Günümüzde zihinleri işgal etmiş ne kadar çok lüzumsuz bilgi var. Bilhassa internet ağlarında bilgi sanılarak öğrenilen veya ekranlardan güya size istediğiniz konuda bilgi verdiğini zanneden gereksiz sitelere bir bakın. Sözüm ona bilgi ürettiği var sayılan bu mesâi saatlerinin, büyük bir tembellik olduğunu şöyle akliselim ile düşünsek anlayacağız. İnternetin başına geçince sâdece merak edildiği için girilen sitelerde ne kadar çok vakit kaybedildiğini ve ne çok lüzumsuz bilgiyle zihnin doldurduğunu anlamalıyız. İnsanlık hafızasına zerre kadar katkı sağlamayan bilgi diye takdim edilen gereksiz yığınların boştan yere zihnimize boca edilmesine müsaade etmemeli ve bu husus adına uyanık olmalıyız. Dikkat edilmediğinden, zihinler nice lüzumsuzlarla dolduğundan bir süre sonra artık beyinler lüzumluyu alacak kapasiteyi bulamıyor. Bu sefer hayâti önemdeki pek çok faydalı ihmal edilmiş oluyor.

Modernlik adına bunca gereksiz bilgiyi bağımlılarına sunmak için günlerce, aylarca inceleme yapan hatta bu lüzumsuz iş adına masa başında uyuyakalacak kadar yorulan insanlar var. Yine kahve köşelerinde lak lak ederek vakit harcayarak vakitlerini hebâ eden niceleri var. İnsan bu dünyâya bir defa geliyor. Ömür de öyle sağda solda çar çur edilmeyecek kadar kıymetli. İnsan bunu idrak etmeli ya da yaşanan hayat bunu idrak ettirmeli. Tabi geçen yazımızda değindiğimiz gibi şehirlerin keşmekeşlikleri içinde insanların bu gerçeği idrak etmesi gâyet zor.

İnsanlar ne iş yaparlarsa yapsınlar ama insanlığın hayrına iş yapsınlar ve bu yapılan hayırlı işler medyada gösterilsin, sevdirilsin. Kırkta bir olan pis ve kirli işler, hak ihlalleri, tecâvüzler gösterilmesin ki çirkinlikler yaygınlaşmasın. Güzel ve hayırlı davranışlar gösterilsin de onlar yaygınlaşsın. İnsanlar bilerek veya bilmeyerek hayra da şerre de sebep olabiliyorlar. Mevla Teâla bizleri hep hayra anahtar, şerre kilit eylesin.

Kutsî Peygamber sözüdür; ‘İnsanların en hayırlısı insanlığın faydasına çalışandır.’ Bu faziletli iş hayat felsefesi hâline getirilse insanların hayâtı daha güzelleşecek, huzurla dolacak derken ömür de bereketlenecek. İnsanlığın hayrına çalışan insan, ayni zamanda kendi hayrına da çalışmış olur. Zira kişi hem erdemli davranışlarla hayâtını mutlu bir şekilde etrâfından saygınca bir ilgi görerek devam ettirir hem de ahretini kazanmış olur. Bir taşla iki kuş yâni.

Akıllı kişi lüzumsuz, faydasız işlerden yüz çevirir tâbiri câizse abesle iştigal etmez asıl olan kulluğuna odaklanır. Akıllı kişi dünyâsını temin ederken dahi kendisini ulvi düşüncelerden uzaklaştırmayan işleri tercih etmelidir. İnsanlar üç kuruş etmez dünya rahatını en ince detayına kadar nasıl düşünüyorlarsa aynen içinden hiç çıkmayacakları ebedi hayatları için de ayni incelikle düşünmeliler. Kafası çalışan her insan bu düşüncelerde olmalı, kanaatindeyiz.

Eğer insanlar ebedi saadetlerini, ebedi kurtuluşlarını düşünseler bu dünyâda hayırda yarışırlar ve insanların hayrına olacak işler yaparlardı. Ölümlü bir varlık olduğunu bile bile insanların bunu görmemeleri hakikate körlüktür ve bu da nefsin ahmaklığına kanmanın adıdır.

Çalışmanın özü ve güzelliği başkalarının hayatlarını kolaylaştıran, insanlara fayda sağlayan işleri yapmaktır. Eğer bilim ve teknoloji hayâtımızı kolaylaştırıyorsa bunu yapan insanlar demek ki hayırlı hizmetler yapmışlardır. Teknoloji hayâtımızı kolaylaştıracak yerde boşuna zihinlerimizi lüzumsuzla dolduruyor, vaktimizi israf ediyorsa o zaman bu aletleri doğruya kullanmanın yolları bulunmalı. Halbuki teknoloji işimizi kolaylaştırıp kalan zamânı en değerli olana sarf etmemize vesile olmalı. Bu sebeple kendimizi, zihnimizi, vaktimizi israf etmeden hayâtı kolaylaştırıcı hayırlarla hayâtımızı ikâme etmeliyiz vesselam.