Recep Çınar

Recep Çınar

Sosyal projelere evet

Sosyal projelere evet

Siyaset bugünlerde sokakları, özellikle de sosyal medyayı haddinden fazla meşgul etmeye başladı...

Siyaseti seversiniz ya da sevmezsiniz, ben çok hazzetmem...

Siyasetin sporun içine bodoslama dalmasını hiçbir zaman içime sindirmedim, bundan  sonra da sindireceğimi zannetmiyorum...

Özellikle de sporcuların, ekmeğini spordan kazananların, siyaset yapmaları çok şık durmuyor...

Elbette her insan gibi sporcunun da kendine göre,  siyasi, etnik ve kültürel bir duruşu olmalı...

Vitrinde olmaları nedeniyle, sporcuların da sanatçılar gibi sosyal sorumlulukla alakalı çalışmalarda bulunmaları en doğal haklarıdır...

Ayrıca bu gibi projelerde bulunmaları teşvik de edilmeli...

Zor günler geçiren ülkemizin, özellikle şehit ailelerinin hissiyatına ortak olacak, onların acılarını dindirecek bütün projelere zaman ayırmalılar...

Yani sporcunun da bir ana baba kuzusu olduğunu, kendilerinin de duygularının olduğunu, insanların dertleriyle dertlendiklerini, ülkenin sıkıntılarından, kendi sıkıntıları gibi sıkıntılandıklarını insanlara anlatmalılar...

Giresun Belediye Başkanı Kerim Aksu'nun şehitler için hazırlattığı ve izlenme rekorlarının kırıldığı  bir klip var...

Ben de izledim...

Hem de yüreğim kabararak, gözlerim ıslanarak izledim...

Kimler yok ki?

Sanatçılar, sporcular, halktan insanlar...

Herkes var...

Böyle bir projeye kim "evet" demez, kim "biz de varız" demez...

Keşke böyle bir projede bende yer alsam...

Bu başka birşey...

Çünkü, kınalı kuzularını yitirenlerin, bir nebze de olsa yüreklerine su serpmedir, acıları paylaşmadır...

Tertemiz, anne sütü gibi helal ve anne sütü gibi bembeyaz bir proje...

Sözün özü şu; sporcular ve sanatçılar, siyasete bulaşmadan, ama ülkenin de yararına olacak bütün projelerde olmalılar...

Ülkenin dirliği, birliği onları da ilgilendiriyor...

Çünkü bu ülkede yaşıyorlar...

Dolayısıyla da sosyal projelerin hepsine ben de "evet" diyorum.

xxx

Yazımın başında da belirttiğim gibi, siyasete uzağım...

Seçme ve seçilme hakkı olan her insan gibi, benim de bir duruşum,duruşumdan öte de bir oyum var...

Kafamın bastığı kadar fikir sahibiyim...

Örneğin bu Başkanlık konusunda...

Referandumdan geçmesi halinde,  ülkemizde önemli değişimler olur mu ya da olacak mı?

Kimbilir...

İktidara geldiği 2002'den bugüne kadar, herşeye mutlak muktedir olan Hükümetin, istikrar için "Başkanlık" istemesinin altında mutlaka bir neden vardır...

Sosyal Medya'dan takip ettiğim kadarı ile eski siyasiler de Başkanlık sisteminin Türkiye için hayırlı  olacağını vurgulamışlar...

Ama, o insanlar bugün hayatta değiller...

Yaşasalardı yine aynı düşünce de olurlar mıydı?

Büyük bir ihtimalle evet...

xxx

Benim endişem, toplumun yine, yeniden karşı karşıya gelme durumudur...

Bu fotoğraf iyi durmuyor...

Sosyal Medya. Ulusal Gazeteler ve İnternet sayfaları, mal bulmuş mağribi gibi, Rıdvan Dilmen ile Aykut Kocaman'a sarılmışlar...

Türk futboluna malolmuş bu iki spor adamının, iki arkadaşın üzerinden traj yapmanın ve  beslenmenin derdindeler...

Çok tehlikeli ve çok kalleşçe!

Provokativ kokan hareketler...

Benim buradan bir önerim olacak...

Bu iki eski takım arkadaşı, biraraya gelmeli, üzerlerinden prim yapmaya çalışanlara gereken mesajı vermeliler...

Ülkenin karşı karşıya getirilmeye çalışıldığı bugünlerde, Aykut Kocaman ile Rıdvan Dilmen'in, "biz kardeşiz, biz arkadaşız, biz bölünmeyiz" mesajı vererek, üzerlerinden beslenmeye çalışanlara verecekleri en güzel cevap,  bu ülke için de en güzel sosyal bir proje bu olur diye düşünüyorum...

Hem de hiç zaman geçirmeden biraraya gelmeli ve bu mesajı vermeliler...

Nokta.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Recep Çınar Arşivi