Yılın Babası
Her gün gazete sütunlarına biri birinden ilgi çekici olaylar aksediyor. Bunlardan kimisi insanı hayretler içerisinde bırakıyor, kimisi iliklerine kadar titretiyor, kimisi de üzerinde duracağımız olay gibi takdirle karşılanıyor. Olay Şu:
Sol bir örgüt, bir öğrenci gencin, beynini yıkayıp, ağına düşürüyor. Bu genci gösterilerinde piyon olarak kullanıyor. Gencin babası işin farkına varıyor. Fakat genç babasının uyarılarını dikkate almayıp gösterilere katılmaya devam ediyor. Ama baba pes etmiyor. Oğlunu takip edip, gösteri anında hayatını hiçe sayıp, örgütün elinden oğlunu çekip alıyor.
Sadece çocuğuna değil, vatanına, milletine ve bayrağına sahip çıkan bu kahraman baba, çocuğunu örgütün elinden almakla kalmıyor, yaptığı konuşmalarla halkı da uyarıyor, “Çocuklarınıza sahip çıkın. Bunların tek amacı terörist yetiştirmektir. Bunların on arkadaşı cezaevinde. Hepsi bomba düzenekleri ile yakalandılar, çocuklarımız terörist olmasın” diyor ve son deniz otobüsünü kaçıran genci örnek veriyor. “Eğer bu gencin beyni yıkanmamış ve örgüte katılmamış olsaydı, şimdi bu genç yaşıyor olacaktı” ifadelerini kullanıyor.
Yıllardan beri, çocuk yaşta binlerce genç terör örgütlerince kandırılıp, beyni yıkanarak dağa çıkarıldı. Eğer aileler, bu baba gibi çocuklarına sahip çıkmış olsa idi, bu kadar kan dökülmeyecekti. Sadece terör meselesi değil, içki ve uyuşturucu meselelerinde de durum aynıdır. Bu babanın örgüte karşı çıkışı, çocuğunu çekip alışı ve toplumu uyarışı, aileleri yakasından tutup silkeleyişi, her türlü takdirin üzerinde bir davranıştır.
Ailelerin çocuklarına karşı ilgisizliği konusundaki tutumlarını yıllardan beri yazıp çiziyoruz. Bu konuda büyük eksikliklerimiz ve ihmallerimiz var. Bu babanın haykırışından ders alınmalı, toplum ve devlet bu babaya sahip çıkmalıdır.
Zaman zaman çocuklarına karşı sergiledikleri fedakârlıklarından dolayı bazı anneler yılın annesi seçilir, onlara ödüller verilir. Böylece onlar, yüreklendirilmiş ve ödüllendirilmiş olur.
Yıllardan beri bizi meşgul eden, topluma büyük zarar veren, analara gözyaşı döktüren, binlerce gencin hayatlarının baharında kurşun ve bombalara hedef olmasına sebep olan bir konuda, bir babanın kahramanca ortaya atılışı, toplumu uyarıları ile âdeta yakasından tutup silkeleyişi ile yılın babası olmayı hak etmedi mi? Bence fazlasıyla hak etti. Bu yüreği yanık, aynı zamanda cesur babayı kutluyorum.
Terör belasını önlemek için yüzlerce polis ve askerimizi şehit verdik. Binlerce masum insanımızı kaybettik. Maddi kaybımızın haddi hesabı yok. Bu konuda yapılan hukukî düzenlemeler, askerî mücadeleler, açılımlar, yatırımlar yeterli olmuyor. Herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerekiyor. Özellikle de ailelerin. Aksi halde bu püsküllü belanın üstesinden gelmemiz mümkün olmaz.
Toplum hiçbir şekilde bu yüreği yanık, fedakâr aynı zamanda da kahraman babayı unutmamalı, sivil toplum kuruluşları ve devlet adamları üzerlerine düşen görevi yerine getirmelidir.
Sol bir örgüt, bir öğrenci gencin, beynini yıkayıp, ağına düşürüyor. Bu genci gösterilerinde piyon olarak kullanıyor. Gencin babası işin farkına varıyor. Fakat genç babasının uyarılarını dikkate almayıp gösterilere katılmaya devam ediyor. Ama baba pes etmiyor. Oğlunu takip edip, gösteri anında hayatını hiçe sayıp, örgütün elinden oğlunu çekip alıyor.
Sadece çocuğuna değil, vatanına, milletine ve bayrağına sahip çıkan bu kahraman baba, çocuğunu örgütün elinden almakla kalmıyor, yaptığı konuşmalarla halkı da uyarıyor, “Çocuklarınıza sahip çıkın. Bunların tek amacı terörist yetiştirmektir. Bunların on arkadaşı cezaevinde. Hepsi bomba düzenekleri ile yakalandılar, çocuklarımız terörist olmasın” diyor ve son deniz otobüsünü kaçıran genci örnek veriyor. “Eğer bu gencin beyni yıkanmamış ve örgüte katılmamış olsaydı, şimdi bu genç yaşıyor olacaktı” ifadelerini kullanıyor.
Yıllardan beri, çocuk yaşta binlerce genç terör örgütlerince kandırılıp, beyni yıkanarak dağa çıkarıldı. Eğer aileler, bu baba gibi çocuklarına sahip çıkmış olsa idi, bu kadar kan dökülmeyecekti. Sadece terör meselesi değil, içki ve uyuşturucu meselelerinde de durum aynıdır. Bu babanın örgüte karşı çıkışı, çocuğunu çekip alışı ve toplumu uyarışı, aileleri yakasından tutup silkeleyişi, her türlü takdirin üzerinde bir davranıştır.
Ailelerin çocuklarına karşı ilgisizliği konusundaki tutumlarını yıllardan beri yazıp çiziyoruz. Bu konuda büyük eksikliklerimiz ve ihmallerimiz var. Bu babanın haykırışından ders alınmalı, toplum ve devlet bu babaya sahip çıkmalıdır.
Zaman zaman çocuklarına karşı sergiledikleri fedakârlıklarından dolayı bazı anneler yılın annesi seçilir, onlara ödüller verilir. Böylece onlar, yüreklendirilmiş ve ödüllendirilmiş olur.
Yıllardan beri bizi meşgul eden, topluma büyük zarar veren, analara gözyaşı döktüren, binlerce gencin hayatlarının baharında kurşun ve bombalara hedef olmasına sebep olan bir konuda, bir babanın kahramanca ortaya atılışı, toplumu uyarıları ile âdeta yakasından tutup silkeleyişi ile yılın babası olmayı hak etmedi mi? Bence fazlasıyla hak etti. Bu yüreği yanık, aynı zamanda cesur babayı kutluyorum.
Terör belasını önlemek için yüzlerce polis ve askerimizi şehit verdik. Binlerce masum insanımızı kaybettik. Maddi kaybımızın haddi hesabı yok. Bu konuda yapılan hukukî düzenlemeler, askerî mücadeleler, açılımlar, yatırımlar yeterli olmuyor. Herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerekiyor. Özellikle de ailelerin. Aksi halde bu püsküllü belanın üstesinden gelmemiz mümkün olmaz.
Toplum hiçbir şekilde bu yüreği yanık, fedakâr aynı zamanda da kahraman babayı unutmamalı, sivil toplum kuruluşları ve devlet adamları üzerlerine düşen görevi yerine getirmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.