Efendim yarın Miraç kandili, şimdiden siz değerli okuyucularımızın ve tüm İslam âleminin bu güzel gününü tebrik ediyor, lâyıkı veçhile istifâdeler diliyorum. Biliyorsunuz Cenâbı Hakk’ın ayı Receb ayının da son Cumâsındayız. Cumânız da mübârek ola…

Başlığımızda belirttiğimiz üzere ‘Miraç’ yükseliştir. Bir tür mânevî yükseliş olan Miraç hâdisesi hakikaten akıllara durgunluk veren mûcizevî bir olaydır. Mânevî yükselişten bîhaber gezen, kulluk bilincinin ne olduğundan gâfil bir halde yaşayan Müslümanlar bugün içler acınası haldeler. Bu sebeple belâ ve musibetler ardı arkası kesilmeden âdeta yağmur gibi yağıyor. Halbuki bizler mâneviyattaki yükselişi hiçbir peygambere nasip olmamış, ümmeti Muhammed olma şerefiyle şereflenmiş müminler olarak ne kadar şanslıyız…

İnsanlar nasıl ki dünyâda makam-rütbe, mal-mülk, âileyi efrad yönüyle yükselip mesâfe kat ediyorlarsa hepimizin ahreti adına da böylesi yükselişlerimiz olmalı. Maddi terakkiyâtı için emek sarf eden müminler, mânevî gelişimi için de gayret sarf etmeli. İşte nasipse yarın erişeceğimiz Miraç günü ve gecesi, müminlerin mânevî yükselişleri için bir sermâye basamağı niçin olmasın?

‘Miraç’ için; ‘fiziğin metafiziğe, bedenin rûha, rûhun asıl sâhibine yâni Allah Azze ve Cell’e yükselişidir’ deniyor. Peki, bu yükseliş nasıl gerçekleşir? El cevap; Mümin önce kendi iç âleminde, semâ âlemine çıkış zeminini yakalamasıyla gerçekleşir. Bu iç âlem yükselişini Rasûlümüz nasıl gerçekleştirdiyse bizler de O’nun ümmeti olarak tevbei istiğfarla, zikru tesbihatla, dua ve niyazlarla gerçekleştirebiliriz. Yeter ki biz bu yola yürek koyalım.

Şurası bir hakikat ki bugün, kalpler hastadır, gönüller yaralı, ruhlar karalıdır. Yükseliş için bir açınım gereklidir. Mânevî açınım ancak ibâdetlerle mümkündür. İşte yarın ki ‘Miraç Günü ve Gecesi’ bizim için bu güzel işi başarmaya basamak teşkil edebilir. Dünya âleminden semâ âlemlerine bir yükseliş olan mübârek Miraç hâdisesi en evvel amellerimizi sınama sonra yenileme imkânı bahşedebilir. Bu kutsî iklimde eksiklerimizi tespit edip tamamlamaya, yanlışlarımızı düzeltmeye gidebiliriz. Davranışlarımızı yeniden gözden geçirerek kalbî hayâtımıza seviye atlatabiliriz. O zaman;

Bu sene ‘Miraç Günü ve Gecesi’ni hayâtımızın mânevî yünden kalite kazanması için imânımızı şöyle bir çek edelim, yenileyelim, kuvvetlendirelim, aşkın bir iman basamağına yükseltme azminde olalım. İnancımızdaki noksanlarımızı giderelim, ibâdetlerimizi artıralım, amellerimizi sâlih hâle getirelim. Davranışlarımıza ihlas hasletinin damgasını basalım, âile ve akrabâlık ilişkilerini güçlendirelim. Mal, mülk ve servetimizi hayra kullanarak onlara da yönelik bir yükseliş başlatabiliriz.

Evet, ‘Miraç’ bir yükseliştir. Güzel bir kulluğa yükseliş, saf ve temiz bir kulluğa yükseliş, mânevî mertebelere tırmanış…

Güzel davranışlar bize dünyâda ve ahrette kurtuluş biletidir. Gök kubbe altında güzel davranışlarla hayâtımıza şu güzel ‘Miraç Günü ve Gecesi’nde hoş bir sedâ bırakabiliriz.

Gündüzleri oruçla, geceleri ibâdetle ‘Mirâc’ı ihya etmek bize yaraşandır. Receb’in bu son Cumâsında yine ayni niyetle semâlar âlemine dikey bir yükseliş sağlayarak rûhumuza yeni bir can getirebilir, ahret sermâyemize artılar katabiliriz.

Yarın akşam inşaALLAH erişeceğimiz Miraç Günü ve Gecemiz şimdiden mübârek olsun bu kutsi zaman diliminde yapacağımız tüm ibâdetü taatlerimizi Rabb’im katında kabul ve makbul eylesin, tevbe ve istiğfarlarımız bolca, duâ ve niyazlarımız çokça ve ihlaslı olsun. Rabb’im içinde bulunduğumuz kutsî zaman dilimleri hürmetine görünür görünmez, kaza, bela ve musibetlerden bizleri, İslam ümmetini ve tüm insanlığı korusun ve ‘Hafız’ ismiyle muhafaza eylesin. Amin, amin, amin.