Sadık Küçükhemek

Sadık Küçükhemek

Aynı Zihniyet

Aynı Zihniyet

İçeride ve dışarıda aynı zihniyet aynı telden çalıyor. Diyorlar ki: Hırsızın üzerine gidilsin, bu yolsuzluğun bir ucu Başbakan’a bile dokunsa yargının önü kapatılmamalı…

Bu tartışmaya AB - Türkiye Karma Parlamento Komisyonu EŞBAŞKANI HELENE FLAUTRE de katıldı. Diyor ki: “Yolsuzluğu soruşturanları suçlamak sorumsuzluktur.” (29 Aralık 2013)

Peki, Sayın EŞBAŞKAN, yolsuzluk operasyonu adı altında Türkiye Cumhuriyeti Devleti Başbakanı Muhterem Recep Tayyip Erdoğan’ı devirmek sorumsuzluk değil mi? Ülkeyi Mısır gibi kaosa sürükleyip, ülkenin elli yıl daha geriye götürülmesi sorumsuzluk değil de nedir? Yolsuzluk operasyonunu yürüten savcının usulsüzlüğünden neden bahsetmiyorsunuz? Savcı birileri adına söz konusu operasyonu yürütemez mi? Savcıyı siz yoksa melek konumuna mı düşürmek istiyorsunuz? Yargı da adil olmalı, görevi dışına çıkmamalı, siyasete karışmamalı, diye neden söylemiyorsunuz?

 Basından ikinci operasyon dalgası ile Anadolu Sermayesi’nin çökertileceği hedeflendiğini öğreniyoruz. Biz ta başta bu operasyonun hukuki değil, siyasi olduğunu ve hedefin Sayın Başbakan olduğunu anladık. Geçen hafta köşemde yayınlanan yazımda bunu ifade etmiştik.

Beyler. Sayın Başbakan, evladım da olsa yolsuzluğa karışanları affetmeyiz, demektedir. Çünkü biz, kızım Fatıma’da hırsızlık yapsa onun elini keserim, diyen bir Peygamberin ümmetiyiz; biz, bu bilinç içerisinde yetişmiş bir milletiz. Dolayısıyla yolsuzluk operasyonu ve buna benzer operasyonlar adı altında Allah’ın izniyle mevcut hükümeti yıkamazsınız; çünkü Türkiye eski Türkiye değil, karşınızda yeni Türkiye var; artık bu millet, geçen haftaki yazımda ifade ettiğim gibi Batı’yı kıble edinmekten vazgeçti yönünü tekrar Kâbe’ye çevirdi.

Sayın EŞBAŞKAN, siz bunun farkında olduğunuz için yolsuzluk operasyonu bahanesiyle Türkiye’nin yönünü tekrar Batı’ya çevirmeye çalışıyorsunuz. Tanzimat ile çevirdiniz de ne oldu, insanlık adalete hak ve hürriyete mi kavuştu, yoksa bu kavramlar adı altında köleleştirildi mi? Verin bu sorunun cevabını?

Sayın EŞBAŞKAN, malumunuz vahşi kapitalizm çarkını vahşice yürütüyor, bu çarkın dışına çıkmaya çalışan ülkeleri çeşitli bahanelerle dişinden tırnağından artırdığı emeğini kur, borsa, dolar ve euro ile oynayarak elinden almaktadır. Türkiye’de 17 Aralık yolsuzluk operasyonu adı altında yapılmak istenen budur; bunda başarılı oldunuz. Sadece Halk Bankası’nın değer kaybı 1 milyar 625 milyon dolar.

 Kapitalizm, dünya gelirinin % 95’ini nüfusun % 5’i gelirin % 5’ni ise % 95’i yiyecek şekilde tanzim edilmiştir.

Sayın EŞBAŞKAN, bu, bir köle düzeni değil de nedir? Dünya, artık- siz ve içerideki dostlarınız- istese de istemese de bu vahşi düzenden kurtulmak istiyor. Öncülüğü Türkiye’ye verilmiştir. Stratejik derinliğin anlamı budur.

Sayın EŞBAŞKAN, bu sebeple Türkiye’nin, Osmanlı toprakları üzerindeki devletlerle siyasi ve ekonomik işbirliğini artık hiçbir güç engelleyemeyecektir; bu gerçeği bir yere yazın. Bu sebeple gelin Türkiye ile oyun oynamaktan vazgeçin, bu sizin için de içerideki dostlarınız için de hayırlı olur.

Sayın EŞBAŞKAN, siz, bu operasyonla aynı zamanda Müslümanları birbirine düşürmeyi amaçladığınız anlaşılmaktadır; bunda da başarılı olamadınız; çünkü bütün Müslümanlar gerçeği hemen fark etmişlerdir.

 Sonuç olarak diyoruz ki, Müslüman kardeşlerim saflarımızı sıklaştıralım, omuz omuza verelim, mesele sadece yolsuzluk ve rüşvet olayı değil, çok büyük bir tuzakla karşı karşıyayız. Hoşça kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sadık Küçükhemek Arşivi