Kerem İşkan

Kerem İşkan

“Biz ne kazandık…?”

“Biz ne kazandık…?”

SEYRANİ devrinde etrafındaki liyakatsizliği bakın nasıl tasvir ediyor;

“Buğday unu beğenmiyor enikler

İplikten aşağı düştü ipekler

Hep sedire geçti itler, köpekler

Hânedan ayakta hizmet ediyor..”

 

***

Eyvah bu bâzîçede bizler yine yandık
Zira ki ziyan ortada bilmem ne kazandık?

Yani diyor ki Ziya Paşa;

“Eyvah bu oyunda bizler yine yandık,

Çünkü zarar ortada, bu konuda bilmem biz ne kazandık…”

***

Biri Ziya Paşa, diğeri Seyrani

Demek ki her dönem, hem başköşede liyakatsizler hem de bu liyakatsizlerin yönetimde, yanan, zarara giren, ne kazandığı belli olmayan insanlar hep olmuş…

Bu dönemin hastalığı değil yani…

Liyakatsizlerin idaresinde, halkı öfkelendiren, acz içinde bırakan bu görüntüler, istikametten sapmanın bir tezahürü olarak ortaya çıkmış…

***

Bu her dönem var…

, dost, akraba, tanıdık, parti mensubu intisabıyla “Halka hizmet” edilecek makamlara getirilen liyakatsiz, eğitimsiz kadrolar, halka eziyet, makama getirenlere hizmet ederek devleti çirkinleştirmişler…

Seyrani’nin dizilerinde bize anlatmaya çalıştığı, ‘hizmet etsin’ diye başköşelere yerleştirilenler liyakatsizse şayet, hademeye hanedan kalkar hizmet eder… Diyor…

***

Daha anlaşılır bir ifadeyle;

Ayaklar, baş…

Başlar, ayak olur…

***

Halkın çocuğu taşören firmalarda modern kölelik yaşarken, devletin istisnai kadrolarından kimlerin çocukları, imtihansız, sorgusuz, sualsiz devlette kadro almıştır, şuracıkta yazmaya kalksak, ne bu köşe, ne de gazetenin tüm sütunları kifayet etmez…

Bu da sırf bu döneme ait bir tespit değildir…

Kim geldiyse başına, bu kuyuya mutlaka düşmüştür…

İdarenin belki de en ağır imtihanıdır bu… Bu imtihanı başaranı da maalesef, ne eşi, ne dostu, ne akrabayı taallukattı, ne de dava (!) arkadaşları pek sevmemiştir

***

İslamcısı da(!), sosyal demokratı da, liberali de, demokratı da bu iltimas, imtiyaz, çukurundan nasibini almıştır…

HAKK’ı, batıldan ayırmak için gelen,

Siyasal İslamcıların ise gelinen son noktada, devlet ile imtihanlarında halet-i ruhiyeler-i, Ziya Paşa’nın dizelerinden farksızdır;

“Eyvah bu oyunda bizler yine yandık,

Çünkü zarar ortada, bu konuda bilmem biz ne kazandık…”

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Kerem İşkan Arşivi