“Fitneci geldi hanım…!”
Köle pazarında müthiş pazarlıklar yapılıyordu...
Adamın birinin, güçlü kuvvetli bir köleyi gözü tutmuş ve onu ne pahasına olursa olsun almak istiyordu...
***
Sahibine;
“Bu köleyi bana sat” dedi...
Adam;
“Satayım, ama bunun bir kusuru var, onu da bildireyim, bu köle fitnecinin biridir, sana, evine huzur getirmez” dedi...
Adam;
“Amaaan canım, kölenin fitneciliğinden ne olacak.” diyerek, güçlü kuvvetli, diyerek köleyi satın aldı... Köle yeni sahibinin evine geldi... Efendisi çalışmasından memnundu...
***
Günler böyle geçerken, fitneci kölenin, cibilliyetini ortaya koyması zamanı gelmişti...
Önce evin hanımına gitti;
“Sizin için çok üzülüyorum, kocanız sizin üzerinize evlenecek” dedi...
Duyduklarına inanarak telaşa kapılan kadın;
“Peki, onu bu işten nasıl vazgeçiririz?” dedi...
Köle; “Ben onun çaresini biliyorum. Sen onu öğle uykusuna yatır, uyurken usturayla çenesinin altından bir tek kıl kes getir, gerisine karışma! ” dedi…
***
Kadın denileni yapmak için düşüne dursun, köle bu arada kadının kocasına gitti...
Üzüntülü bir vaziyette yaklaştı;
“Efendim, kötü bir durumla karşı karşıyasınız” diye söze başladıktan sonra, karısının kendisini kesmek istediğini söyledi... Adam inanmak istemedi...
Fitneci Köle üsteledi;
“İsterseniz öğleyin uyumuş gibi yapın, göreceksiniz ki, sizi kesmek için elinde usturayla gelecek!”
***
Adam, çaresiz inandı ve hemen karısına;
“Uykum var, ben biraz uzanıyorum,” dedi...
Bir müddet sonra da yalancıktan horlamaya başladı…
Bu arada köle hemen kadına gitti;
“Hanımefendi tam zamanı, kocanız uyudu” dedi... Zavallı kadın saf saf, elinde usturayla kocasına yaklaştı... Adam aniden kalktı ve daha kadının cevap vermesine bile fırsat vermeden, elindeki usturayla kadıncağızı oracıkta doğradı...
***
Fitneci bununla yetinir mi?
Doğruca kadının akrabalarına gitti;
“Benim efendim hanımını kesti” dedi... Kadının akrabaları da adamı öldürdüler... Bu sefer efendisinin akrabalarına giden köle, onlara da: “Oğlunuzu öldürdüler” dedi...
Onlar da kadının akrabalarına saldırdılar, iki taraf arasında büyük bir çatışma çıktı...
Nice insanlar öldü... Bir fitneci sebebiyle birçok insan canından, malından oldu...
Hane, ev, bucak, sülale, kabile dağıldı gitti…
***
Fitne ile başa çıkmak zordur...
Şeytani bir eylemdir...
Akıl yürütmeyi, inanç gütmeyi, insan sürmeyi, kategorize etmeyi sever fitneciler...
Vaziyeti fitne çıkarak idare etmeye çalışırlar...
Şeytanilerin eylemidir vesselam…
***
Yavuz Sultan Selim bile bunların tesirinde uzunca bir süre kalmış, çok sayıda, iyi yetişmiş Ehl-i Tarikat vezirinin kellesini vurdurmuş...
O dönemden bu döneme;
“Yavuz'a vezir olasın İnşallah!” bedduası söylenip gelmiştir...
***
Konya’yı karıştırmak isteyenler var…
Şimdilik detay vererek bu fitnecilerin ekmeğine bal sürmek istemiyoruz… Cenab-ı Hakk, ümmeti her türlü fitneden uzak eylesin, şehrimizi fitne ve fücur ile karıştırmak için hazırlık yapanlarında emellerini boşa çıkararak, istikballerini kahreylesin inşallah...
***
Bize düşen parti, takım, kabile, sülale gözetmeksizin fitne ateşine odun değil, su taşımaktır…
Aksinden Allah’a sığınırız…
Rabbim şehrimizle birlikte, cümle Ümmeti Muhammedi bu fitne günlerinde muhafaza buyursun inşallah…
Allah rızası için, duyduğunuz kötü lafı, duyduğunuz yerin bereketsiz derinliklerine gömün… Taşıyarak, üstüne koyarak, dünyanızı, hanenizi berbat etmeyin…
Âmin diyin Müslümanlar...