Vasat, ama mücadeleci futbol ve 1 puan…

1 puan deyip geçmeyin, çok değerli ve altın değerinde bir puan.

Neresinden bakılırsa bakılsın, asla kolay değil, çok zor bir maçtı.

Gönlümüz galibiyetten yanaydı, ama Osmanlıspor gibi topu dikine ve çabuk oynayan, gol becerisi olan futbolculara sahip bir takım karşısında alınan 1 puan Torku Konyaspor’un puan hanesine altın harflerle yazıldı.

Rakibin, ikinci yarıda Konyaspor defansının topu seyrettiği anda gelen golün hemen ardından Ömer Ali’nin takipçiliği ve fırsatçılığı ile atılan beraberlik golü gelmeseydi, her ne kadar Kartallar bundan sonra pozisyonlar bulsa da belki de beraberliği bile kurtaramayacaktı.

O nedenle, alınan 1 puanı başımızın üzerine koymalıyız.  

xxx

Her iki takım taraftarlarının birlik ve dayanışma içerisinde olması Türkiye’ye örnek olmalı. Gönlümüz, bu tür davranışların tüm maçlarda gösterilmesinden, böylesi güzel tabloların lig sonuna kadar yaşanmasından yanadır. Konyalı futbolseverler, ligin başından buyana rakip taraftarların kışkırtmaları dışında genelde centilmenliği ile ön plana çıkmıştır. Bunu tüm Türkiye futbol kamuoyu bilmektedir. 

Futbol olarak, her iki takımda ilk 45 dakikada uyuttu dersek yanlış olmaz. Orta alan mücadelesi şeklinde geçti bu yarıda karşılaşma.

İkinci yarıda iki takımda oyunu rakip yarı alana yıkmak için mücadele verdi. Torku Konyaspor ileride top tutmakta zorlanırken, konuk takım ise çabuk adamlarıyla kontrataklar geliştirmeyi denedi.

Hep söylediğim gibi, Konyaspor iyi pas yapan, çabuk futbol oynayan takımlara karşı durmakta zorlanıyor.  Özellikle defansın rakip atakları karşısında beyni dönüyor, ne yaptıklarını bilemiyorlar. Osmanlıspor’un attığı gol ve geride kalan haftalarda gollü yenilgiyle sonuçlanan maçlar buna bir örnek.

O nedenle, Torku Konyaspor’un Osmanlıspor maçında iyi pas yapıp, topa daha çok hakim olarak rakibin direncini kırması ve futbolun diğer yönü olan hücumda da etkili olması beklenirdi. Ama, bunu beraberlik golüne kadar göremedik. Çabuk futbol oynayan Osmanlıspor ancak böyle durdurulabilirdi. Gerçi, topu ileriye taşıyan ve iyi atak yapan takımlar karşısında topa ne kadar çok sahip olunması da işe yarar mı? tartışılır. 

Umarım, bunlar bir ders olur. Çünkü, Beşiktaş ile Mart ayı başında oynanacak kupa rövanş maçında bu tür bir oyunla karşı karşıya kalabiliriz. 

xxx

Ligde ve kupada, mütevazi ve inançlı kadrosuyla iyi bir dönem geçiren, Akhisar ve Başakşehir ile birlikte sezonun en iyi çıkış yapan takımları arasında yer alan Torku Konyaspor, öyle sanıyorum ki, 34 haftalık lig periyodunu en kötü olasılıkla ilk 7 takım arasında bitirecek bir görüntü vermekte. Hatta, iş sıkı tutulacak olursa ilk 5 bile olabilir.

O nedenle, Torku Konyaspor’un bu haftadan başlayarak iç sahada oynayacağı maçları en az kayıpla geçmesi gerekmekte.

Ligde geride kalan 21 hafta da gördük ki, Konyaspor bunu başarabilecek bir yapıya sahip. 

Lig ile birlikte, Türkiye kupasında da çeyrek finalin geçilmesi büyük olasılık. Çünkü, avantaj Konyaspor’da. Bunu başarmakta futbolcuların elinde.

Konya olarak tüm futbolseverler teknik adamlara ve futbolculara güveniyor ve inanıyor. Söz sırası geride kalan haftalarda olduğu gibi bundan sonrada onlarda.