Kerem İşkan

Kerem İşkan

Beyaz taş..!

Beyaz taş..!

Dünya üzerinde enerjisinin neredeyse tamamını iç politikada tüketen bizden başka bir ülke var mıdır bilmiyorum ama bildiğim bir gerçek var ALGI YÖNETİMİ’nde dünya klasmanında birinci sıradayız…

***

Başımıza ne gelirse gelsin, hangi mağlubiyeti yaşarsak yaşayalım, kesenin ağzı açılıp algı yönetimi operasyonu gerçekleştirildiğinde her türlü mağlubiyet halk nazarında büyük galibiyete dönüşüveriyor…

***

İşin aslı astarı hiç önemli değil…

***

O an en yüksek perdeden kim bağırırsa onun dediğine inanılıveriyor… Kaybedilen bir savaş, elden kayıp giden bir coğrafya bir anda kazanılan bir savaş hükmedilen bir coğrafyaya dönüşüveriyor…

***

Bu işin piri eskiden Amerika’ydı…

***

Hatırlayın Vietnam’da yenilen ve hezimete uğrayan ABD, Hollywood’daki dev stüdyolarda çektiği Vietnam filmleriyle çeyrek asırda kahramanlık ve galibiyet algısını tek kurşun atmadan(!) tüm dünyaya yayıverdi

***

Bugün Vietnamlılara bile sorsan, ABD’nin başarılı olduğuna inanırlar…

***

Yaşadığımız coğrafyada amansız bir istihbaratlar savaşı var… Suriye, Irak, Libya, Mısır, İran, Filistin, Yemen ve Arap Yarımadası fokur-fokur kaynıyor…

***

Eksik, yetersiz sadece iç politikada algı yönetimine dönük istihbarat anlayışımız bu coğrafyada bizleri maalesef çoktan istenmeyen unsur olarak ilan etti…

***

Başımıza gelen, içinde yaşamak zorunda bırakıldığımız bu tehlikeli sürecin temelinde etkili çalışmayan istihbaratımızın hiç suçu yok mu?

***

Sadece bir dakika düşünün, Mavi Marmara, Suriye Savaşı, Gezi Provokasyonu, Reyhanlı Saldırısı, 25 Aralık Operasyonu, Başbakanlık Konutuna baskın, Paralel Örgüt ,Güneydoğu’da kurumsallaşan PKK, Konsolosluk Baskını…

***

Liste daha uzar gider… Bunlar kimin suçu? Söylenenler şayet doğruysa, Maazallah amaçlarına ulaşsalar, bunca emek ve gayret heba olup gidecek… Yazık değil mi ?

***

Neredeyse elimizde patladıktan sonra uyandığımız tehlikeler değil mi bunlar? Tüm bunlar olup biterken, istihbaratımız ne yapıyordu?

***

Şimdi TV’lerde algıyı yöneterek, bu gevşekliği perdeleyen, tam aksine kahramanlık destanına dönüştüren, Hollywood tarzı yeni istihbarat kökenli diziler başladı…

***

Vurdulu-kırdılı filmleri oldum olası millet olarak çok severiz… Başarısızlığın başarıya dönüştürüldüğü, algı operasyonlarıyla dolu sahneler…

***

Başarıdan başarıya imza attıklarını iddia edenlere saygı duyuyoruz elbette… Ama devletin Genelkurmay Başkanı bile çıkıp “Bizim haberimiz yok” dediği dönemde, istihbaratın uçup, kaçtığını, efsaneler yazdığını söyleyenler var…

***

Keşke öyle olsa… Keşke, dizilerdeki gibi tkır-tıkr saat gibi çalışıyor olsa tüm unsurlarımız…

***

Şimdi yeni bir süreç başlıyor…Bundan böyle dizilerle ayar verilecek...Olup bitenin tam aksine ikna edileceksin...

***

Yeni süreçte, bir dönem devletin en üstünde olanlar, birilerinin politik ihtirasları gereği, bir telefonla senaryoya VATAN HAİNİ olarak giriverir…

Gülmeye kınamaya gelmez...

Ondan sonra ayıkla pirincin beyaz taşını…!

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Kerem İşkan Arşivi