Çember daralıyor. Bir taraftan büyük şeytan ABD güdümlü koalisyon güçleri,  bir taraftan kadim düşman Rusya, Çin, İran ve Suriye rejimi Türkiye’yi sarmış durumdadır. PKK, PYD, Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi (DHKP-C) ve malum çevreler de içeriden kuşatmaya çalışmaktadır.

Suriye’de muhalif grupların, Kuzeyde Türkmen cephesinin zayıflaması ve mülteci sayısının artarak devam etmesi bunun bir delilidir. Ayrıca PKK’nın ve bunun güdümündeki terör örgütlerinin saldırılarını artırması, PYD’nin güneyde Akdeniz’e inecek şekilde bir had oluşturmaya çalışması, Ankara’da 28 kişinin cadde ortasında öldürülmesi, İstanbul’da ve diğer vilayetlerde terör örgütlerinin faaliyete geçmesi, PKK’nın Güneydoğu Anadolu’da direnmeye devam etmesi de bunun bir işaretidir.

Türkiye, bu durumda çok dikkatli olmalı ve çemberin daralmaması için içeride ve dışarıda gereken tedbirleri alıp hızlı bir şekilde siyaset üretmesi gerekmektedir.

Yeri geldikçe söylüyorum; NATO çıkarının olmadığı yerde Türkiye’ye asla yardımcı olmaz. Görüyorsunuz ABD, IŞİD’i bahane ederek PYD’ye yardım etmektedir; silah veriyor ve lojistik destek sağlıyor. IŞİD’i kuranın da ABD olduğu yazılıp-çizilmektedir. Bu iki yüzlülük değil mi? 

Rusya ise PYD’nin kuzeyden Akdeniz’e; rejim güçlerinin güneyden kuzeye doğru ilerlemesi için havadan muhalefeti ve masum Suriye halkını bombalamaktadır; kadim düşman Moskof,  cibilliyetinin gereği okullara ve hastanelere de saldırmaktadır. Çin, İran ve Lübnan Şii milisleri de desteklemektedir. Gaye Türkiye’nin Suriye ile irtibatını keserek çemberi daraltmaktır.

Malumunuz, muhalefetin arasında bir kordon oluşturuldu, Türkmen cephesi, kuzeyde etkisiz hale getirilmek için gayret edilmektedir. PYD’nin kuzeyde ilerlemesi için silah ve lojistik destek sağlanmaktadır. PKK, DHKP-C gibi terör örgütlerine de yardım edilmektedir. 

Malum basının, hükümeti eleştirip yol göstermesi yerine çemberin daralmasını fırsat bilerek başta Cumhurbaşkanı’na ve hükümete saldırmaktadır. Türkiye’nin etrafı sarıldıkça onlar da saldırılarını hızlandıracağı ve içeriden büyük bir darbenin vurulmasına katkıda bulunacakları feraset sahibi herkesin malumudur.

Bunun için Türkiye’nin, hızlı bir şekilde içeride PKK ve DHKP-C gibi terör örgütlerini etkisiz hale getirebilmesi için gereken tedbirler almalı, Güneydoğu Anadolu’da hızlı bir şekilde vakit geçiremeden gereken onarımı yapmalı.

Eğitim kurumlarını ve Diyaneti harekete geçirilmeli, Yurt içinde ve yurt dışında eğitim amaçlı panel ve konferanslara ağırlık vermeli. Ayrıca okullarda ve üniversitelerde, kurumlarda ayrıştırıcı, bölücü faaliyetlerin ortadan kaldırılması için gereken önlemler alınmalı. Seküler eğitim yerine birleştirici ve kaynaştırıcı olan dünyevi ve uhrevi ilimlerin birlikte verildiği eğitime geçilmesi için gereken önlemler alınmalı, bunun için projeler geliştirilmeli.

Rusya’nın, Suriye’ye yerleşmesini önleyebilmek için Gürcistan’ı Kırım’ı ve Kafkasya’yı bağımsızlığı için harekete geçirilmeli. Bunun için başta Suudi Arabistan olmak üzere İslam ülkeleriyle işbirliği yapılmalı.

Emniyetin ve MİT’in gelişen olaylar karşısında içeride de suikastların olabileceğini kestirebilecek ve gereken önlemleri alabilecek ferasetli elemanların yetiştirilmesi için gayret edilmeli.

 Sonuç olarak diyoruz ki, çemberin gittikçe daralmasını önlemek için bu hususları bir an önce hayata geçirilmeli. Hoşça kalın.