Konya’mız da şimdi tam da Ensar olmak zamanı. En azından Ensar’a benzemek zamanı.

Bu sebeple de;

Sözümüz öncelikle hafta da bir veya muayyen günlerde toplanıp kendi aralarında Tefsir, Meal, Hadis ve Siyer-i nebi okuyanlara.

Elbette okumayanlara da.

Ama öncelikle okudukları ile amel etmek isteyenlere.

Bir diğer çağrı da belediyelere. Çünkü

Reyhanlı'yı ziyaret eden Başbakan Erdoğan, , Hicret'te Mekkelileri misafir eden Medine halkını örnek göstererek “Esed'in zulmünden kaçanları kucaklayacağız, Ensar olacağız” demesine rağmen belediyeler bu konuda bu güne kadar dişe dokunur bir faaliyet de gösterebilmiş değil Ensar olma adına.

Belediyelerin özellikle son bir yılda yaptıkları reklam faaliyetleri ve bu ilan reklam tanıtım faaliyetleri için verdikleri paraları düşününce Konya’mıza sığınan Suriyeli Muhacirler için yapılmış hemen hemen hiçbir şey görülmemektedir.

Hem de parklarda aç ve açıkta yatan ve önümüzdeki yağışlı kış mevsimi için kara kara düşünen Suriyeli Muhacirlerin gittikçe kötüleşen hayat şartlarını düşününce.

Hâlbuki daha dün kadar bir yakın bir zaman öncesinde yani Ramazan ayında belediyelerin TV’lerde yayınlanacak ramazan programları için kendi aralarında ihale yaparcasına ortaya döktükleri para miktarı ile ilgili basın yayın organlarında söz konusu olan rakamları düşününce.

O günlerde sadece Konya merkez de siyasi parti teşkilatı ve milletvekilleri ile birlikte 200.000 kişi ile iftar açacaklarını sitesinde ilan edip sonra bunu 212 mahallede 250.000 kişiye çıkaran belediyelerin son günlerde Alâeddin Tepesi ve Selimiye Camii önünde aç ve açık bir şekilde geceleyen Suriyeli muhacirler için hiçbir şey yapmadığı görülmektedir.

Belediyelerin bu vurdumduymazlığının sebebi bir taraftan iftar programlarında harcanan para miktarını açıklayamamaları olduğu gibi, diğer taraftan da Suriyeli muhacirler yaklaşan mahalli bir oy deposu olarak görülmemesidir.

Hâlbuki bu günler tam da Şimdi Ensar Olma Vaktidir.

Yaptıkları tüm konuşma ve açıklamalarında Kur’an-ı Kerimden, Hz. Peygamberimizden ve onun sünneti ile Kur’an diliyle övülen aziz ashabından söz eden herkesin, özellikle de Müslüman geçinenler ile Müslümanların sırtından geçinenlerin belediyeleri, kurumları, vakıfları, sivil toplum kuruluşları için iş başına vaktidir.

Eğer bu güne kadarki sözlerinizde samimi iseniz ve Medineli Ensarın Mekkeli Muhacirlerle yaptığı gibi paylaşmayı, yardımlaşmayı ve dayanışmayı gerçekten kardeşlikle taçlandırmak istiyorsanız işte size fırsat.

Elimizi çabuk tutalım ve sonbahardan sonra gelecek olan kış şartları zorlaşmadan elbirliği yapalım ve bu insanları soğuğa ve açlığa teslim etmeyelim.

Muhakkak her birimizin yapabileceği bir şeyler vardır.

Yemek meselesi ile başlayabiliriz. Çünkü inancımızda ve kültürümüzde iki kişinin yediğini üç kişi yer.

Bu nedenle de bu çağrı öncelikle İslamcılara, sonra da herkesedir.