Farkı olanın kazandığı bir maçtı
Ruh halleri farklı iki takım vardı sahada… Hem de belirgin bir fark… Gerek fiziksel gerekse de takım kimyası adına… Bu fark oyuna olmasa da skora yansıdı… Biri can derdinde, diğeri zirve… Belki hak etmediği bir galibiyet aldı Kayserispor, ama Konyaspor’da 3 puanı hak edeceği bir oyun oynamadı…
Kayserisporlular tribün azınlığına rağmen, hiçte deplasman takımı hüviyetinde görünmediler maçından başından sonuna kadar…
Çünkü, mücadelenin büyük bir bölümünü Konyaspor’un yarı alanında oynadı Kayserililer… Dolayısıyla da bu sayede oyunu tutan taraf oldular… Özellikle de sahanın ikinci bölgesinde bariz bir üstünlük sağladılar Konyasporlu oyunculara karşı… Kendilerine galibiyeti getiren ana etkende bu üstünlük oldu zaten…
Attıkları gol duran toptan olmasına rağmen, bu golün gelişinin öncesine ve nedenlerine de bakmak lazım… Konyasporlu oyuncuların çanak tutması ise sadece işlerini kolaylaştırdı Kayserililerin… Maçın son bölümüne kadar hep bekleyen ama beklerken bile hamle üstünlüklerini rakibe veren bir görüntüdeydi Konyaspor…
Şota’nın “iyi oynamadık” demesine rağmen, Kayserispor gerek bireysel gerekse de takım olarak Konyaspor’dan daha yaratıcı ve üretkendi…Oyunun inisiyatifi çoğunlukla ellerindeydi… Topla daha fazla oynamakla kalmayıp, daha organize işlere imza attı Kayserili futbolcular…
xxx
Kimse alınmasın, ama Kayserispor maçında da deve gibi hiçbir tarafı doğru değildi Konyaspor’un… Ama en belirgin eksiklik takımın birlikte düşünüp birlikte hareket etme konusundaki zaafıydı…
Hazırlık pasları yapmak iyi, ama bu hazırlık paslarını sürekli geriye ve yana doğru yaparsan, bunun hiçbir şey ifade etmeyeceğini de bilmek gerekir… İstatistikçilerin Kayseri maçındaki notlarına bakmak lazım… Geriye, yana ne kadar, ileriye ne kadar pas yapılmış…
Ziya Hoca’nın sürekli rotasyonlarından etkilenen oyuncular sadece birbirlerine karşı değil, futbola bile 40 yıllık yabancı gibiydiler… Hele verdikleri pozisyonlarda ellerinin ayaklarına dolaşması da bu nedendendi…
Konyaspor’un sistemini de, oyun anlayışını da anlayabilene aşk olsun… Sadece sabra ihtiyacı yok bu takımın… Sabırla düzelecekse eyvallah, ama sabırla da olmayacağı gün gibi ortada ise yönetenlerin pansuman tedaviler yerine neşteri vurmaları gerekmez mi?
Siz bakmayın Ziya Hoca’nın “oyundan memnunum” demesine… Biliyorum ki, içinde fırtınalar esiyor, ama çaresizlik hırkasını çıkaramıyor bir türlü üzerinden…
Bir hayal kırıklığı, bir sürpriz değil Kayserispor yenilgisi… Üç aşağı beş yukarı beklenen bir durumdu Konyaspor için… Geneliyle güldürmeyeceği, ama süründüreceği aşikar… Ama sadece ilk yarının tamamlanmasına kadar…Ara transfer dönemi dengeleri değiştirebilir, şapka bir anda tersine dönebilir…
Bu anlamda da her fırsatta konuşuyor, biz de dinliyoruz Ziya Doğan’ı… “Ara transferde kadromuza katacağımız oyuncularla çok daha üretken, daha pozitif bir Konyaspor ortaya çıkacak” diyor…
Elbette vardır bir bildiği…
Ama ilk yarıyı nerede tamamlar, kaç puan toplar bunu da söyleyebilir mi sevgili Ziya Doğan…
İşte bütün mesele bu…
Maçla ilgili değil, ama Konyaspor’un yarınları ile söyleyecek çok şeyinin olduğunu bildiğim Ziya Doğan’ın Allah yardımcısı olsun… Umarım ki, hem Konyaspor’u hem kendisini hem de kendisine “biat” edenleri bu cendereden çıkartır…
Ve bunu çok istiyorum…
Mahcup olacağımı da bile bile…
İyi bayramlar.
Kayserisporlular tribün azınlığına rağmen, hiçte deplasman takımı hüviyetinde görünmediler maçından başından sonuna kadar…
Çünkü, mücadelenin büyük bir bölümünü Konyaspor’un yarı alanında oynadı Kayserililer… Dolayısıyla da bu sayede oyunu tutan taraf oldular… Özellikle de sahanın ikinci bölgesinde bariz bir üstünlük sağladılar Konyasporlu oyunculara karşı… Kendilerine galibiyeti getiren ana etkende bu üstünlük oldu zaten…
Attıkları gol duran toptan olmasına rağmen, bu golün gelişinin öncesine ve nedenlerine de bakmak lazım… Konyasporlu oyuncuların çanak tutması ise sadece işlerini kolaylaştırdı Kayserililerin… Maçın son bölümüne kadar hep bekleyen ama beklerken bile hamle üstünlüklerini rakibe veren bir görüntüdeydi Konyaspor…
Şota’nın “iyi oynamadık” demesine rağmen, Kayserispor gerek bireysel gerekse de takım olarak Konyaspor’dan daha yaratıcı ve üretkendi…Oyunun inisiyatifi çoğunlukla ellerindeydi… Topla daha fazla oynamakla kalmayıp, daha organize işlere imza attı Kayserili futbolcular…
xxx
Kimse alınmasın, ama Kayserispor maçında da deve gibi hiçbir tarafı doğru değildi Konyaspor’un… Ama en belirgin eksiklik takımın birlikte düşünüp birlikte hareket etme konusundaki zaafıydı…
Hazırlık pasları yapmak iyi, ama bu hazırlık paslarını sürekli geriye ve yana doğru yaparsan, bunun hiçbir şey ifade etmeyeceğini de bilmek gerekir… İstatistikçilerin Kayseri maçındaki notlarına bakmak lazım… Geriye, yana ne kadar, ileriye ne kadar pas yapılmış…
Ziya Hoca’nın sürekli rotasyonlarından etkilenen oyuncular sadece birbirlerine karşı değil, futbola bile 40 yıllık yabancı gibiydiler… Hele verdikleri pozisyonlarda ellerinin ayaklarına dolaşması da bu nedendendi…
Konyaspor’un sistemini de, oyun anlayışını da anlayabilene aşk olsun… Sadece sabra ihtiyacı yok bu takımın… Sabırla düzelecekse eyvallah, ama sabırla da olmayacağı gün gibi ortada ise yönetenlerin pansuman tedaviler yerine neşteri vurmaları gerekmez mi?
Siz bakmayın Ziya Hoca’nın “oyundan memnunum” demesine… Biliyorum ki, içinde fırtınalar esiyor, ama çaresizlik hırkasını çıkaramıyor bir türlü üzerinden…
Bir hayal kırıklığı, bir sürpriz değil Kayserispor yenilgisi… Üç aşağı beş yukarı beklenen bir durumdu Konyaspor için… Geneliyle güldürmeyeceği, ama süründüreceği aşikar… Ama sadece ilk yarının tamamlanmasına kadar…Ara transfer dönemi dengeleri değiştirebilir, şapka bir anda tersine dönebilir…
Bu anlamda da her fırsatta konuşuyor, biz de dinliyoruz Ziya Doğan’ı… “Ara transferde kadromuza katacağımız oyuncularla çok daha üretken, daha pozitif bir Konyaspor ortaya çıkacak” diyor…
Elbette vardır bir bildiği…
Ama ilk yarıyı nerede tamamlar, kaç puan toplar bunu da söyleyebilir mi sevgili Ziya Doğan…
İşte bütün mesele bu…
Maçla ilgili değil, ama Konyaspor’un yarınları ile söyleyecek çok şeyinin olduğunu bildiğim Ziya Doğan’ın Allah yardımcısı olsun… Umarım ki, hem Konyaspor’u hem kendisini hem de kendisine “biat” edenleri bu cendereden çıkartır…
Ve bunu çok istiyorum…
Mahcup olacağımı da bile bile…
İyi bayramlar.