Tandırı söndürmeden!
“Tandır tava geldi hamur bitti, işler yoluna girdi ömür bitti”
***
Ne güzel söz değil mi?...
***
Etrafımızda ne kadar çok örneği var… Öbür tarafa bu sene ne kadar çok tanıdık göçüverip gitti...
***
Onları gördükçe nerdeyse “Aman işler yoluna girmesin” diye dua edesimiz gelecek...
***
Hastanelerimiz hasta dolu…
***
Kötü huylu, iyi huylu bir sürü hastalık etrafımızı sarmış durumda…
***
Geçimler az rahatlayınca, bu seferde hastalık seçimleri başlıyor…
***
Seç beğen al… Kolesterol, şeker, tansiyon, akciğer, karaciğer, bağırsak, mide, kalp… Envai çeşit hastalık, sizde hangisi var…
***
Özel hastanelerin sayısı ve rekabeti arttıkça cerrahi müdahalelerde patlamalar yaşanıyor…
***
Açın 5 yıl önceki rakamlara bakın…
***
Hastane yönetimleri aylık-haftalık toplantılarda doktorlarına neyi çalışacaklarını neyi çalışmayacaklarını sıkı-sıkı tembih etmiyor mu?
***
Trajik komik değil mi?
***
Eskiden doktorlar vardı… Hatırlar mısınız? SSK Doktorları…
***
Onlar efsaneydi… Ellerini bile sürmezlerdi…
***
Hızlı teşhis de dünya rekorları vardı… Film, laboratuvar sonuçları fasa fiso…
***
Beş metre uzaktan bakar, 12 saniyede teşhisi kor, 6 saniyede tedavisiyle alakalı reçete avucunda olurdu…
***
Tabi ki özlemiyoruz onları…
***
Şimdi ise evhamlı doktorlarımız var... Ellerinde bistürü “Neresini kessem ?” tarzı…
***
Özellikle özel hastanelerden çıkarken, bir yerinizi kestirmeden yırttıysanız ne mutlu size...
***
Hamur bitmeden, tandır sönmeden sevdiklerinizle hayırlı bir ömür temenni ederiz...
***
Amin diyin Müslümanlar!