İyi bir hareketin başka birilerinde de oluşum isteğinde “Darısı (……) başına” derler ya!
Yazının içeriğine daha uygun olabilecek olan “Kulakları çınlasın” deyimi mi daha yerinde olur siz karar verin.
Yazılarımı izleyen okurlar 06 Mayıs 2011 günlü “Seyahatte ki Müşahede Ve Düşündürdükleri!”yazım sonunda “devamını yazarız inşallah” demiştim ama…
O günden bu güne kadar olayların oluşumu el verdirmemiş oldu.
(https://www.merhabahaber.com/Ahmet_Guldag+Seyahatteki_Musahede_ve_Dusundurdukleri_II-_yazi4983.html)
Ayrıca o seyahatin tekrar geliş gidişi de oluverdi. Her nekadar ikisindede aynı şeylerle karşılaşma yanında bu sefer daha bir başka oluşumlara tanık oluverdim.
Önceki yazımın özeti olarak da sayacağımız gibi.
Malumunuz “Konya Büyükşehir otobüs Terminali” yolculara bilhassa yaşlılar için yorucu ve eziyetli olmayı bırakamamakta!
Hangi semtten çıkış yaparsanız yapın.Çoğunlukla şehir otobüs hattı bulunmayıp yarı tabanvay ilavesi ile eğer varsa Minibüs aktarmaları yaparak gelip terminale beş yüz mt. uzaklıkta indirilince!
Elinize valizlerinizi alıp tabanvay vasıtasıyla bineceğiniz şehirler arası otobüs yanına gelebilirsiniz.
Unutmayalım. Birde Tramvay hattı var ama ona binmek içinde zafer veya Alâeddin duraklarına ulaşabilmeniz için bir iki otobüs veya minibüs aktarması ile ulaşabilseniz de…
Yine terminalin üçyüz mt. gerisinde indirilince aynı hal-i ahval ile terminale girersiniz.
Bu işlemi Dünya kenti hatta markası bile olduğu her vesile ile söylenen Mevlânâ’yı bağrına basmış şehirden başka şehir hatta ilçelerde bile bulamazsınız.
Tabii ilgililer tetkik hatta bir yolcu yollama için bile giderken makam arabaları ile terminal kapısının önünde inmiş oldukları için bu durumu görme ve karşılaşma imkanları bulunamaz ki devam etmekte.
Nerde o Osmanlı Padişah hatta Şehreminilerin tebdili kıyafetle şehir içinde dolaşması yanında sırtına çuval vurup vazifesini yapmaya çalışan Hazreti Ömer gibi uğraş içinde olabilecekler ama…
İçimde ki şeytander ki. Bu ilgililerin eline dolu bir valiz verip…
Konya’nın Sadırlar, Kumköprü, Uluırmak vb. gibi uç semtleri bırakın…
Tren Garından indirip Oto garına bir gönderebil sekte durumu görseler.
Halk ne eziyetle karşılaşıyor bi tatsalar diye
***
Lafı uzatmayayım da Antalya’ya son gidişimdeki oluşumlardan dem vurayım.
Antalya’ya otobüsle gidenler bilir. Otobüsten iner inmez Konya’da da olan bütün otobüs firmaları da dahil, tüm otobüs servis ilgilileri on metre ilerideki servis arabalarına “Nereye efendim”diyerek o yere ait servis minibüsüne buyur ederler.
Siz eğer şehir otobüsü ile gitmek istiyorsanız her semti kapsayan üzerlerinde özel mavi renkli “Terminal” yazan birkaç tane otobüslerden sizin gideceğiniz hatta binebilirsiniz.
Bunlar yeni değil bendenizin gördüğü on yılı aşkın var. bir yenilik değil devam oluşumu.
***
Antalya Şehir içi otobüsleri yakın zamana kadar Halk otobüsü olarak hizmet verseler de Belediye kuralları içinde çalışmaktalar. Dikkati çekecek bir durum ise Şehir merkezinin sıkışık yerleri haricinde vatandaş nerede el kaldırsa ve inmek istese talebi geri çevrilmiyor.
Konya da olduğu gibi Emekli, öğrenci, Öğretmen, yaşlıindirimleri sadece Otobüslerde değil, tüm hat minibüslerde de tatbik edilmekte.
Emekli olanların eşi kaç yaşında ve ne işle meşgul olursa olsun onada tenzilat geçerli.
Gazetede bizzat köşe yazarlığı yapanlar kontrol edilerek paso verilirken eşlerde unutulmuyor!
Ya Konyada. Ne derece kaydı olduğunu bilmiyorum ama Belediye meclisince (hangi aklı üstün teklif etmişse) güya “sigorta pirimi ödemeyen” köşe yazarlarına verilmeyecek ama gazetelerde çalışan personele verile bilinecek! Gazetelerde bizzat çalışmayan çalışsada emekli olmuş olanlar nasıl sigorta pirimi ödeyecek problemini siz çözün gayri.
Aslında bahane, iyi çalışıyor diyenlere pekala verilirken. Doğruya eğilen ve hataları gösteren yazarların ki gibi bendenizin de on yılı aşkın kullandığım pasom iki ay önce iptal ediliverdi.
Yalnız Meclis kararı yeni değil ha. iki yıldan evveli alınan karar olabildiğine de dikkatinizi çekerim.
Ama bakın ŞimdiAntalya da olanlara..
Benim ve eşimin Emekli E- Kart için doldurum yapmaya gittiğim gişeye uzattım.
Gişe vazifelisi bendenize şöyle bir bakıp; “Amca kaç yaşındasın?” sorusuna, “seksen bir” deyince gülümseyerek “gerek yok” amca diyerek geri verip…
“Altmış beş yaş üzerinde olanlara otobüs, minibüs ödemesi kaldırıldı. Sadece eşiniz için indirimliyi kullanırsınız” demesine hayret içinde kaldım…
“Basın mensubu olanlar için ne olacak?” sorumada “gerek yok ki zaten bedava yolculuk yapacaksınız” diye yarı gülerek cevapladı.
Nereden alacam E- Kartı acaba? Belediyeye evrakla sıraya girip müracaat yapma için zaman kaybedeceğimi düşünüp zaman kaybetmemek için“sen benimkinide indirimli yapsonra alırım kartı dememe hemen işaret ederek…
“Yok, amca bak ilerde bir sekreter hanım bilgisayar başında hemen verir” deyince on beş dakika sonra almış oldum!
Eeee. Hani yerel seçimlerden evvel (ki basılı söz elimde mevcut) altmış beş yaş üzerinde olanlar için sadece Belediye otobüslerinde ücret alınmayacak sözü yanında. Birde Başbakan defalarca söylemişti. Hatırlarsınız herhalde!
Nerede kaldı bu sözler? Yapılamayacak işlemin reklamını neye yaparlar ki? “Bir Antalya Büyükşehir belediyesi kadar düşünemediler mi?Dersiniz.
***
Yenilikler bununlada kalmıyor.
Konya’da uzak semt ve beldelere servis yapan otobüsler bizdende yaşlı olsa gerek ama şehir merkezi için yeni otobüsler alındığı övgüsü olmuştu.
Yine Antalya da, yeni işlem olarak evvelce hiç Belediye veya Halk ulaşım otobüsü bile yok iken…
Elli km. den fazla tutan beldelere bile yeni hemde tam konforlu klimalı, her koltuk yanı basım düğmeli ve oturanlarında ayakta olacaklarında emniyetini sağlayan iç direkler bulunantabiri caizse gıcır gıcır Resmî Belediye şehir içi otobüsler…
Konya’daki iki, üç hatta sabah akşam yapan servisler yerine burada yirmi dakikada bir hareket etmekteler.
Ya ücret? Nereye giderseniz gidin aynı. Konya da on iki km. lik Otogar için minibüsler ilave ücret alırken. Bu farklı ücreti daha Selçuklu meslek lisesi evvelinde inenlere bile tatbik etmeleri neyin nesi çözemedim.
Merak ettim. Haydi, belediye otobüsleri ücret almıyor ama halk otobüs ve minibüsler nasıl almaz diye.
Meğer kart tuttuğunuzda belediye ödüyormuş sizin için gerekli ücreti!
Düşündüm Konya’da ki belediyeler milletin parası ile yüksek ücretlerle şarkıcı getirip eğlenceye yön verirken (Ağustos böceği gibi) ödenek buluyorlar da. Gereklilere indirim için işlem yapmaya kıyamıyorlar demek ki!
Konya’daki otobüs kalkış gidiş yerlerinin merkeziyetçiliği ile zorluklar yaşanırken…
Her caddeye ve onların sokaklarında “S” ve “U” şeklinde girip çıkıp vatandaşın her yere tabanvay ’sız gitmesi yıllar evvelisağlanmıştı zaten.
Bunlarda yeni otobüslerle çoğaltılmakla daha kolaylık sağlanmış.
***
Diyeceksiniz ki bunları neye yazdın? Çoğunu biliyoruz. Hemde Antalya’yı reklam mı ediyorsun?
Asla. Antalya Belediyesine ne gittim nede Basın kartı falan almış da değilim. Başka icraatlarında haylice yazılacak irdelemelerde var.
Ama doğruya doğru eğriye eğri prensibindeyim.
Birde, olabileceğinden değilde. Belki ilgililer kazara okurlarda…
“Kulakları çınlar” ve “Darısı onların başına olur” diye şöyle bir yazıverdim.
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle