Aziz Milletimizce 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin başarısızlığa uğratılmasından sonra, mağlubiyete uğrayan kesimlerin yerini almak isteyecek palazlanma aşamasındaki takiyyeci madrabazlara dikkat çekmek istiyoruz bu yazımızda.

Malum FETÖ örgütünün beklemediği bu büyük başarısızlık sonucunda hayatımızda pek çok değişiklikler olacak.

Mesela kamu kesiminde çok büyük sayılara ulaşabilecek bir temizlik hareketi olacak.

Mesela eğitim öğretim camiasında olduğu kadar olmasa da hukuk kesiminde önemli bir oranda kadro boşaltması olacak.

İnanıyoruz ki yerel yönetim kadrolarında da hayli miktarda görevden almalar gerçekleşecek.

Hatta FETÖ ile var olan ilgileri nedeniyle uğrayacakları soruşturma ve takibatlar neticesinde bazı kişi ve firmalar ticari hayattan çekileceklerdir.

İşte tam da burada hemen herkesin bildiği bir sosyal gerçeği burada hatırlatmak gerekecek.

Fiziki hayatta yerinden ayrılan bir cismin geride bıraktığı mekândaki boşluğun terkedildiği andan sonra en kısa bir zamanda bir başka cisim tarafından işgal edildiği gibi, sosyal hayatta ve ticari hayatta olduğu gibi dini hayatta da yani insan hayatının her safhasında yeri boşalanın yerini bir başkası mutlak doldurur.

Bu gerçek, “Tabiat boşluk kabul etmez” gerçeğidir.

Kişilerin hayatlarındaki ruh halleri, dini düşünce ve inanışları fiziki hayatlarındaki karşılaştıkları cisimlerin fiziki veya geometrik şekillerinden daha fazla yer yer kaplar ve dini düşünce ve inanışların kişilerde bıraktıkları boşluk ta fiziki cisimlerin bıraktıkları boşluktan daha büyük olur.

Bu sebepledir ki FETÖ nün bıraktığı boşluk, siz istemeseniz de bir başkası tarafından doldurulmak istenecektir.

Bu gerçekten hareketle son birkaç günde görülmüştür ki; Darbe girişiminin bastırılması ile meydandan çekildiği veya çekileceği zan edilen FETÖ nün kendisine bağlı olanlarının maddi ve manevi hayatlarında bıraktığı boşluğun büyüklüğünü fark eden benzer görüşteki kişi ve kuruluşlar bu boşluğu doldurma gayreti içine girmişlerdir.

Boşluk doldurma gayretine giren kişi ve kuruluşları 2 ye ayırmak mümkündür.

1.Grup kendilerine Kurancılar dediğimiz sapkın guruptur ki bunlar şimdilerde “Kurandan başka yol gösterici yoktur düşüncesiyle öncelikle Rasulullah’ı(sav) dışlayarak 1400 yıllık İslam ilim ve irfanını red eden ve başta hadis ve fıkıh kitapları olmak üzere tüm kitapların yok edilmesini isteyen guruptur.

2.Grup ise vaktiyle FETÖ ile olan yakınlaşmalarını ve onlar hakkında nerede ise 10 yıllık bir zaman dilimi içinde Fethullah Gülen’in ayakkabısına varana kadar  düzdükleri methiyeleri unutmuş gözüken kişi ve kuruluşlardır.

Fikir itibariyle FETÖ den daha sapkın görüşleri olan bu gurubun geçmişte FETÖ aleyhinde söylediği sözlerin, FETÖ hakkında söylediği sözlerden mahiyet itibariyle çok da bir farkını olmadığı ve fırsat bulduğunda Türkiye’de yaymak istediği TAKİYYECİ görüşleri nedeniyle daha fazla tahribata neden olacağı açıktır.

3.olarak ise kendilerine Risalei Nur talebeleri diyen diğer küçük guruplar veya bu boşluk nedeniyle palazlanmak isteyen diğer guruplar akla gelebilirse de yaşanan bu olaylardan sonra milletin aklıseliminin galip gelerek bu palazlanma girişimlerine prim vermeyeceğine inanıyoruz.

Bu arada durumdan vazife çıkaran başka başka palazlanma girişimleri olursa da onlara ayrıca değineceğiz elbette.

Siz şimdilik bir emperyalist proje ölürken, bir diğerini onun yerine koyma aymazlığına ses çıkarmayanlara dikkat edin yeter.