Sadık Küçükhemek

Sadık Küçükhemek

Partiler ve Kavmiyetçilik

Partiler ve Kavmiyetçilik

07.06.2015 milletvekili seçim propagandasında gördük ki milliyetçilik ön safta yer aldı. Ulusalcı partiler açıkça milliyetçilik vurgusu yaptılar. CHP, “Biz iktidara gelirsek Suriyelileri geri göndereceğiz” dedi. MHP, Türk milliyetçiliği, HDP, Kürt milliyetçiliği vurgusu yaptı. Anadolu Partisi, ulusçuluk, resmi ideoloji ve Atatürk milliyetçiliği üzerinde durdu.

Milliyetçilik, söz konusu partilerin ifade ettikleri gibi kavmini sevmek değil, haksız olduğu halde diğer kavimlere karşı kavmini desteklemektir. Fert, aşiret (kabile) ve cemiyet açısından da böyledir.

Kavmiyetçilik, diğer ulusları küçümsemek ve onları hakir görmektir. CHP’nin ülkemizdeki Suriyelilere tahammülsüzlüğünün sebebi budur. HDP’nin de Kürtçülük yapması aynı gayeye matuftur.

Kavmiyetçilik, İslam dininin yerine, ulusçuluk anlayışını ikame etmektir. Yani dini vicdana hapsedip beşeri hukuku yürürlüğe koymaktır.

Ulus devleti, bu sebeple hilafeti kaldırıp, Tevhid-i tedrisat kanununu kabul etmiştir. Bu kanunla tek tip insan yetiştirmek amaçlanmıştır. Başörtüsünün kamuda yasaklanmasının, İmam hatip okullarının zaman zaman budanmasının, Kur’an kurslarının zayıflatılmasının, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı sadece ibadetlerin tanzimiyle sınırlı tutulmasının sebebi budur.

CHP zihniyetinden kurtulalım derken, HDP aynı zihniyetle karşımıza çıkmıştır. Biri Türkçe ezan ve ibadet istemekte, diğeri ise Kürtçe ezan ve ibadet istemektedir. İkisi de birbirinin aynısıdır, birbirinden farkı yoktur. Ha Türk milliyetçisi ha Kürt milliyetçisi, aralarında ne fark vardır?

Resmi ideoloji, Doğu’da İslâm’ın yeşermesini önlemek ve dindar Kürtleri sindirmek için HDP ve onun destekçisi PKK’nın oluşması için zemini hazırlamıştır. Gaye ulus devletin ayakta tutmaktır. Bu gerçeğin inkârı mümkün mü?

Ulusalcılık, ümmet bilincini yok eder, tevhidi parçalar. Onun için biz aziz milletimizi uyarıyoruz, gelin, bu illetten kurtulmak için birlikte seferberlik ilan edelim. İlan edelim ki, imanımızı kurtaralım.

Ulusalcılık imanın zıddıdır. Yani bir insan hem ulusalcı ve hem de Kur’an ve Sünnet’e tâbi olmuş olamaz. İki zıt bir arada olur mu? İman ile yalan, ulusalcılık ile ümmet anlayışı cem edilebilir mi?

Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulur: “Mü'minler ancak kardeştirler…” (Hucûrat:10) ABD koalisyonu, 2003 yılında Irak’a saldırınca, Suriyeliler, Iraklıları kabul etmedi de ne oldu, aynı şey başlarına gelmedi mi? Aklımızı başımıza alalım. Suriyeliler gibi “Ensar ve Muhacir” kardeşliğine aykırı hareket etmeyelim. Ulusalcılık işte böyle bir hastalıktır, aşiret ve kabileleri bile böyle ayrıştırır.

 Hucûrât Süresi’nin 13. ayetinde de şöyle buyrulur: “Ey insanlar! Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve birbirinizle tanışmanız için sizi kavimlere ve kabilelere ayırdık. Muhakkak ki Allah yanında en değerli olanınız, O'ndan en çok korkanınızdır. Şüphesiz Allah bilendir, her şeyden haberdardır.”

 Demek ki, Allah yolunda en değerli olan Ensar ve muhacir kardeşliğinin gereğini yerine getirendir. Buna aykırı hareket eden bir insanın Allah’ın yanında hiçbir değeri yoktur.

Hz. Peygamber Efendimiz de “Vedâ Hutbesi’nde şöyle buyurur: "Ey insanlar! "Rabbiniz birdir. Babanızda birdir. Hepiniz Âdemin çocuklarısınız. Âdem ise topraktandır. Arab’ın Arab olmayana Arab olmayanında Arab üzerine üstünlüğü olmadığı gibi kırmızı tenlinin siyah üzerine siyahında kırmızı tenli üzerinde bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah’tan korkmaktadır. Allah yanında en kıymetli olanınız. Ondan en çok korkanınızdır. Azası kesik siyahî (azad edilmiş) bir köle başınıza amir olarak tayin edilse sizi Allah’ın kitabı ile idare ederse onu dinleyiniz ve itaat ediniz.”

 Gelin, bu nassların gereğine göre hareket ederek, ulusçuluk hastalığından kurtularak imanımızı kurtaralım, böylece tevhidimizi sağlayalım, aksi halde paramparça oluruz, “Türk, Kürt kardeştir” demekle bir yere asla varılamaz. Bilmem anlatabildim mi? Hoşça kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sadık Küçükhemek Arşivi
SON YAZILAR