O’na hasretiz
Yüreklerin mihrâbı, gönüllerin ilâcı, cennete götüren yolların anahtarı O’dur aleyhissalâtu vesselam. O çiçeklerin, güllerin, günlerin, hayâtın en tatlı tebessüm bestesidir. Ayın, gezegenlerin, yıldızların hem bütün gök âleminin serenat düzdüğü güneştir O aleyhissalâtu vesselam. Şaban ayının rahmet tecellisi Sevgili Peygamberimiz aleyhissalâtu vesselam getirdiği hakikat besteleriyle ruhları huzûra kavuşturmuş, çağların önünü açarak karanlıklara sönmeyen kandil olmuştur.
O Rabb’inin kutsî terbiyesiyle yetişmiş bir ahlak âbidesidir. O’nun insanlığa sunduğu her biri hazine değerinde olan prensipleri nice çâresizlere çâre, dermansız dertlere şifa olmuştur. O’nun gelişiyle cehâlet yerini ilme ve bilime bırakmıştır. Kimsesizler, fakirler, düşkünler, köleler hayâta farklı gözle bakar olmuşlardır.
Tüm kâinat O’na hasretmiş aleyhissalâtu vesselam. …
Ahlak zirvesi davranışlarıyla her girdiği ortama tatlı bir letâfet, eşsiz bir zerâfet taşıyan Efendimiz aleyhissalâtu vesselam mükemmel bir âile reisi idi. O, sonsuz anlayış, hoşgörü ve nezâketi ile eşlerinin gönlünde taht kurmuştur. Ayni zamanda altı kez evlat acısı tadan örnek bir babaydı O. Evlatları Kasım, Zeyneb, Rukiye, Ümmü Gülsüm, Fatıma, Abdullah sonradan olan İbrahim’e karşı son derece hilm ve merhametle, şefkat ve muhabbetle sevgi ve gelecek adına yeni ufuklar açmıştır. Peygamberimiz aleyhissalâtu vesselâm’ın bu yönü için H.z Enes (r.a) şu ifâdeleri serdeder; ‘Çoluk-çocuğuna, âile fertlerine ve elinin altındakilere Rasûlallah’dan daha düşkün, daha merhametli ve şefkatli bir kimse görmedim.’ (1) O yalnızca kendi çocuklarına değil diğer çocuklara da cömertçe sevgisini dağıtır, onlara selam verir, oyunlarına karışır, çeşitli vesilelerle onları ödüllendirirdi.
H.z. Peygamber aleyhissalâtu vesselam musâmaha ve muhabbeti engin bir dedeydi. İlk kız torunu H.z Zeyneb (r.a)’den olan Hz. Ümâme (r.a) idi. Sonra H.z Fatıma’dan üçü kız üçü erkek altı torunu oldu. Onların erkekleri Hasan, Hüseyin, Muhsin idi. Muhsin daha küçük yaşta vefat etti. Kızlar ise Ümmü Gülsüm, Zeyneb ve Rukiye idi yâni H.z Fatıma kızlarına ablalarının isimlerini koymuştu. O torunlarını ‘reyhan çiçeklerim’ diye öpüp, seven, koklayan, oyunlar oynayan, şakalaşan müşfik bir dedeydi aleyhissalâtu vesselam.
O hidâyet rehberimiz davranışlarıyla, bizlere eşlere nasıl davranılır? Evlatlar nasıl terbiye edilir? Torunlarla nasıl muhabbet gösterilir? Öğretmiştir. O aleyhissalâtu vesselam gerek âile hayâtında gerekse sosyal ilişkilerinde örnek almamız gereken eğitim ve öğretim metotlarının en güzel misallerini ortaya koymuştur. O’nun ve getirdiği prensiplerin peşinden gidenler şimdiye kadar hep en güzele erişmiş, örnek davranışlar sergilemişlerdir. Târih bu örneklerle doludur. Ama tam tersi kendi aklî ve nefsî kâidelerine râm olup keyfî davrananlar ise bir türlü huzur ve mutluluğu yakalayamamışlardır.
Bugün şahsi, ailevî, sosyal ve toplum hayâtının tüm katmanlarında O’nun getirdiği ahvâle âcil ihtiyaç var. Hayâtının her safhasına O en kâmil Peygamberî düsturları koyanlar dâima kazançlı çıkmışlardır ve bu hep böyle devam edecektir.
Şaban ayının kahramânına sonsuz salat ve selam olsun.
----------
1- Müslim, Fedâil 63
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.