‘‘Kedi ve köpek aç kalmaz, Allah onların rızkını verir’’ zannetmeyin. Maalesef aç kalıyorlar, hatta açlıktan ölüyorlar! Şu anda bu satırları okuyorsanız belki de onları besleme konusunda Allah sizi vesile kıldığı için okuyor olabilirsiniz.

İslâm, işkencenin her türlüsünü yasaklamıştır. İnsana işkence yapmayı yasakladığı gibi kendini koruyamayan, aciz hayvanlara da eziyet etmeyi, işkence yapmayı her ne sebeple olursa olsun yasaklamıştır. Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurur:
“Kim bir canlıyı/hayvanı, bir kuşu haksız yere öldürürse, kıyamet günü ondan şikâyetçi olacaktır.” 

Bir kez olsun bir sokak köpeğini sevmemiş, hayatında hiç kuşlara yemek vermemiş ya da bir sokak kedisi için kapısının önüne su bırakmamış “insanlar” yüzünden sokak hayvanları hep farklı algılanmaktadır. Pis, hastalıklı ve uzak durulması gereken canlılar oldukları düşünülen sokaktaki dostlarımız, aslında sadece biraz sevgi görmeyi bekleyen, karınlarını doyurmak için uğraşan, kimi zaman ise sadece insanlardan korktukları ve zarar gördükleri için gergin tavırlar sergileyen dostlarımızdır. Yani, onlar da bizden korkuyor!

Sokaktaki canları yok saymaya, hayatınızı yaşamaya devam edebilirsiniz. Şu bir gerçek ki; onlar dışarıda ve yardımınızı beklemekteler. Biz onları görmezden geldik ve o tarafa bakmadık diye onlar yok değiller. Varlar! Bu yazımı, duyarsız insanlarımız için bir empati kaynağı olmasını dileyerek yazıyorum.

Emin olun; bizler, kimi zaman onlar kadar paylaşımcı olamıyoruz. Sokaktaki hayvanlar küçük bir kap yemeğin etrafında toplanarak beslenebilirler; çünkü onlar açlığın ne olduğunu en iyi bilenlerdir. Biz insanlar gibi lüks düşkünü de değiller. Sadece tek dertleri var. Hayatta kalabilmek!

Yaz aylarında sıcak havadan dolayı sokaktaki canlıların su ihtiyacı artar. Kendinizi düşünün. Sıcak bir yaz gününde sokakta su bulabiliyor musunuz? Tabi ki hayır, gidip satın almanız gerekiyor; ama onların böyle bir şansı yok. Doğal olarak biz su vermediğimiz sürece onlar susuz kalıyor.

Evinizde bir canlı ile yaşayacak kadar yeriniz olmayabilir ya da bütçeniz bir canlının sorumluluğunu almak için yeterli olmayabilir. Her gün işe giderken ya da evden çıkarken kapınızın önüne, sokaktaki dostlarımız için bir kap su bile koyamaz mısınız? Bunların hiçbiri hayvanlara yardım etmemek için birer bahane değildir.

Herkesin yapabileceği birkaç ufak yardım, sokak hayvanlarının ölüm ile yaşam arasındaki konumunu değiştirmeye yeterli olabilir. Belki, bizim de öyle. Onlara yapacağımız yardımların hem bu dünyada hem de ahiret hayatımızda ne kadar önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Hiçbir şey yapamayacak bile olsanız, bir hayvanın kafasını okşamak kadar insana huzur veren ve insanlık mertebesini yükselten başka ne olabilir ki?

Sokakta, nadir cinste köpekler, kediler görmek artık garipsemediğimiz bir manzara haline geldi. Öncelikle bir canın paha biçilemez olduğunu bilmeli ve hayvan satın alma düşünceniz varsa bunun yerine sokaklardaki hayvanlara kapınızı açmayı denemelisiniz. Bir hevesle satın alınıp sonra sokağa atmak, bir canlıya yapılabilecek en acımasız şeylerden biridir.

Sokaktaki dostlarımız için sosyal bir site kurulmuş. Adı; “Petle” olan bir sosyal platform. Siteye girip, dilerseniz, “Kayıp & Yuva Arayan” özelliğiyle, yolunu kaybetmiş bir dost veya yalnız kalmış bir can için çözümün bir parçası olabilirsiniz. Bu siteyi sizlere de tavsiye ediyorum. En azından siteye girip bir bakın derim. Ne kaybedersiniz? Fikrinizin nasıl değişeceğine, katı düşüncelerinizin nasıl yumuşayacağına tanık olun.

“Köpekler havlıyor, çok ses çıkarıyor!” diye çoğu insan şikayet eder. Doğrudur, havlayabilir. Köpek havlayacak, kedi miyavlayacak, kuşlar ötecek, dalgalar kıyılara, fırtına ve yağmur pencerelere vuracak, gök gürleyecek. Bunlar doğal seslerdir. Doğal olmayan, insan kaynaklı gürültüleri kanıksayıp doğal seslerden rahatsız olabilmemiz çok garip ve acı değil mi sizce de?

“İnsan ruhunun bir parçası, hayvan sevgisini tadana kadar uyanmaz.”

Hadi bugün bir değişiklik yapın!

Yardım edin..