TSYD semineri ve Konyaspor
Türkiye Spor Yazarları Genel Merkezi tarafında, her yıl geleneksek olarak düzenlenen eğitim seminerlerinin 48’incisi yine Antalya’da yapıldı.. Tabi ki, seminer nedeniyle Konyaspor’daki gelişmelerden kısa bir süre uzak kaldık..
Üç yıldır Lara’daki Clup Sera otelde gerçekleştirilen seminere konuklarla birlikte yaklaşık 300 kişi katıldı..
Seminer, genelde iyi geçti..
Gerek oturumlarda masaya yatırılan ve tartışılan konuların güncel ve yeterli olması, gerekse katılımcıların kalitesi ve konulara hakim olmaları akıcılığı sağladı..
Üç gün boyunca, dostlarla birlikte olduk. Geçen yılki seminerde gündemin zirvesinde Bursspor yer alırken, bu yıl ise bir diğer Anadolu takımı Trabzonspor vardı.. Kendileriyle sohbet ortamı bulduğumuz tüm gazeteciler, Konyaspor’un düşmeyeceği noktasında birleştiler.. Onlar,bizim kadar karamsar düşünmüyorlardı Konyaspor için. Gönül, Konyaspor’un da diğer takımlarla birlikte gündemin ilk sıralarında yer almasını isterdi. Ama, sadece ligde kalır mı, kalmaz mı? konusu tartışıldı Konyaspor adına.
“Türk futbolu nerdeydi, nerede ve nereye gidiyor” konusunun oluşturduğu seminerin ilk oturumuyla birlikte, sporda şiddet ve uluslararası futbol hakemliği alanında Türkiye’nin yeri ne? konularının tartışıldığı oturumlar nefes nefese izlendi diyebiliriz.. Trabzonspor Başkanı Sadri Şener’in katıldığı ve oldukça pozitif bir görüntü verdiği ikinci günün ilk oturumu da sohbet şeklinde geçti.
Seminerle ilgili bazı önerileri de yazmadan geçemeyeceğim..
Tabiî ki, tüm sorunlar ekonomik sıkıntıdan kaynaklanıyor.
TSYD tarafından, geçtiğimiz yıllarda üç büyük takımın katılmasıyla düzenlenen futbol turnuvaları bundan sonra da gerçekleştirilse para sıkıntısı olmayacak. O zamanda, sponsor firmalarla birlikte TSYD genel merkezinin sağlayacağı ekonomik katkılarda yönetimin işini daha da kolaylaştıracaktır.
Programın dolu olması nedeniyle katılımcılar, bir yerde devre arası tatili olarak baktıkları seminerde dinlenme olanağı bulamadılar. Oysa, bundan sonraki yıllarda gerçekleştirilecek seminerin 3 güne yayılması ve oturumların bir sabah ve bir de öğleden sonra olmak üzere günde iki seansa indirilmesi yerinde bir karar olacaktır.. Böylece, seminer 6 oturumda tamamlanarak katılımcılar özgür bırakılmış olacaktır.. Ama, elbette ki, iş paraya dayanıyor.
Genel merkez yönetimi de ekonomik soruna ne kadar dayanabilir, bilinmez. İşleri zor.
Evet, Türkiye Spor Yazarları Derneği Genel Merkezi tarafından düzenlenen bir seminer daha geride kaldı.. Antalya’dan uzun vedalardan sonra ayrıldık ve Konya’ya dönerek Konyaspor’un sorunlarıyla baş başa kaldık..
KONYASPOR’A GELİNCE;
TSYD seminerinde; bizim olduğumuz her yerde Konyaspor konuşuldu..
Ne olacak Konyaspor’un durumu? sorusuyla karşı karşıya kaldık.. Çoğunluk, Konyaspor’un ligde kalacağından yana tavır koydu.. Tabi, küme düşeceğini söyleyenlerde oldu.. Hatta bazı gazeteciler, Konyaspor’un transferlerine anlam veremediklerini, Alınan yerli oyuncuların sonucu değiştirebilecek, Konyaspor’un sorununa çare olabilecek futbolcular olmadığını da dile getirdiler.
Ara transferde alınacak futbolcular yarar getirir mi? orasını zaman gösterecek. Ama, Konyaspor yönetimi transferde yine geç kaldı.. Devre arasında yapılması planlanan nokta transferler çoktan bitirilmeliydi. İkinci yarı için planlanan kadro şimdiye kadar şekillenmeliydi.. Ama ortada listeye sonradan takılan ve kadroya dahil edilen futbolcuların dışında yarayı saracak, takıma katkı sağlayabilecek futbolcuları görmek olanaksız. İkincisi de teknik adamlara savunma hakkı verilmiş oldu.,. İkinci yarı başladıktan sonra teknik direktör Ziya Doğan, “transferde geç kaldık, istediğimiz oyuncuları alamadık. Hazır olmayan oyuncularımız var” derse şaşırmayın.
Konyaspor’a gönül verenler yapılan transferlerden yakınıyor.. Memnun olanlarda yok değil. İkinci yarıda işi oldukça zor olan Konyaspor’un tehlike hattından çıkabilmesi için bu transferler yeterli mi? diye sorarsanız, hayır derim.
Bir yerde, yönetiminde eli-kolu bağlı. Parasal sıkıntı var. Ama şehirden ses çıkmıyor.. Bu gün para konusunda susanların, yarın takımın küme düşmesi karşısında söz söyleme hakları olmayacak.
İş işten geçmeden, Konya imaj kaybetmeden, Konyaspor Bank Asya 1. lig bataklığına yeniden dönmeden, ‘Konyalıyım’ diyen herkesin takıma katkıda bulunması bir görevdir. Konyaspor, Konya’nın takımıdır. O zaman, el ele vermeliyiz ve takımı bu yıl da Süper Lig’de tutmanın yollarını aramalıyız ve gereken desteği vermeliyiz.
Üç yıldır Lara’daki Clup Sera otelde gerçekleştirilen seminere konuklarla birlikte yaklaşık 300 kişi katıldı..
Seminer, genelde iyi geçti..
Gerek oturumlarda masaya yatırılan ve tartışılan konuların güncel ve yeterli olması, gerekse katılımcıların kalitesi ve konulara hakim olmaları akıcılığı sağladı..
Üç gün boyunca, dostlarla birlikte olduk. Geçen yılki seminerde gündemin zirvesinde Bursspor yer alırken, bu yıl ise bir diğer Anadolu takımı Trabzonspor vardı.. Kendileriyle sohbet ortamı bulduğumuz tüm gazeteciler, Konyaspor’un düşmeyeceği noktasında birleştiler.. Onlar,bizim kadar karamsar düşünmüyorlardı Konyaspor için. Gönül, Konyaspor’un da diğer takımlarla birlikte gündemin ilk sıralarında yer almasını isterdi. Ama, sadece ligde kalır mı, kalmaz mı? konusu tartışıldı Konyaspor adına.
“Türk futbolu nerdeydi, nerede ve nereye gidiyor” konusunun oluşturduğu seminerin ilk oturumuyla birlikte, sporda şiddet ve uluslararası futbol hakemliği alanında Türkiye’nin yeri ne? konularının tartışıldığı oturumlar nefes nefese izlendi diyebiliriz.. Trabzonspor Başkanı Sadri Şener’in katıldığı ve oldukça pozitif bir görüntü verdiği ikinci günün ilk oturumu da sohbet şeklinde geçti.
Seminerle ilgili bazı önerileri de yazmadan geçemeyeceğim..
Tabiî ki, tüm sorunlar ekonomik sıkıntıdan kaynaklanıyor.
TSYD tarafından, geçtiğimiz yıllarda üç büyük takımın katılmasıyla düzenlenen futbol turnuvaları bundan sonra da gerçekleştirilse para sıkıntısı olmayacak. O zamanda, sponsor firmalarla birlikte TSYD genel merkezinin sağlayacağı ekonomik katkılarda yönetimin işini daha da kolaylaştıracaktır.
Programın dolu olması nedeniyle katılımcılar, bir yerde devre arası tatili olarak baktıkları seminerde dinlenme olanağı bulamadılar. Oysa, bundan sonraki yıllarda gerçekleştirilecek seminerin 3 güne yayılması ve oturumların bir sabah ve bir de öğleden sonra olmak üzere günde iki seansa indirilmesi yerinde bir karar olacaktır.. Böylece, seminer 6 oturumda tamamlanarak katılımcılar özgür bırakılmış olacaktır.. Ama, elbette ki, iş paraya dayanıyor.
Genel merkez yönetimi de ekonomik soruna ne kadar dayanabilir, bilinmez. İşleri zor.
Evet, Türkiye Spor Yazarları Derneği Genel Merkezi tarafından düzenlenen bir seminer daha geride kaldı.. Antalya’dan uzun vedalardan sonra ayrıldık ve Konya’ya dönerek Konyaspor’un sorunlarıyla baş başa kaldık..
KONYASPOR’A GELİNCE;
TSYD seminerinde; bizim olduğumuz her yerde Konyaspor konuşuldu..
Ne olacak Konyaspor’un durumu? sorusuyla karşı karşıya kaldık.. Çoğunluk, Konyaspor’un ligde kalacağından yana tavır koydu.. Tabi, küme düşeceğini söyleyenlerde oldu.. Hatta bazı gazeteciler, Konyaspor’un transferlerine anlam veremediklerini, Alınan yerli oyuncuların sonucu değiştirebilecek, Konyaspor’un sorununa çare olabilecek futbolcular olmadığını da dile getirdiler.
Ara transferde alınacak futbolcular yarar getirir mi? orasını zaman gösterecek. Ama, Konyaspor yönetimi transferde yine geç kaldı.. Devre arasında yapılması planlanan nokta transferler çoktan bitirilmeliydi. İkinci yarı için planlanan kadro şimdiye kadar şekillenmeliydi.. Ama ortada listeye sonradan takılan ve kadroya dahil edilen futbolcuların dışında yarayı saracak, takıma katkı sağlayabilecek futbolcuları görmek olanaksız. İkincisi de teknik adamlara savunma hakkı verilmiş oldu.,. İkinci yarı başladıktan sonra teknik direktör Ziya Doğan, “transferde geç kaldık, istediğimiz oyuncuları alamadık. Hazır olmayan oyuncularımız var” derse şaşırmayın.
Konyaspor’a gönül verenler yapılan transferlerden yakınıyor.. Memnun olanlarda yok değil. İkinci yarıda işi oldukça zor olan Konyaspor’un tehlike hattından çıkabilmesi için bu transferler yeterli mi? diye sorarsanız, hayır derim.
Bir yerde, yönetiminde eli-kolu bağlı. Parasal sıkıntı var. Ama şehirden ses çıkmıyor.. Bu gün para konusunda susanların, yarın takımın küme düşmesi karşısında söz söyleme hakları olmayacak.
İş işten geçmeden, Konya imaj kaybetmeden, Konyaspor Bank Asya 1. lig bataklığına yeniden dönmeden, ‘Konyalıyım’ diyen herkesin takıma katkıda bulunması bir görevdir. Konyaspor, Konya’nın takımıdır. O zaman, el ele vermeliyiz ve takımı bu yıl da Süper Lig’de tutmanın yollarını aramalıyız ve gereken desteği vermeliyiz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.