Kıymetli okurlar, Rasûlümüzün doğduğu Rebiyülevvel aynın haftasına eriştik. Haftaya Salı günü rebiyülevvel ayının 11’ini 12’sine bağlayan gece, Âlemlerin Güneşi, Nur Nebi Muhammed Mustafa aleyhissalâtu vesselâm’ın dünyâya teşrif ettikleri bir güzel gece. Nurlar yağdı on dört asır öncesi kâinâta, bugün de, nurlar yağsın yine yeryüzüne ve bilhassa da yüreklerimize efendim, diyoruz. Bugünkü tâbirle, Salı günü Sevgili Peygamberimiz aleyhisselâm’ın doğum günü. Kutlu olsun hepimize.

Doğum günlerinde sevenler sevdiklerine hediyeler alır, sevdiklerini mutlu ederler. Biz de ‘Mevlid Kandili’ne Peygamberimize hediyeler vermek isteriz. Bu hediyelerin en güzel O’na salatu selem göndermektir. O gün ve bu değerli ayda her gün, Efendimiz aleyhisselâm’a salavatı şerifeler okuyup, O’nun mübârek, latif rûhu seriflerine göndererek, yarın mahşer yerinde, darda kaldığımızda, gönderdiğimiz salavâtı şerifelerle kendimizi, O Güzeller Güzeli’ne tanıtabiliriz. Zira Peygamber Efendimiz ruhlarına gönderdiğimiz, salatu selamları alır ve mukabelede bulunur. Bilinsin ki, her Müslüman, dünyâda da, mahşerde de, O’nun selam ve duâsında muhtaçtır. O’nun rûhuna göndereceğimiz salâtu selamlar, dünyânın en kıymetli hediyesi olacaktır. Hediye, bir sevgi göstergesidir. Biz O’nu: “O peygamber, inananlara kendi canlarından daha yakındır…” (Ahzab, 6) ilâhî hükmünce candan öte severiz.

Geçen hafta, bu aya özgü, yine Sevgili Peygamberimiz aleyhissalâtu vesselâm’a takdim edilmek üzere bir hatim başlayalım, demiştik, inşallah başlamışsınızdır. O’nu anlatan bir kitap okuyalım ki, her gün O’na olan muhabbetlerimiz tazelensin. Mümkünse her gün, bir sünnet ihya edelim de, hayâtımız O’nun hayâtına benzesin. Yapılsa ne güzel olur! Bizden söylemesi…

Bizler, o güzide şahsiyetler, ashâbı kirâm’ın devrinde yaşamadık, bunun hüznü hep içimizdedir. O seçkin nesil, Rasûlullâh aleyhisselâm’ın ömrünün her karesine bizzat şâhit oldu. O insan şâheserinden, her yönlü faydalandılar. O’nu emin bildiler. Hiç günaha bulaşmamış o pâk Nebi’yi, en temiz insan bildiler. Bizler ne yazık ki, onlar kadar şanslı olamadık. Asrısaadetin saadetli insanları, Kâinâtın O En Nezih Peygamber’inin hâliyle hallendiler ve böylece onlar, en güzel ahlak timsâli bir nesil oldular. Bizler ise Sevgili Peygamberimiz ve O’nun sevgili sahabelerinin hayatlarını okuyarak, hayatlarına âit tüm detayları öğrenerek, onlara olan sevgi ve muhabbetimizi, özlem ve hayranlığımızı artırabilir ve onlar gibi yaşamak isteyebiliriz. Onların hayatlarını bilmeden, hadislerine yaşamadan Yüce Kur’ân’ı anlayamayız, İslâm’ın güzelliklerini kavrayamayız.

Rasûli Ekrem Efendimiz aleyhisselam nasıl ki, on dört asır öncesi bir nûr olarak dünyâya geldiyse, âlemler O’nun nûruyla aydınlandıysa, insanların ahlâkı, O’nun ahlâkıyla güzelleştirdiyse, O’nun doğumu bugün de, başta kendimizi, milletimizi ve tüm insanlığı nurlandırsın, O’nun ahlâkının güzelliğiyle dün gibi bugün de, insanlar ahlâkî güzelliklere erişsin inşallah.

Yüce Rabb’imiz kendi emir ve hükümlerini kullarına bildirmek için O En Güzel, O En Değerli kulunu seçti. Halbuki Cenâbı Hak, ilâhî vahyini kullarına farklı yollarla da, iletebilirdi ama Allah Teâlâ, bizim gibi kendi cinsimizden bir kıymetli insanı seçti. O Seçilmişlerin En Seçkini Hz. Muhammed aleyhissalâtu vesselam’dı.

Rasûlullah aleyhisselam, âdeta yaşayan canlı bir Kur’an idi. Peygamberimizin bütün hal ve hareketleri Kur’an ile bütünleşmişti. Dolayısıyla, hayâtımızı şerefli Kur’an ile bütünleştirmek için Mevlidi Nebi’ye tâbî olmamız lâzımdır. Zira, yüce Kur’an’da buyuruluyor: “Habîbim de ki; Eğer Allâh’ı seviyorsanız, bana tâbî olun ki, Allah’da sizi sevsin.” (Âli İmran, 31) Demek ki, bizleri yoktan vâr eden, Kâinâtın Mutlak Sâhibi Allâhu Teâlâ’yı sevmenin yolu, Sevgili Peygamberimiz aleyhisselâm’a tâbî olmaktan geçiyor.

Salı günü nasipse erişeceğimiz bu kutlu gecede, namaz kılmak, tesbih çekmek, Kur’an okumak, salavat çekmek, sadaka vermek gibi faziletli ibâdetleri yapabilir ve sevâbını bizzat Sevgili Peygamberimizin rûhu şeriflerine hediye edebilirsiniz, efendim. Şimdiden geceniz hayrolsun, cumânız mübârek olsun. Dûalarda buluşalım inşallah.

Şefaate erişmek niyazıyla, hayırla kalınız.