1 Kasım seçimlerinin üzerinden neredeyse 2 ay geçti. Seçimden yüzde 50 oy alarak zaferle çıkan AK Parti'de moraller yerinde. Teşkilatlar 7 Haziran seçimlerinde ortaya çıkan tablodan gerekli mesajı aldı ve hatalarını kısmen düzeltti. AK Parti'nin gündeminde artık "başkanlık sistemi" var. Türkiye'yi Mart veya Nisan ayında "Başkanlık" refarandumu bekliyor...

**

1 Kasım seçimlerinde beklenen oy oranını alamayan muhalefet partilerinde ise kazan kaynıyor. MHP ve CHP'de 2 aydır kuru gürültüden başka birşey çıkmıyor. MHP'de Devlet Bahçeli'ye muhalefet eden isimler daha şimdiden birbirine düşmüş durumda. Meral Akşener, Sinan Oğan ve Koray Aydın partilerinin tabanında yeterli destek bulamıyor. Bu üç isim kendi aralarında bile anlaşamıyor...

**

CHP'de durum çok farklı değil. Geçen hafta CHP'nin kalesi olarak nitelendirilen İzmir'de il teşkilatının genel kurulu yapıldı. Yumruklar konuştu, sandalyeler havada uçuştu. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun da karşısında iki isim var. Mustafa Balbay ve Muharrem İnce genel başkanlığa talip. İki isim de CHP'nin tabanında destek görmüyor...

**

Türkiye partisi olma iddiasıyla yolan çıkan HDP ise artık Kürtler bile temsil edemiyor. HDP tamamen terör örgütü PKK'nın ve Kandil'in kontrolünde olan bir parti. 7 Haziran seçimlerinde yüzde 13'lük oy almıştı. 1 Kasım'da yüzde 10'luk seçim barajını zor geçti. 7 Haziran'da cilalanıp parlatılan HDP eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın Rusya ziyaretiyle kimin kuklası olduğu ortaya çıktı. Selo ve ekibini Dolmabahçe'de ağırlayanlar utansın...

**

AK Parti'nin 2002 yılından girdiği bütün seçimlerde tek başına zaferle çıkması tesadüf değil. Dünyanın hiçbir yerinde bir iktidara böyle beceriksiz bir muhalefet nasip olmaz. AK Parti'nin en büyük şansı muhalefet yapmasını bilmeyen muhalafet partileridir. AK Parti gibi algı yönetimini yapmasını bilmiyorlar, medya planlaması diye bir çalışmaları zaten yok...

**

Muhalefet partilerinin Konya'daki durumu ise daha da içler acısı. CHP ve MHP teşkilatları 1 Kasım seçimlerinden bu yana taziye evi gibi. Teşkilatlarda derin bir sessizlik vardı. CHP Konya İl Teşkilatı 26 Aralık günü olağan il teşkilatı kongresini yapacak. 500 delegenin oy kullanacağı genel kurulda 5 aday yarışacak. 2 adayı anlarım 3 adayı da anlarım ama 5 aday ne demek? İktidara talip olan bir partide bu kadar adaya gerek var mı?

**

CHP Konya İl Başkanlığı'na 5 aday talip fakat hala beklenen bir hareketlilik yok. Türkiye'nin ikinci büyük partisi 93 yıllık bir geçmişi var ama kurumsallaşma diye bir şey yok. Konya İl Teşkilatı'nda neredeyse her yıl il başkanı değişiyor. İstikrar yok. Eski CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, verdiği soru önergesiyle Konya'nın sorunlarını gündeme taşıyordu. CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt ise tek başına mücadelesini veriyor. Fakat yeterli olmuyor..

**

MHP'de de durum çok farklı değil. MHP Genel Sekreteri ve Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, çalışkan ve bürokrasi yakından tanıyan bir vekil. MHP'nin Konya'daki gözü kulağı. MHP'yi Konya'da tek başına sırtlıyor. Fakat il ve ilçe teşkilatlarında bir türlü istikrar sağlanamadı. MHP'de de sürekli il başkanı değişiyor. İl başkanları görevden alınıyor. Yerel basınla ilişkiler çok zayıf. Gündemle ilgili hiçbir açıklama yok...

**

7 Haziran seçimlerinden Türkiye'nin 3. büyük partisi olarak sandıktan çıkan MHP, 1 Kasım seçimlerinde HDP'nin bile gerisine düştü. İl teşkilatları değişim isteyip istemediğini de tam olarak bilmiyor. Bazı teşkilatlar Bahçeli gitsin diyor, bazıları ise Bahçeli'ye sonuna kadar destek veriyor. ...

**

Türkiye'de iktidar sorunundan daha ziyade muhalefet sorunu var. Muhalefet partilerinde köklü bir değişim yaşanmadığı sürece AK Parti iktidarı daha uzun yıllar devam edecektir. Böyle bir muhalefet AK Parti için büyük bir şans. AK Parti 14 yıllık iktidarını Devlet Bahçeli, Kemal Kılıçdaroğlu ve Deniz Baykal üçlüsüne borçludur... Sözün özü Türkiye'de halkın muhalefet partilerinden artık bir beklentisi kalmadı. Muhalefet bildiğiniz gibi. Aynı tas aynı hamam...