Son Dönemeç
Mahalli idareler seçimlerde aday adayı olanlar için son dönemeç geldi çattı.
Başta iktidar partisi olmak üzere hemen hemen tüm partiler birazda birbirlerinin adaylarını görüp ona göre tavır alıp aday belirlemek amacıyla uzattıkları aday tespit sürelerinin sona gelmek üzereler artık.
Aday adaylığı süresince hâlihazır belediye başkanları da olmak üzere iktidar partisinden aday adayı olanların yaptıkları açıklamalar ile birbirleri hakkında ettikleri sözlere bakınca insan bir garip oluyor.
Geçmişten beri seçim döneminin özellikle de aday adaylığı döneminin insanlara kıyamet gündeki ölülerin diriltildiği, insanların dünyada iken yaptıkları iyi ve kötü amellerinden dolayı yargılanacakları yere geldikleri anda kendi derdine düşerek ana, baba, kardeş, eş ve çocuklarından kaçacağı Haşr manzarasını hatırlatması gerektiğini söyleyen kardeşime bir kez daha hak vermemek elde değil.
Nasıl olmasın ki:
Aday adaylığı süresince yapılan açıklamalara, söylenen sözlere ve sergilenen davranışlara, oluşturulan ittifaklara bakınca insan seçim zamanı dışında üstüne para vererek bile Müslümanları birbirine düşürecek böyle sözler söylettiremez ve böyle oluşumlar oluşturamaz.
Siyasi ahlak kurallarına aykırı bir biçimde ve çok ilgilendikleri spor tabirleriyle birbirleri hakkında sportmenliğe falan aldırmadan ve bel altı, bel üstü ayırt etmeden vurup dururlarken edilen sözler birçok kişi için “müthiş!” kelimesiyle ifade edilecek olsa da, diğer taraftan kendi içlerindeki ahlaki çöküntüyü göstermesi açısından ibret vericidir.
Bu ifadelerin en ilginci belediye başkanları ve etraflarında dönüp duran avenelerinin göreve geldikleri günden bu yana hep Konyalı hemşerileri dışındaki kişilerle, hatta yabancılarla içli dışlı olmalarıdır. Hemen her fırsatta onların çıkarlarına olacak işleri yaptıkları, hatta şehrin geleceği açısından önemli yatırımlar söz konusu olduğunda kalpleri ve ellerinin hep elin zenginlerinden, yabancılardan, kâfirlerinden yana olmaları, bu şehrin insanlarıyla, hele hele fakir olanlarla hayatta islerinin olmamalarıdır.
İş başında kaldıkları süreler içinde belediyeleri siyasi ve ekonomik rant kapısı haline dönüştürenlerin bu mealde yaptıkları yetmiyormuş gibi, çok daha sinsice bir düşünce ile ve kanuna açıkça aykırı bir şekilde kurdu(rdu)kları şirketlerle sadece belirli kesimdeki kişilerin aile fertlerini personel olarak çalıştırma yolunu seçmiş, siyasi ve ekonomik kazançlarını artırmaya yönelik ve partili yandaşlarının çıkarları gözetmek suretiyle ve yerine göre piyasa şartlarından yüksek fiyatlarla ihale kanununa aykırı alım satım yapmış olmalarıdır.
Hâlbuki bu şehrin insanı siyasi ve ekonomik güçlerini yok etmek isteyen ve 70 yıldır tepelerine dikilip her fırsatta enselerinde boza pişiren zalimlerden ne zulümler görmüşler ve neleri göze alarak ne bedeller ödemişlerdir.
Bu zulümler zaman zaman öyle noktalara gelmişti ki bu şehrin insanına yapılanların büyüklüğü yeni dünyaya gelmiş bir bebeğe anne sütü vermek varken, mama vermek gibi bir zulümle ancak ifade edilebilir.
Hâlbuki bu şehir bu gün oynanmaya çalışılan oyunun değişik bir versiyonunu Özallı yıllardaki Anap belediyeciliğinde daha önce de görmüştü.
Milletimizin bir kısmının bizim tarihimize ve inancımıza aykırı olan bu oyunu daha yeni fark ederek işbaşındakilere oy vermeme direnci geliştirmesi, seçim döneminde geçmişte olduğu gibi bir 10 sene daha geçse hiçbir şekilde yerine getirilemeyecek vaatler arasında kalmaz inşallah.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.