25 yıl öncesine, yani Konyaspor’un ilk kez şampiyon olarak Türkiye 1. ligine dönüp baktığımız zaman, iş başındaki yönetim kurulunun teknik kadrodaki yanlış yaptığını anımsarız..
İyi transferler yapılmış.. Lige yeni çıkılmasına karşın orta sıralarda yer alabilecek bir kadro oluşturulmuştu.
Ama, yönetim tüm uyarılarımıza rağmen teknik direktör seçiminde yanlış yapmıştı.. Gözden kaçan bir diğer konu ise, yeni bir takım oluşturulması ve uyum sorunuydu.
Erol Togay, Fenerbahçeli eski futbolcu. Hiç düşünülmeden, tecrübesizliği hesaba katılmadan teknik sorumlu olarak takımın başına getirildi.  Belki yönetim de kendisine göre haklıydı.. Genç bir teknik adam, ya tutarsa deyip görev Erol hocaya verilmişti.
Torku Konyaspor 3. kez Süper lige yükseldi.. Yönetim, teknik direktör Uğur Tütüneker ile yola devam etme kararı aldı..
Hayır yanlış anlamayın... Sadece geçmişi hatırlatmak, birazda uyarı olsun istedim.
Uğur hoca ile neden anlaştınız, çok büyük yanlış yaptınız demiyorum..  Uğur Tütüneker’le devam hataydı, yanlış yaptınız diyebilmem için, onu çok yakından tanımamız gerekirdi..
Sezon içerisinde göreve gelen ve takımın başarısı için ter döken Uğur Tütüner, elbette ki, bazı hatalar yaptı.. Bundan dolayı da eleştirildi, Ama, o yanlışlarından döndü. Takımın başarısında da pay sahibi oldu. Bir artısı da takımı tanıması. Yönetim kendisini daha yakından tanıyor ki, göreve devam etmesini istedi..
Bir teknik direktörün, takıma maç sırasındaki katkısı yüzde 10’dur. Önemli olan, teknik adamların takımı fizik ve oyun planı olarak sezona iyi hazırlamaları. Çalıştıkları ekibin takım olabilmesi adına önemli adımları atmalarıdır.
Bu nedenle, Uğur Tütüneker kalsın veya gitsin şeklinde bir yorumda bulunmayacağım,. Umarım, başarılı olur ve Torku Konyaspor daha ligin başında sıkıntılı bir dönem geçirmez.
Karar yönetimin.. İyisiyle, kötüsüyle başarısızlıkta hesabı onlar verecekler. Başarıda ise pay yine onların olacak. Taba ki, onlarda başarısız olmak istemezler..
Türk futbolunda son dönemde yeni bir yapılanma göze çarpıyor.. Trabzonspor’un bile alt yapıdan gelen  Mustafa Reşit Akçay’a emanet edilmesi, belki de Uğur Tütüneker gibi kendilerine güven duyularak göreve devam edilen veya takımların başına getirilen yeni teknik adamlar için büyük bir şans olacaktır bu yapılanma. Geçen dönem Hamza Hamzaoğlu bunu iyi değerlendirdi. Az hata yapan, kafasını kullanan başarılı olan kendisine Türk futbolunda iyi bir yer edinecektir.  
Süper lige yeni çıkmış, kalıcı olmayı hedefleyen bir takımın başarısında en önemli konu, akılcı, dengeleri bozmadan, alternatifli ve yeterli transferi yapabilmektir. Aksi halde, fatura ilk planda teknik kadroya çıkartılır. Bu Türk futbolunda bir gelenektir. Herkes başarıda ön plana çıkar; ama başarısızlıkta ben yaptım demez.
Torku Konyaspor için bu konuda konuşmak için daha çok erken. Transfere yeni başlanıldı..
Yönetimi, teknik kadroyu şimdiden eleştirmek biraz insafsızlık olur.. Önce yapılan transferleri görmeliyiz. Ondan sonra doğru veya yanlış diye gerekli yorumlar yapılacaktır.
Gönlümüz, Torku Konyaspor’un Süper ligde kalıcı olmasından yanadır.  Umarız ki, geçmişiten ders alınarak yanlış yapılmaz ve bu gerçekleştirilir.  
Tabi, iyi bir kadro oluşturulması için de yönetime gerekli  destek sağlanmalıdır. Konya kenetlenmeli, herkes omuz vermelidir.