Karakter: Bir nesnenin, bir şeyin, bireyin ya da topluluğun kendine özgü olan, onu başkalarından ayıran temel belirti onun davranışlarını belirleyen ana özellik.

Karakter: Bir kimsenin ya da bir insan topluluğunun duygulanma ve davranış biçimi, tutumu.

Evet karakter; bireysel veya toplumsal insanların kendilerine özgü özelliklerinin belirgin olarak yaşanması/yansımasıdır. Özellikle biz belli bir topluluğun ya da ülke insanının karakterinden bahsederken %(yüzde) ile değerlendirerek sunum yapar, değerlendiririz. Örneğin bir ülke insanının futbol düşkünü olduklarını söylersek en az %51in üzerinde o insanların böyle olduğunu gösterir, demektir. Hele-hele %75-80 falan olursa çok rahatlıkla falan ülke veya falan topluluk; savaşçıdır, eğlence düşkünüdür, çalışkandır... Vb. Diyebiliriz.

Karakter, iyi veya kötü olarak değerlendirilebilir. İster bireysel olsun, isterse toplumsal olsun çok iyi karaktere sahip ya da çok kötü karaktere sahip diye nitelendirilebilir.

Bir de karakterin sabit değişmez oluşu veya değişebileceği konusu var. İyi olan; bütün insanlar tarafından genel-geçer, güzel ahlakla oluşmuş bir karakterin sabit kalmasını arzularken, kötü zulüm kâr karakterin de mutlaka değişmesini bekleriz.

Bugün burada yüzyıllarca oluşmuş ve hatta o topluluğun ana simgesi haline gelmiş güzel karakterin yavaş-yavaş bozulmasını irdeleyip, acımızı dile getirmek istiyorum.

Bizim toplumumuz (Türk toplumu ya da Türkiye toplumu) karakterli, sözünde duran, cömert, garibana acır, yardımcı olur, yalan söylemez, miskini-yetimi korur, itip-kakmaz... Vb. bir toplumdur.

Ancak ne var ki bu güzel hasletlerin oluştuğu güzel karakterler yavaş-yavaş kayboluyor.

Her gün bir başka sıkıntı ve olumsuz olay işitiyor ve gerçekten üzülüyoruz. Geçen sene 1.000 TL kiraya verdiği işe yaramaz bir evin kirasını bu sene 6.000 liraya çıkarmış. Ben bu noktadaki artışta ve fazlalıkta değilim. Ancak o eski cömert, fedakar, gariban dostu adam gitmiş; acayip biri olmuş. Adam öyle konuşmalar yapıyor ki: “Herkes yapıyor, ben de yapıyorum. Ben niye zarar edeceğim, ben enayi miyim. Her şeye durmadan %400 zam geliyor” ...vs.

Evet adamın eski karakterinden eser yok. Ama sanki bu adam veya tüm toplumun karakterini bozan bir yapı ve uygulama var. Sanki falan değil gerçekten var. Bakıyoruz bir anda bütün ev sahipleri hepsi aynı davranırken; kiracı olanların karakterleri; zaten karakter-marakter hiçbir şey kalmamış. Ev sahibini öldüreni mi ararsın, “Kirayı da vermem evden de çıkmam.” diyenimi sayarsın, 2.000 liradan 8.000 TL kirası yükseltilen kiracının: “Benim ev sahibim yine de iyi, hiç olmazsa 12.000 TL yapmadı.” Diyenimi sayarsın...vs.

Tümden ülke insanımızın karakteri bozuluyor. Bu AKP iktidarının 22 yılda yaptığı en büyük-en büyük zulüm, kötülük: İnsanların karakterlerinin bozulmasına yönelik uygulamalarıdır. Mesela iyi bildiğimiz birçok hoca hacı vesaire çok rahat faizi, zinayı, İsrail dostluğunu savunabiliyor. Milliyetçiler ise ülkenin karış karış satılmasını savuna biliyorlar.

“Benim kiraya verilecek evim yok ama olsaydı 2.000 liradan 8.000 TL yapmazdım 2.000 liradan en fazla 4.000 TL yapardım, ama zarar, görür enayi olurdum.”

Cenabı Allah bu millete acısın! Bu milletin başına akıllı uslu yöneticiler nasip etsin! Bu millete de akıl, idrak ve sağlam karakter versin!..