Yamanın mayası da tutmadı
Konyaspor’un bu noktalara gelmesindeki en büyük neden, yanlış yönetimler ve yanlış yönetim politikalarıdır… Ama en önemlisi ise doğru olmayan liderler ve liderlik vasfına sahip olamayanlardır bu kulübü “rezil” eden…
Konyaspor üzerinden hayal bile edemeyecekleri kimliği kazanmak, yine Konyaspor üzerinden ülke çapında bilinmek ve tanınmak, daha Türkçesi İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlerin büyük adamlarının sofralarında yer edinmek...
Bu kulübü bu noktalara getiren, sırtlanların önüne atılan, yüzüne kapılar kapanan Mehmet Ali Kuntoğlu değil… Kimse Mehmet Köseoğlu’nun bıraktığı “aslan” gibi takımı, sahipsiz Mehmet Ali Kuntoğlu’nun “maymun”a çevirdiğini söylemesin…
Söyleyenler çarpılır…
Bu kulübün bugünlere nasıl geldiğine Mehmet Köseoğlu’ndan sonraki dönemlere bakarsanız, anlarsınız… Konyaspor’un bu insanlar için bir “amaç” olmadığını acı da olsa görürsünüz… Yazılacak çizilecek çok şey var, ama sırası değil… Çünkü, bu takımın yukarı çıkması için hala bir umut kapısı var.
xxx
Kimse bana kızmasın, biz “vasat” ve “sıradan” bir takımız... Bakmayın şampiyonluk ve düşme potasındaki hengameye, yarışma süper ama kalite vasat... Zaten bu lig de normal değil Asyalig…
Mesela bizdeki oyuncular da yıldız değil, göktaşı...
Kısa sürede parlayıp, sonra kayıp gidiyorlar, akıbetlerini bilen de yok gören de yok... Göründükleri zaman da “eyyam” yaparlar…
Uçacaklarmış…
Kaçacaklarmış…
Hepsi bu…
Ben de dahil, bizim takımda maçın kaderini değiştirecek adam olmadığını söyleyenler fena halde yanılıyorlar…Var, hem de sürüsüne bereket…
Mesela Ferdi… Mesela Recep…
Karabükspor maçının kaderini değiştirdiler mi, değiştirmediler mi?
Biri atamadıklarıyla…
Diğeri tutamadıklarıyla…
Kimse kusura bakmasın, ön tekerlek nereye giderse arka tekerlek de oraya gidermiş… Karabükspor maçının ilk yarısı Konyaspor’un lehine 2 ya da 3-0 bitmeliydi… Ama gol atsın diye formayı verdiğin oyuncunun ismi Ferdi olunca, olmuyor işte…
Kaleci tutamadığını yermiş… Ama,tutması gereken topları tutamayan, çıkarması gereken topları çıkarmayan Recep’e ne demeli?
Hem Ferdi hem de insan olarak çok sevdiğim kaleci Recep, Karabükspor maçında “deve” gibilerdi… Sadece onlar mı? Takım halinde doğru bir tarafları yoktu… Recep’in iyi niyetli olduğundan asla kuşkum yok, ama iyi niyet yetmiyor işte…
Hüsnü Özkara gitti de ne oldu? Fuat Hoca bu takımı uçurdu kaçırdı mı? Ya da Ferdi “Messi” mi oldu? Veya bitik olan Poljac “Süpermen”leşti mi?
Sahi ne oldu?
Ben söyleyeyim…
Bu maya da tutmadı…
Ömer ile da Silva’yı öne sürmek, Ferdi ile Poljac’ı kaleye yakın oynatmak, futbol aklının doğrularıydı, ama “maya”lar bozuk olunca, teknik direktörün “yaman” olması da bir şey ifade etmiyor… Senin takımında atan ve tutan yoksa, Fuat’ın ismi değil, teknik adamlığı “yaman” olsa ne yazar, olmasa ne yazar…
Bu kulübü bu noktalara getiren, sırtlanların önüne atılan, yüzüne kapılar kapanan Mehmet Ali Kuntoğlu değil… Kimse Mehmet Köseoğlu’nun bıraktığı “aslan” gibi takımı, sahipsiz Mehmet Ali Kuntoğlu’nun “maymun”a çevirdiğini söylemesin…
Söyleyenler çarpılır…
Bu kulübün bugünlere nasıl geldiğine Mehmet Köseoğlu’ndan sonraki dönemlere bakarsanız, anlarsınız… Konyaspor’un bu insanlar için bir “amaç” olmadığını acı da olsa görürsünüz… Yazılacak çizilecek çok şey var, ama sırası değil… Çünkü, bu takımın yukarı çıkması için hala bir umut kapısı var.
xxx
Kimse bana kızmasın, biz “vasat” ve “sıradan” bir takımız... Bakmayın şampiyonluk ve düşme potasındaki hengameye, yarışma süper ama kalite vasat... Zaten bu lig de normal değil Asyalig…
Mesela bizdeki oyuncular da yıldız değil, göktaşı...
Kısa sürede parlayıp, sonra kayıp gidiyorlar, akıbetlerini bilen de yok gören de yok... Göründükleri zaman da “eyyam” yaparlar…
Uçacaklarmış…
Kaçacaklarmış…
Hepsi bu…
Ben de dahil, bizim takımda maçın kaderini değiştirecek adam olmadığını söyleyenler fena halde yanılıyorlar…Var, hem de sürüsüne bereket…
Mesela Ferdi… Mesela Recep…
Karabükspor maçının kaderini değiştirdiler mi, değiştirmediler mi?
Biri atamadıklarıyla…
Diğeri tutamadıklarıyla…
Kimse kusura bakmasın, ön tekerlek nereye giderse arka tekerlek de oraya gidermiş… Karabükspor maçının ilk yarısı Konyaspor’un lehine 2 ya da 3-0 bitmeliydi… Ama gol atsın diye formayı verdiğin oyuncunun ismi Ferdi olunca, olmuyor işte…
Kaleci tutamadığını yermiş… Ama,tutması gereken topları tutamayan, çıkarması gereken topları çıkarmayan Recep’e ne demeli?
Hem Ferdi hem de insan olarak çok sevdiğim kaleci Recep, Karabükspor maçında “deve” gibilerdi… Sadece onlar mı? Takım halinde doğru bir tarafları yoktu… Recep’in iyi niyetli olduğundan asla kuşkum yok, ama iyi niyet yetmiyor işte…
Hüsnü Özkara gitti de ne oldu? Fuat Hoca bu takımı uçurdu kaçırdı mı? Ya da Ferdi “Messi” mi oldu? Veya bitik olan Poljac “Süpermen”leşti mi?
Sahi ne oldu?
Ben söyleyeyim…
Bu maya da tutmadı…
Ömer ile da Silva’yı öne sürmek, Ferdi ile Poljac’ı kaleye yakın oynatmak, futbol aklının doğrularıydı, ama “maya”lar bozuk olunca, teknik direktörün “yaman” olması da bir şey ifade etmiyor… Senin takımında atan ve tutan yoksa, Fuat’ın ismi değil, teknik adamlığı “yaman” olsa ne yazar, olmasa ne yazar…