Recep Çınar

Recep Çınar

Sporumuzun yarınlarından endişeliyim!

Sporumuzun yarınlarından endişeliyim!

Atatürk stadı...

Şimdiki adıyla Büyükşehir Belediye Atatürk stadı...

Çocukluğumun, gençliğimin ve ömrümün yüzde 80’nin geçtiği, eskilerin “top sahası”, yenilerin “spor kompleksi” dediği yer...

Futbolcu Sarı Mehmetleri, Naci-Ali Osman Renklibayları, Ali Büyükbayramları, Çetin Taşpınarları, Muhtar Pekmirzaları, boksör Ali Kılıçoğluları, Hamdi Yiğitleri, Nuri Eroğluları, Bisikletçi Nusret Ergülleri, Rıfat Çalışkanları, Mevlüt Boraları, Erol Küçükbakırcıları, güreşçi Erdoğan-Sümer Koçak kardeşleri, halterci Mustafa Ferahları, Hasan Akkuşları, Sami Özsuları ve daha nice yıldız sporcuların başarılarını alkışladığım mekan...

Rahmetli olmuş gazeteci abilerim, “Mehmet Gazel”lerin, “İbrahim Sur”ların, “Galip Yenikaynak”ların, “Ali Naim Bülbül”lerin, “Orhan Berk”lerin, Allah uzun ömür versin yaşayanlardan, “Mustafa Bahçıvan”ların “Rıdvan Bülbül”lerin, “Sabit Horasan”ların, “Nail Bülbül”lerin, “Ahmet Sarı”ların, “Cengiz Dönmez”lerin “Şenyurt Özbay”ların, ben ve aynı jenerasyondan ismini yazamadığım nice gazetecinin ömür tükettiği stad...

Ve nice spor adamları ve İl Müdürleri...

49'dan 60'a kadar Dündar Arama, Mehmet Cik, Hürrem Solaklar, 60'tan sonra ise Sami Yavrucuk, Cemil Ergen, Tezcan Uzcan, Vezir Balcıoğlu, Bahtiyar Demir, Necati Yeğenoğlu, Fazlı Bayram Hadi, Ömer Ersöz, Mustafa Elduran ve ismini hatırlayamadığım emeği geçmiş İl Müdürleri...

Tabi kii, binlerce de top sahası çalışanı...

Çaycı Kadir abi...

Kara bekçi İbrahim Ersen...

Pepe Ahmet Koç...

Boks salonu görevlisi Jandarma Ali...

Basın tribününe bakan Kara Muzaffer abi...

Hangi birini sayayım...

Unutabilirler mi top sahasını?

Mümkün mü?

Evet...

Zaman geldi sevinç, zaman geldi hüzün gözyaşları ile çimlerini ıslattığımız eskilerin deyimi ile de top sahası...

Yüz binlerce Konyalı’nın yıllar içinde bir şekilde yolu burayla kesişmiştir...

Taraftar olarak, futbolcu olarak, sporcu olarak ya da ulusal bayramların coşkusuna katılarak Atatürk Stadı’nın yolu tutulmuştur...

Konya ve Konyasporlular için stad işi son derece önemlidir...

Atatürk stadı Konya’nın tarihidir, değeridir ve sigortasıdır...

Bu değeri korumak her Konyalının tarihsel sorumluluğudur...

Ve en önemlisi ise amatörce yapılan branşları, yani güreş, tenis, boks, karate, yüzme, tekvando, halter, eskrim, jimnastik sporu yapan o gencecik, “ülkenin teminatı” dediğiniz çocukları ne yapacaksınız?

Atatürk stadı içerinde konuşlanan 50’ye yakın kulübün durumu ne olacak?

Bu konuda endişelerim var, zaman zaman da kendimle çelişkilerim...

Bir tarafım, “şehri yönetenler, amatörleri, sporcuları sahipsiz bırakmaz” diyor, diğer bir tarafım ise bunun tam tersini söylüyor...

Yeni stadla ilgili sıkıntı yok...

Torku Konyaspor, 2014-2015 sezonuna yeni stadda “merhaba” diyecek...

Ancak, amatörler için aynı şeyi söylemek mümkün değil...

Binlerce sporcuyu merkezde toplama devri kapandı kapanacak...

Pehlivanlar, atletler, tekvandocular, boksörler, tenisçiler, cimnastikçiler, halterciler, yüzücüler ve daha niceleri nerelerde antrenman yapacaklar, nerelerde Avrupa, Dünya ve Olimpiyatlara hazırlanacaklar!?

TOHM'lular da cabası...

Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından hayata geçirilen, geleceğin şampiyonlarını yetiştirecek bu projenin bir ayağı da Konya'da...

Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezleri (TOHM) adını taşıyan proje sayesinde, yeni nesiller Türk sporu adına önemli başarılar elde edecek..

TOHM'ların çıkış noktası, yeni nesiller, yeni nesil şampiyonlar yetiştirmek ve Türk sporunun çıtasını yükseltmek...

12 ana il ve bu 12 ile destek verecek 7 il...

17 branşta eğitim alacak sporcular...

Konya ise 3 branşa evsahipliği yapıyor...

Bisiklet, Halter ve Tekvando...

Nereden bakılırsa bakılsın, 100'e yakın sporcu...

Bu yıldız adayı genç sporcular, aldıkları eğitimlerle, Türk sporuna yön verecek, Türk sporunun çıtasını yükseltecek ve Türk sporunu dünya'da sözsahibi yapmanın terini dökecekler...

Şimdi soruyorum; Atatürk stadı yıkılınca Türk sporunun ve sporcusunun geleceği olan ve milyonlarca yatırım yapılan bu TOHM'cuların durumu ne olacak?

Yerlinin yerlisi sporcularımızın durumu içler acısı olacak, o bir gerçek, ama yetkili bir ağızın, “Anadolu’nun mümbit, bereketli toprağı ile buluşturacağımız bu tohumların gelecek yıllarda Türk sporunun ulu çınarına dönüştüğüne birlikte şahitlik edeceğiz. Bu çok büyük bir adım, çok büyük bir hamle” dediği, tohumlar, çınara dönüşmeden toprağın altında çürüyüp kalacak mı?

Sahi, bu TOHM'cular nerede koğuşlanacaklar?

Aslında mevzu çok derin...

Ve sadece Konya'nın değil, Türk sporunun genel mevzusu...

xxx

Niye bu kadar karamsarım?

Salı günü stada gittim...

Cıvıl cıvıl bir spor kompleksi...

Her köşesi ayrı bir güzellik...

Ben hariç, herkes spor yapıyor...

Stadın Kuzey doğusunda bulunan kortlarda, birer Federer, Nadal, Navratilova ya da İpek Şenoğlu olmanın hayalleriyle raket sallayan tenisçiler, Güney batısındaki 2 nolu sahada Arda Turan, Ronaldo, Messi olabilmenin terini döken minik futbol sevdalıları...

1 nolu” derseniz, orada ise herkes var...

Atletler Hüseyin Bold, hakemler Cüneyt Çakır olma derdinde ve kanter içinde koşuyorlar, koşuyorlar, koşuyorlar...

Enine gelişmiş yetişkin bacılar formda ve fit olma, obezite çocuklar incelme, 50'likler ile 60'lıklar ise sağlıklı bir yaşam derdindeler...

Basket oynayanlar, kulaç atanlar, raket sallayanlar, torba dövenler, ağırlık kaldıranlar, elense çekenler...

Herkesin bir hedefi var ve o hedefe ulaşmaya çalışıyorlar...

Eli bitmiş okeye dönenler ile nargile çekenler de cabası...

Onlarda bir mücadelenin içindeler...

Yukarıda da dedim ya, stadın içi cıvıl cıvıl...

Bu stad yıkılacak...

Ferman padişahın...

Çare yok...

Dadaloğlu'nun dediği gibi...

Hakkımızda devlet etmiş fermanı. Ferman padişahın dağlar bizimdir. Ölen ölür kalan sağlar bizimdir.”

Stad yıkılır, altında kalınmazsa inşallah...

Dedim ya, ferman padişahın...

Eyvallah...

Tamam, ferman padişahın da, binlerce sporcu ve spor yapan insan nereye gidecek, nerede spor yapacak, nerede gürültü çıkaracak?

Ben endişeliyim...

Tahir Başkan “endişeye mahal yok” desede...

Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan'da aynı minvalde cümleler kuruyor...

Gerçek olan şu; Yeni stad, eski stad gibi olmayacak...

Bu net...

Dolayısıyla Gençlik ve Spor Bakanlığı, şehri yönetenler, Bakanlık Müsteşarı Faruk Özçelik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan Meram ya da Karatay ilçesine minik bir spor kompleksi yapabilir ve tarihe geçebilirler...

Meram'da spor kompleksi yapılabilecek böyle bir arazi yok” diyebilirsiniz...

Eyvallah...

Meram olmaz” derseniz, yatırıma aç Karatay var...

Herkesin spor yapabileceği, amatör takımların, amatör sporcuların, TOHM'cuların hizmet alabileceği bir spor sitesi neden olmasın?

Bal gibi de olur...

Önemli olan adım atmak...

Sonrası çorap söküğü gibi gelir...

Benden söylemesi.

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Recep Çınar Arşivi