Peygamberimiz S.A.V efendimize “OKU” emri verilmiş bizlerde bu yönde okumaya çalışmaktayız.
Ne yazık ki bu çalışma prensibi bilgisayarda internet takibi ile haylice yavaşladığı da bir gerçek.
 Yıllar evveli sadece İstanbul yaşamı içinde olan hanımefendi yazarlar eser vermekte idi.
Hakikaten değerli eserler verdiler. Ve doğruyu söyleyelim. Düşünce yazıları hariç, onlara taş çıkartanlar ancak yaklaşabildiler bugün.
Yakın yıllarımız ise sevindirici gurur verici oluşumlara gark oldu.
Anadolu’da sadece beyefendi yazarlar değil onların sayısını bile geçebilecek hanımefendiler eser yayınlamaya başlayıverdiler.
***
Anadolu’nun her yerinde olduğu gibi Konya’da da haylice hanımefendi yazarların değerli eserleri yayınlandı ve yayınlanmakta. Bundan gurur duymamak imkânı var mı acaba?
Eserlerinden son olarak yayınlayan değerli hanımefendi yazarlarımızdan Nurten Selma Çevikoğlu üç tane kitap yayınlamış.
“Haykırış”, “Yürek Sızısı” ve “Kadın ve Problemleri” başlıklı kitaplarından bendenize de imzalayarak sunmuş oldular.
Haylice evvel takdim edilen eserleri hemencecik değil de okuyarak değerlendirme yönünden geç bir tanıtımım olsa da kitapların değeri geç tanıtımla kaybolacak cinsten değil.
Her ne kadar köşe yazımlarını toplamış olan kitaplar bu şekilde daha bir okuma değeri verebiliyor.
Sizleri bilemem ama bendeniz köşe yazılımlarını bazen üstün körü dediğimiz şekilde okusak da kitap haline gelince cümlesini atlayamıyorum.
Bir iki yerdeki değerli paragrafları sunmak isteyeceğim ama
Aslında bütün paragrafların bir değeri olunca kitapları okumadan önemini anlayamazsınız.
***
Lafı fazla uzatmadan değerli kitaplardan alıntılarımı sunayım.
“Haykırış” başlıklı eserde ilkeli olmada gazeteciliği, acı gerçeklerde Batı sempatikliğimiz ve İsrail’in mezalimi ile Kıbrıs’ta Rum oyunlarının anlatımına önem vererek haykırmayı ortaya koymakta.
Bakın ne diyor “Müslümanların etrâfında dönen dolapların farkına vararak, ilkeli davranışlar sergilemesi icap ediyor…” derken ilave ediyor.
“Cumhûriyetle idâre edilen halk, demokrasinin kazanımlarını bilmeli, Hak ve hukukunu her türlü meşru zeminlerde aramalıdır. Dünya ve tüm insanlık “akıl-ruh birlikteliği”nin esas alındığı, genel ahlâki değerlerin çiğnenmediği bir “zihin devrimi”ni istiyor.
Derin bir ortam tasviri içermiyor mu?
Diğer “Yürek sızısı” eserinde ise İnsan duyarlılığı üzerinde dururken “İnsan duygularıyla insandır. İnsan olma şerefi duygusal birikimlerle ifâdelendirilir…” anlatımı yanında gençliği nerelere götüren oluşumları içeren yazılımları da bulunmakta ki şöyle demekte “meşru eğlence şeklinin dışına çıkmak sürekli yanlışlıklarla meşgul olmak hafızayı zayıflatır…” diyerek yol göstermeye çalışmakta.
Bir diğer eseri olan “Kadın ve Problemleri” başlıklı kitabında kadın ve hakları üzerine konuşlandırmış.
Burada da “Bugün gelişen dünyâda kadının konumu, duruşu, statüsü, sosyal hayattaki yeri yeniden biçimlenmeli. Hak ve hukuku çiğnenen, iffeti ayaklar altına alınan, sömürü aracı olarak kullanılan, ezilen ve zulme uğrayan kadının çözümlenmesi gereken yığınla problemi mevcuttur. Hem ev içinde hem ev dışında çalışan hanımların kadın, eş ve anne olarak sorunları, sıkıntıları, sancıları vardır…” derken annelerin çocuklarının eğitiminde büyük rol aldığını bunu yapamayan ailelerde mutluğun zorlanacağını açıklamalarla vurgulamakta.
Bu son konu ettiğim kitabı hakikaten ebeveynlerden bilhassa annelerin okumasının çocuk eğitiminde bilgiler sunar diye düşünürüm.
***
Köşemin dolması ile daha teferruata girmemekle Nüve Kitapevi’nce yayınlanan asıl kitapları okumanın faydalı olacağını salık vermekteyim.
Değerli müellifimize teşekkürlerimi iletmek isterken ileri günlerde yepyeni eserler yayınlamasını dilerim efendim.
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…