Emel Kocaoğlu

Emel Kocaoğlu

Renklerin şaşırtıcı etkisi

Renklerin şaşırtıcı etkisi

Renklerin

şaşırtıcı etkisi

 

Her an gözümüzün önünde olan renklerin anlamları olduğunu biliyor muydunuz? Peki ya, psikolojik ve fizyolojik yansımalarıyla insan hayatına etkileri nelerdir. Renklerin bu sarsıcı etkisini, bilim adamları, sanatçılar, iç mimarlar, pazarlamacılar ve tasarımcılar tarafından uzun bir süredir bilinip kullanılıyor.

İşte renklerdeki bu gücün farkında olmak açısından, bu yazımda, bütün renkleri kısaca ele alarak bizde çağrıştırdığı hisleri, kullanım yer ve amaçlarını kısaca incelemekte fayda görüyorum. Beyaz; istikrarı, devamlılığı ve temizliği simgeler. Beyaz elbiseler sizin temiz olduğunuz imajını verir. İş görüşmelerinde beyaz giymeniz olumlu bir imaj verecektir. Pembe; mutluluğun ve neşenin temsilcisidir. O yüzden çikolata kutularında ve hediye paketlerinde pembe kullanılır.

Sarı; geçiciliğin ve dikkati çekiciliğin ifadesidir. Dünyadaki tüm taksiler sarıdır. Araba kiralama firmaları da logolarında genelde sarıyı kullanırlar. Mor; Nevrotik duyguları açığa çıkardığı, insanları bilinç altında korkuttuğu tespit edilen bir renk. Birçok intihar vakasında insanların tüm eşyalarının mor olduğu gözlenmiştir.

Gri; gözün en rahat ayırdığı algıladığı renklerden biridir. Diplomatik ve ağır bir renktir. Ciddiyeti çağrıştırır. Silahlı Kuvvetlerde her yerin gri olduğunu görürsünüz. Devlet dairelerinde de neredeyse her şey gridir. Turuncu; iç açıcı bir renktir ve genellikle canlılığı temsil eder. Çalışma odasında kullanılması tercih edilmez. Turuncu içinde bulunduğu gurubu çok gösterir. 1974 Dünya kupasında Hollanda milli takımının başında olan Ernst Happell “Bu turuncu formalarla biz sahada rakip takımdan daha fazla sayıda görünüyoruz” demişti. 

Mavi; Sigmund Freud Maviyi okyanussal bir renk, sakinlik diye niteler. Batı’da intiharları azaltmak için köprü korkuluklarını maviye boyarlar. Çoğu hastanenin koridorlarının ya da odalarının mavi olduğuna denk gelmiş olabilirsiniz. Mavi ışıklı sokak lambaları yerleştirilen bölgelerde, suç oranında azalma olduğunu dahi öne sürüyor. Siyah; gücü ve tutkuyu temsil eder. Hırsın da bir ifadesidir. Siyah konsantrasyonu en çok getiren renktir. Albert Einstein, konsantre olabilmek için perdeleri siyah, gün ışığı olmayan bir odaya girer ve öyle düşünürmüş.

Yeşil; güven verir, doğanın kendisidir. Vejeteryanlığı da simgeler. Kasaplar, dükkânlarında kırmızıyı kullanırken, yeşili hiç kullanmazlar. İnsan gözünün yeşile ve maviye uzun süre bakamadığı da ortaya çıkmıştır. Kırmızı; iştahı açar, kan akışını hızlandırır ve gençliği çağrıştırır. O yüzden dünyadaki gıda firmalarının ve spor ürün markalarının logosunda genelde kırmızı olması tesadüfi değildir. Kahverengi; dostluğun ve samimiyetin sembolüdür. Kahverengi giyen insanlar toplum içinde dikkat çekmezler, ancak karşılarındaki insanlara müthiş bir rahatlık hissi verirler. Ayrıca kahverengi ortamlarda insanların daha az kaldığı belirlendiğinden beri Fast Food dükkanlarının duvarlarında kahverengi kullanılır. “Çabuk yiyin, çabuk gidin!” mesajı verirler.

Renk psikolojisi konusuna olan ilgi her geçen gün artıyor, ancak bu araştırmalar süregeldikçe arkasında birçok cevapsız soru da bırakıyor. Renkler çalışanların verimliliğini ya da iş yeri güvenliğini artırmada kullanılabilir mi? Hangi renkler tüketici davranışını etkiliyor? Araştırmacılar buna benzer soruların peşinden gittikçe, yakın zamanda renklerin insan psikoloji üzerindeki etkileri hakkında daha çok şey öğreneceğiz gibi görünüyor.

Ruhunuzdaki çiçeklerin rengi hiç solmasın.

Sevgiyle kalın…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Emel Kocaoğlu Arşivi