Uzunca senedir keyfi ve dünyevî hazların ön plana çıkarıldığı bir dünya anlayışının hâkim kılınması için ne kadar yoğun çalışıldığı âşikardır. Toplumu oluşturan her kesimin bilhassa da yeniliğe açık olan gençlerimizin bu anlayıştan etkilenmemesi imkan dışıdır. Bu etkileşim elbette doğru işleyen çarkı bozmakta pek çok menfiliğin yaygınlaşmasına sebep olmaktadır. Geçen hafta Müstakil İşadamları Derneği (MÜSİAD) ve Uluslar arası Teknolojik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı (UTESAV) tarafından düzenlenen “Kumar ve Türevleri Raporu Basın Tanıtımı” toplantısı gerçekleştirildi. Tam da bu noktada MÜSİAD ve UTESAV’ın cesur toplantısı ve raporunu mutlaka konuşmalıyız. Zira toplumun doğru değerlere dönmesi adına böylesi çalışmaların sürekli yapılması ve bu yanlış gidişe dur denmesi gerektiğine inananlardanım.  

Bu faydalı toplantıda konuşan UTESAV mütevelli heyeti Başkanı şunları söyledi: “Son dönemlerde yasal olsun olmasın (bilhassa yılbaşı münâsebetiyle) pek çok platformda popüler hâle gelen bahis, kumar ve şans oyunları en çok gençleri hedef alıyor. Büyük gelir kapısı hâline gelen bu alandaki en büyük kuruluşlardan olan Milli Piyango’da ‘Millî’ isminin mânâsını kaybettiğini, anlamını yitirdiğini ve oradan ‘milli’ kelimesinin artık çıkarılması gerektiğini” belirtirken;
‘Kumarın insanları psikolojik ve maddi açıdan olumsuz etkilediğini, kumar ve benzerlerini oynayanların finansmana erişiminin kısıtlanması gerektiğini, şans oyunları ve bahiste kullanılan malzemelerin üzerine tıpkı sigara paketlerinin üzerinde olduğu gibi ibârelerin yer almasını’, istedi. Devamla; ‘Aynen kumar kağıtlarının üzerine de: ‘Bu bir kumardır.’ İfâdesinin yazılmasını talep etti.
 ‘Milli Piyango isminin yer aldığı eğitim kurumlarından bu ismin çıkarılmasını, isterken; ‘Okuyucularına bahis eki adı altında gazete çıkaran yazılı basın organlarının bu uygulamaya son vermelerini, kumar ve bahiste yasal olmayan yollarda elde edilenler kontrol altına alınmalı ve engellenmelidir. Futbol, basketbol gibi spor karşılaşmalarının sâdece spordan ibâret olduğu akıldan çıkarılmamalıdır. Spor Toto Teskilâtı’nın bu karşılamalarla bağı koparılmalıdır.’ Derken; ‘Kumarın yaygınlaşmamasına karşı âcil önlem alınmasını ve toplumun her kesimine bunun zararlı olduğunun anlatılması gerektiğini’ vurguladı haklı olarak.
MUSİAD Başkanı da ayni husus üzerine şu açıklamalarda bulundu: ‘Son senelerde özellikle genç nesil üzerinde yoğun bir kumar kampanyası yürütülmektedir. Kumar yaşının ülkemizde 15 yaşa kadar düştüğü ve artık kadın-erkek ayrımı kalmadığını’ belirtirken bu husustaki tuzağa dikkat çekerek; ‘Hayallerin gerçekleşmesi için insanımıza zengin olmak gerektiği fikri empoze edilmeye çalışılıyor. Zengin olmak için en kısa yolun kumar olduğu fikrinin dayatılmasından doğabilecek problemlere karşı önce, gençlerimizin hayallerini gözden geçirmelerini sağlamak şarttır. Yeşilay tarafından İstanbul özelinde yapılan bir araştırmada lise öğrencileri arasında online kumar bağımlılığının oranının yüzde yedi olduğunun anlaşıldığını ancak 15 yaşındaki gençlerin bu bataklığa nasıl düştüğünün de araştırılması gerektiğini,’ anlattı.
MUSİAD ve UTESAV’ın girişimleriyle hazırlanan “Kumar ve Türevleri Raporu”nda kumar ve şans oyunlarının toplumun bilinçaltında nasıl meşrûlaştırıldığına dikkat çekildi. Ve sonuçta şunlar istendi:
    •    Milli Piyango  İdâresi’nin isminin başındaki ‘Millî’ ifâdesi kalkmalı.
    •    Bahis ve şans oyunlarında; ‘Bu bir kumardır.’ İbâresi kullanılmalı.
    •    Okuyucularına bahis eki yapan gazeteler bu uygulamayı sonlandırmalı.
Evet, kıymetli okurlar bu sonuç raporunda istenenlerin altına biz de imzamızı atarız. Güçlü bir geçmiş birikimine sâhip bu toplumu uzun seneler uğraşarak kumar bataklığına sürüklemek isteyenlere karşı cesurca bir duruş sergileyenleri yürekten kutluyor bizim de ayni çaba ve gayreti toplum olarak sarf etmek gerektiğine inanıyoruz. Bu hususta insanlarımızı bilinçlendirmek için âilelere ve eğitim kurumlarına çok görevler düşüyor.
Hep yazar ve söyleriz eğitime teşne bireyler adına sorumlu kişiler, ‘Saldım çayıra, Mevlam kayıra’ mantığıyla hareket edemezler. Gençler ve dahi insanlar isminin de başında ‘milli’ yazan piyangolardan gelecek haksız gelirlerle tembelliğe sevk edilemez. Buradan elde edilen kazançlarda alın teri yoktur ve bu paranın bereketi olmaz. Âdeta halk ağzıyla söylersek; ‘Hay’dan gelen Hû’ya gider.’ Ülkede işleyen ekonomik işlev zayıflar. Helal kazancın değeri anlaşılmaz. Herkes tâbiri câizse; ‘kısa yoldan köşeyi dönmek’ için meşru olmayan yollara yeltenir. Tabi bunlar tasvip edilemez davranışlar.
Devlet ricâlinden âcilen bu konuya eğilmelerini mâkul çözümler getirmelerini arzu ediyoruz. Selam ve dua ile.