antalyaspor maçında ve sonrasında Uğur hocaya sahip çıkmalarına da anlam veremiyorum. Yok, yanlış anlamayın illa ki, gönderin demiyorum. Hani ne değişti de bir andan hocaya sahip çıktınız?..

Ama sanıyorum ki, birileri onları dürtmüş olabilir.

“Siz ne yapıyorsunuz, takımı kaosa mı sokmak istiyorsunuz? Önce kendi hatalarınıza bakın. Ondan sonra suçu hocada arayın” şeklinde uyarılmış olmalılar ki, bir anda basına saldırdılar. TSYD’yi hedef aldılar.

Bu o kadar ucuz ve basit değil.

TSYD’yi ve Basını yedirmeyiz.

Önce, kendi hatanızı düzelteceksiniz. Yanlışlarınızdan döneceksiniz. Söylediklerinizin arkasında duracaksınız!.

Ama, bunları yapmak biraz zor değil mi?.

Yine tekrarlıyorum. Vakit geç değil. Basın, Konyaspor yönetimi ve teknik adamlar bir araya getirilerek sorunun üzerine sünger çekilebilir. Birileri buna öncülük yapmalıdır.

Çünkü, sorunun merkezinde Torku Konyaspor var. Onun zarar görmesini hiç kimse istemez.

…

Hep hayallerimi süslemiştir.

Şöyle fizik olarak tornadan çıkmış gibi aynı boyda, yaş ortalaması 19-21 arasında olan genç bir takım oluşturmak. Bu gençleri Konya ve Türk futboluna kazandırmak.

Bir ay kadar önce Ankara’da, Hacettepe ile Torku Konyaspor arasında oynanan Ziraat Türkiye kupası maçından sonra Ankara’dan bir dost aradı..

“Konyaspor ilk 20 dakikadaki futbolu ve kaçırdığı pozisyonları gole çevirmiş olsaydı turu geçebilirdi. Ancak, Hacettepe elenseydi üzülürdüm. Genç futbolcuların böylesine mücadelesini gördükten sonra” dedi.

İşte, yıllardır bunun mücadelesini veriyorum. Bu yaş ortalamasında bir takımı Konyaspor için uygulamak zor. Ama, Konya Anadolu Selçukluspor için yapılması hiçte zor değil.. Hatta, en doğru hareket olacaktır..

Alt yapıdan gelen futbolcuların değerlendirilmesi için verdiğimiz uğraş bunun içindir.

Madem ki, Anadolu Selçukluspor Torku Konyaspor’un geleceği ve Pilot takımıysa, transferde tercihler bu yönde, kadro oluşumu da bu doğrultuda yapılmalıdır.

Haydi bu sezon geçti.

Başarıdan çok, geleceği düşünerek artık, bunu gerçekleştirmek için çaba gösterilmelidir.

Yapılacak yeni bir planlamayla bu düşünce devre arasında başlayarak yeni sezon için yaşama geçirilmelidir. İşte o zaman başarı gelir. Anadolu Selçukluspor’un pilot takım olması daha bir anlam kazanır. Torku Konyaspor’un geleceği de sağlam temellere oturtulmuş olur.