Kazanmak kadar yenilmek, puan kaybetmekte var futbolda.

Bu nedenle 1 puana rağmen bir iş kazası olarak görmeliyiz Gençlerbirliği beraberliğini.

Bir takımın her maçını kazanması diye bir gerçek yok. Öyle olsaydı, o takım açık ara şampiyon olurdu. Bunun sonucu da işin kuralı bozulur, heyecan olmazdı.

O nedenle, Galatasaray yenilgisi dışında her ne kadar sonuç üzücü olsa ve Konyaspor’a yakışmasa da Başakşehir yenilgisini deplasman maçı olduğu için normal olarak karşılayabiliriz.

Ama, Gençlerbirliği beraberliği Torku Konyaspor adına üzücü, hatta kayıp oldu. İç sahada kaybedilen her puan ileriki haftalarda çok aranacaktır. Bunun telafisi olamaz.

Dedik ya, bir iş kazası olarak görmeliyiz. Takıma olan güvenimizi kaybetmemeliyiz.
Ancak, umarım bu puan kayıpları bir alışkanlık haline gelmez. Konyaspor’un bir an önce toparlanmasında yarar vardır. Yakışanı da budur. 

xxx

Gençlerbirliği karşısında vasat bir Konyaspor vardı sahada.

Defans, Başakşehir maçında olduğu gibi rakibin atakları karşısında ne yaptığını bilmez durumdaydı. Bir telaş vardı. Orta alandan üçüncü bölge olan forvet hattına yeterli top çıkmadı. Forvette ise, Rangelov tek başına mücadele etmek zorunda kaldı.

Sezon başında da söyledik, Konyaspor bu forvet oyuncularıyla zor gol atar diye.

Bunu, Gençlerbirliği karşısında bir kez daha gördük. Maçın ikinci yarısında yakalanan iki pozisyonda da becerikli olup topu kaleye gönderemiyorsan, o zaman sıkıntı da daha  büyük demektir.

Ama, ligin ilk yarısı boyunca yapılacak bir şeyde yok. Bu kadro ile yola devam edilecek.

xxx

Geçen sezon, alınan iyi sonuçların ardından herkes Avrupa kupalarına katılma sözleri etmeye başlamıştı. Bu yılda Galatasaray maçından sonra alınan puanlarla bu kez de şampiyonluktan bahsedilmeye başlandı. 

“Dereyi görmeden paçayı sıvamak” gibi bir şey.

Veya ne kadar hayalperest bir düşünce..

Hangi takımla şampiyonluk mücadelesi verilecek. Veya nasıl şampiyon olunacak.  Avrupa kupalarına katılmak o kadar kolay mı? kimse düşünmüyor ve işin havasını yapmaktan geri kalınmıyor.

Evet, ilk 11 için belki diyecek bir şey yok, ama takımın yedek kulübesine baktığımız zaman oyuna girecek ve sonucu değiştirecek bir tek oyuncu yok.

Teknik adamlar ısrarla Bajiç’e sarılıyor.

Evet kabul ediyoruz, genç bir futbolcunun yetişmesini hepimiz istiyoruz. Bunun sonucu da Bajiç kendisini geliştirdiği ve iyi bir transfer yaptığı zaman kazanan Konyaspor olacak. 

Sanırım teknik direktör Aykut Kocaman bu ısrarında devam edecek. Ancak, bu futbolcuya verilen şans diğer oyuncular içinde kullanılmış olsaydı, bir Abdülkerim, Selim, H. İbrahim bugün daha iyi bir konumda olurdu.

Bu nedenle, teknik adamların bu futbolculara da şans vererek kazanma yoluna gitmeleri ve forma dağıtımında biraz daha adil olmaları gerektiğini düşünüyorum