IŞİD, Ankara saldırısından sonra Fransa Paris’e saldırdı. 130 kişi öldü. Birkaç gün önce Fransa’nın kolonisi Mali’de de bir saldırı oldu. Yaklaşık 27 kişi öldü. Bu arada Rusya, Suriye rejimine destek vermek için Türkmenlere saldırmaktadır. Bu yazıyı yazarken stratejik alanlar düşmek üzereydi. Katil İsrail de bu arada boş durmamaktadır. O da masum Filistin halkına saldırmaktadır.

 Hâsılı dünyanın her tarafında Müslümanlara saldırılmakta, yer altı ve yerüstü zengin kaynakları sömürülmektedir. Dinlerine ve inançlarına da sinsice saldırı politikası yürütülmektedir.

IŞİD’in Fransa’ya saldırmasının sebebini şu şeklide açıkladı: Fransa politikasını değiştirmediği müddetçe saldırılar devam edecektir. Hz. Peygambere hakaret ettiği müddetçe gene saldırı devam edecektir.

 Mali’de saldırının sebebi ise, Fransa’nın Mali’nin kaynaklarının % de 85’ni sömürmesidir. Fransa halen 14 Afrika ülkesini sömürmektedir. “Koloni vergisi” adı altında her yıl vergi almaktadır. Toplam, yaklaşık 500 milyar dolardır.  

Fransa'nın halen mali yönden sömürdüğü ülkeler, Benin, Burkina Faso, Gine, Fildişi Sahili, Mali, Nijer, Senegal, Togo, Kamerun, Orta Afrika Cumhuriyeti, Çad, Kongo, Ekvator Ginesi ve Gabon’dur.

Mali’de savaş, bu ülkenin kuzeyine yerleşen Müslüman (İslamcı!?) gruplarla Mali ordusu, bölgede bulunan Azavad Devleti,  Fransa ve Batı Afrika Ülkeleri Ekonomik Topluluğu’nun oluşturduğu koalisyon arasında sürmektedir.

Şu haberi dikkatlice okuyalım: Silicon Africa'da yer alan habere göre, Fransa'nın Afrika ülkeleri üzerindeki fiili sömürgeciliği bitmiş olsa da mali sömürgesi hala devam ediyor. Fransa, bağımsızlığını kazanmış olan eski sömürgelerinin bütçelerinin büyük bölümünü değişik adlar altında kendi merkez bankasında topluyor. Bu ülkelerin yıllık gelirlerinin yüzde 85'i her yıl Fransa merkez bankasında toplanıyor. Kalan yüzde 15 ile ekonomisini yürütmeye çalışan Afrika ülkeleri, mali sıkıntı yaşadıkları takdirde, Fransa merkez bankasına yatırdıkları kendi paralarını borç olarak almak zorundadır. 

Kendi paralarından borç almaları da kısıtlanan Afrika ülkeleri, bir yıl içerisinde Fransa'ya verdikleri paradan en fazla yüzde yirmi oranında borç alabiliyor. Fazla borç istemesi durumunda Fransa'nın vetosuyla karşılaşmaktadır.

Fransa'ya vergi ödemeyen liderlerin ya bir darbeye ya da suikaste kurban gittikleri görülmektedir. Son 50 yılda 26 Afrika ülkesinde toplam 67 askeri darbe meydana geldi.

Mali, altın, uranyum, fosfat  gibi madenlere sahip bir ülkedir. Petrol ve gaz zengini de. Ülkede hiçbir kuyunun açılmasına izin verilmemektedir.

Böyle bir ülke, Fransa tarafından iliği emilerek geri bırakılmış, insani ihtiyaçlarını karşılamaktan mahrum bırakılmıştır. Aç, sefil, eğitimden, sağlıktan v.s. mahrumdur.

Bu durumda şimdi soruyorum size terörist kim? Kara ve canavar kapitalizm mi? Yoksa kolonilikten kurtulmak için savaş veren örgütler mi? 

Biz IŞİD’in ve Mali’de baskın yapan gurubun yöntemlerini tasvip etmiyoruz. Masum insanlar öldürülmemeli. Hukukun içerisinde kalmak suretiyle insanlığın iliğini sömüren kapitalizmle mücadele edilmeli, diyoruz.

Bırakın Suriye ve Irak’ı kendi haline, halkın tasvip ettiği bir grup idareyi alır ve oranın emniyetini sağlar. Emeviler’den sonra Abbasiler iş başına geçmedi mi?

Sonuç olarak diyoruz ki, ABD başkanlığında koalisyonun ve Rusya’nın Suriye’de işi ne? Fransa’nın Mali başta olmak üzere Afrika ülkelerini kolonileştirmeye hakkı var mı? Allah düşmanı Yahudi’nin masum Filistin halkını tavuk öldürür gibi öldürmeye hakkı var mı?

Hoşça kalın