Son yazımda, yani 7 Eylül Cuma günü  “aklım kaçtı” başlıklı yazıma, “Ülkede iyi şeyler olmuyor... Bir huzursuzluktur gidiyor... Deyim yerindeyse, bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete durumları... Eskiden zaman zaman da olsa karşılaştığımız ve halini hatırını sorduğumuz dostlarımız, içgüveysinden halliceyiz diye cevap verirlerdi... İdare ediyoruz minvalinde birşeyler söylerlerdi” diye başlamış, “Peki ya şimdi? İnsanlar mutlu değil... İnsanlar huzurlu değil... İnsanlar güvende değil” diye devam etmiş ve  “Gerçekten dar gelirli ve emekli zor durumda... Hergün üst üste gelen zamlar, özellikle dar gelirliler ve  emekliler için hayatı zorlaştırıyor... Son “zam”anlarda “zam”sız ve “gam”sız günümüz geçmiyor... Zamlar hem de sağanak yağmur gibi yağıyor ve sırılsıklam yapıyor... Kaşıkla verilen kepçeyle geri alınıyor...  Özellikle temel gıda maddelerine konulan zamlar, fakir fukarayı kara kara düşündürüyor...  Her geçen gün nefes almakta zorlanıyoruz... Anlayacağınız zamlar akıl kaçırıyor... Bu gidiş iyi bir gidiş değil” diyerek yazımı noktalamıştım.

Bir haftada ne değişti?
Çok şey!
Zam üstüne zam, gam üstüne gam geldi!
Yine zamları konuştu bu ülkenin gamlı insanı...
Yani, fakir fukarası...
Salçaya gelen zammı konuştu, yumurtanın alıp başını gitmesini konuştu, peynirin, zeytinin lüks tüketime girdiğini konuştu, özellikle de kapımızdan girmeye hazırlanan “kış” şartlarını konuştu...
“Kış” demişken, özellikle de fakir fukarının ısınmak için vazgeçilmezi olan kömür konuşulmaya başlandı...
Deyim yerindeyse fakir fukara kara kara düşünüyor...
“Kara elmas” olan kömür, yeni fiyatıyla garibanları ısıtacak mı, yakacak mı, yoksa donduracak mı?
Doların yükselmesinden etkilenmemesi mümkün olmayan kömürün torbası ya da 1 tonu kaç paradan satılacak?
Dolar muhabettinden önce tonu 500-600 lira olan kömüre ne kadar bindirecekler?
Ortalıkta gezen laflara bakılırsa, bin liranın üzerine çıkacağı söyleniyor!
Eğer, böyle bir artış olursa, kışın kömürle ısınmaya çalışan insanların halini düşünmek bile istemiyorum...
Bu arada fırsatçıları da sıkı tutmak lazım...
“Alo 175 Tüketici Hattı” bu konuda imdada yetişebilir mi?
Bilemiyorum...
Ama, yine de aklımızda bulunsun.
xxx
Mahalleden bir  arkadaşla laflıyoruz...
Kendisi koyu ve tedavisi olmayan  bir AK Partili...
“Recep Tayyip Erdoğan” denildiği zaman, olumsuz bir tek kelime bile söyletmez...
Sobalı evde oturuyor kendisi...
Ve kiracı!
Durumu çok iyi olmasa da “şükür” etmesini bilen bir insan...
“Kış geliyor” dedi...
Ben de, “geleceği varsa göreceği de var” diyerek, kendisini biraz da olsa cesaretlendirmek istedim...
“Sana göre hava hoş” dedi...
“Neden?” dedim...
“Sen apartmanda oturuyon” dedi...
“Nasıl yani” dedim...
Sustu!
Anladım ne demek istediğini...
Bizim kömürle işimizin olmadığını ima etti...
Dedim ki, “biz de doğal yollardan değil, ceplerimizi yakan doğalgazla ısınıyoruz.”
“Sen de haklısın” diyerek, çayından bir yudum daha aldı ve “kömür mü bizi yakacak, biz mi kömürü yakacağız, bilmiyorum”  dedi...
Belli ki, kömüre gelecek zam endişesi bütün yüreğini sarmış ki, o nedenle  oflayıp pufluyor...
Oflamamak mümkün mü?
Evi kiraysa, doğru dürüst bir geliri yoksa, çalışacak yaşı da çoktan geçmişse, oflamasın da ne yapsın?
Sahiden ne yapsın?
xxx
Sadece kömürü yazdık...
Bir de bunun odunu var...
Bakalım oduna ne kadar zam gelecek?
Bu ülkede fakir olmak çok zor...
Daraldım...
Nokta.