Recep Çınar

Recep Çınar

Stadın hası ile Kartalın ası

Stadın hası ile Kartalın ası

Önce stadı “HAS”ından söz etmek lazım. Sonra da Konyaspor’un “AS”ından. Henüz yüzde yüz tamamlanmamış ve resmi açılışı yapılmamış olmasına rağmen, bu haliyle bile göz kamaştırıyor Kayseri’nin Kadir Has stadı. Resmi açılışı Türkiye-Azerbaycan milli takımları arasında oynanacak maçla yapılacakmış.
Konyaspor’un Kayserispor ile oynayacağı maça iki kere gitmek istedim. Yalan söylersem çarpılırım. Öncelikle stadı çok merak ediyordum. Birinci nedenim stadı görmekti. İkincisi ise maçı izlemekti.
Stadı görünce “kıskanmadım” dersem iki gözüm çıksın. Kayseri’nin Adanalı Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki “ÖZ” ve “HAS” bir stada imza atmış. İstanbulluların, yani Fenerbahçelilerin “haset”lenmeleri ya da “burun kıvırmaları” boşuna değilmiş. Ve Mehmet Özhaseki gibi  “marifetli” bir adamı “iltifat”landırmamaları da. Anladım ki, bütün sıkıntıları Kayseri’nin gerisinde kalma “hezeyan”ından başka bir şey değilmiş.
Neyse.
Biz yine stada dönelim.
Kadir Has Stadını, Kayserispor-Fenerbahçe maçında televizyondan izlemiş ve hayran olmuştum. Stadın açılışı şölen havasında olmuştu. Resmi bir açılış olmamasına rağmen, bütün ülkenin dikkatlerini çekmişti.
Kadir Has stadı gerçekten de göz kamaştıran bir güzelliğe sahip. Ülkemizde birçok şehrin stat zemini tribününden berbat, soyunma odası kulübesinden beter ve futbol oynamaya elverişli değilken, kısa sürede tamamlanan bu Kayseri’nin Kadir Has stadına imrenmemek mümkün değil.
Kadir Has’ın eksikleri yok mu?
Elbette var. Ama Mehmet Özhaseki gibi “marifetli” bir başkanı da var Kayseri’nin. Kayserililer en büyük şansı, sanırım Özhaseki gibi bir başkana sahip olmaları.
***
Stadın “has”ını bir kenara bırakalım, gelelim Konyaspor’un “as”ına…
Nedendir bilmiyorum, ama Konyaspor teknik direktörü Giray Hoca, “tutmayan maya”ya rağmen, yine Serhatlı bir kadroyu sürdü Kayserispor karşısına. Ve de Mehmet Çoğumlu.
İsmail Güldüren, Serhat Akyüz ve Poljak gibi oyuncular varken, savunmada Mehmet Çoğum, forvette de Serhat Akınla oyuna başlamak bir teknik adam zaafı değil midir? Üstelik Serhat Akınla ve Mehmet Çoğumla bu işin olmayacağını bile bile. 
Belki de bir meydan okumadır Giray Hocanın Serhat Akın ve Mehmet Çoğum ısrarı. “Siz istediğiniz kadar eleştirin, ben Serhat’ı da, Mehmet’i de oynatırım” inadı.
Kimbilir.
Ama olmuyor işte. Tutmuyor bu maya. Serhat Akınlı bir kadroyla Konyaspor bir eksik gerçeğini bir türlü kabullenmiyor Giray Hoca. Dolayısıyla da hem kendine hem de takıma zarar veriyor. Umarım bu yanlışından vazgeçer, adamlığına, teknik direktörlüğüne ve de futbol felsefesine inandığım Giray Bulak.
Kadrosunun hemen hemen tamamına yakını yetenekli ve genç oyunculardan kurulu olması Kayserispor’u bir adım öne çıkarıyordu bu maç öncesi. Konyaspor önünde oyunun nerede ise tamamına yakınında varlıkları ile yokluklarının belli olmaması “duygusallık”tan değil, yeşil-beyazlı futbolcuların dirençli oyunundan kaynaklanıyordu.
Hele de Kratochvil…
Konyaspor’un savunmasında hem de Mehmet Çoğum’a rağmen adeta “kale” gibi durdu futbol mabedi Kadir Has stadında.  Ben diyeyim “iki kişilik” siz deyin “üç kişilik” oynadı.  Kayseri seyircisinin Tolunay Kafkas ile Kayserili futbolcuları, Kayserili futbolcuların da Konyaspor’u baskı altına aldığı dakikalarda, adeta “takım gibi durdu” savunmada Roman Kratochvil. Kemal’e ermesine rağmen yaşı, taş çıkarttı 20’liklere. Penaltıdan attığı golde cabası. Tek kelime ile helal olsun…  Diğer futbolculara da. Has denilebilecek bir puan aldıkları için.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Recep Çınar Arşivi