“Müjdemi” isterim…!
Mısır’da yetişen büyük din alimlerinden kabul edilen, Ebu Abdullah Kureyşi anlatıyor…
***
Bir gün adamın birisi yedi yüz kilometrelik yolu yürüyerek yanıma geldi ve yedi şey öğrenmek istediğini söyledi…
***
“Allah’ın sana ihsan buyurduğu ilimden, Allah için bana da öğretir misin?” dedi…
***
“– Ne öğrenmek istiyorsun? diye sordum…”
***
Adam ; “– Bana göklerden ağır, yerlerden hafif, taştan katı, ateşten sıcak, kıştan soğuk, ve denizden engin, yetimden zayıf olan şeyin ne olduğunu öğret” dedi…
***
Ebu Abdullah Kureyşi ; “– Göklerden ağır olan iftiradır…”
***
“Yerden hafif olan ise haktır…”
***
“Taştan katı olan kafirlerin gönülleridir…”
***
“Ateşten sıcak olan hırstır…”
***
“Zemheriden soğuk olana gelince, bu da istediğin bir haceti sana vermeyendir… Denizden engin olan kanaat sahiplerinin gönülleridir…”
***
Yetimden zayıf olan ise dedikoducuların durumlarıdır… Çünkü yüzü yere geçe geçe dedikodu yapar…”
***
Dedikodu…
***
Hasan-ı Basri Hazretleri buyurdu ki...
***
"Dedikoducu ; emaneti terk eden,hıyanetle tanınan kardeşlerin arasını bozan kimsedir…Dedikodu, zehirden daha öldürücü , sihirden daha tesirlidir…Dedikoducu, dünyada iki yüzlüdür, kıyamet gününde dili ateştendir."
***
Toplumun, bireylerin, heyecanını, azmini, muhabbetini, yaşam sevincini emen, güvenlik hissini, tüketen bir hastalığımız var…
***
Başkasını sana söyleyen, seni de başkasına söyler… Ondan emin olunmaz…
***
Her gün büyük bir hırsla kardeşlerinin etinden beslenen, tuhaf yaratıklara dönüşüyoruz…
***
Birinin düşüşü ya da bir kusuru diğerimizin sevinç kaynağı olabiliyor… Birinin başına gelen kötü bir iş, diğerine “müjdemi isterim” tarzı taşınabiliyor…
***
Ön yargılı, dedikodu meraklısı bir acayip toplum olduk…
***
Cenab-ı Hak, ümmetin arasında fitne yayarak ara bozanları ıslah etsin, hasta ruhlarımızın dedikoduya olan meylini de El Şafi ismiyle tedavi etsin inşallah…
***
Amin diyin Müslümanlar…