Kutlanmaya başladığından bu yana; günlere, haftalara ve aylara bereket getiren sevgili Peygamberimizin Kutlu Doğum’ları her sene ayrı güzelliklere sahne oluyor. Müslümanların Peygamberlerine olan özlemlerini en yüksek boyutta dillendirdiklerini gözlemleyebiliyoruz. O kutlu Nebi’yi her anışta mümin kardeşlerimizde farklı heyecanlar, değişik hâleti rûhiyeler fark edebiliyoruz. Zira O nazlı Nebi muhteşem bir güzellik şahikasıydı. Güzelle hem dem olana elbette güzellik yansımaları oluyor.
O sallallahu aleyhi vesellem’i çokça anarak güzellikleri dilimize taşıyabiliriz. O sallallahu aleyhi vesellem’i çokça tefekkür ederek O’nu rüyalarımıza getirebiliriz. O sallallahu aleyhi vesellem’in güzel ahlâkını yaşayarak ruhlarımıza O’nu misâfir edebiliriz. O sallallahu aleyhi vesellem’in sünnetlerini hayâtımıza tatbik ederek O’nunla yan yana, gönül gönüle olabiliriz. Evlerimizde sık sık O sallallahu aleyhi vesellem’i konuşarak hânelerimize bereket getirebiliriz.
O, kutlu doğum’un gülünü hayâtımıza koymak temel hedefimiz olsun. Hayat bize O ‘Güllerin Efendisi’yle yeniden doğsun. O âlemlerin öğüncünün davranışlarıyla yön bulan amellerimiz yaşantımıza bereket getirsin. Yumuşamayan katı kalpler, O’nun rahmetiyle merhamete doğsun, zulümler eziyetler dinsin. Kâinât, O kâinâtın yegâne önderini getirdiği prensiplerle huzur bulsun.
O’nsuz yaşanan hayat kupkuru, zevksiz, şevksiz, cansız bir hayattır. O sallallahu aleyhi vesellem sevgi menbâıdır ve gerçek sevginin en bilinen kaynağıdır. O sallallahu aleyhi vesellem; müjdeleyici, davetçi ve uyarıcı olarak gönderilmişti. İşte ancak bu hakikat güneşiyle sevgi yudumlanabilir. Kalplerimiz sâdece O’nunla ilâhi sevgiye erişebilir. Çünkü O sallallahu aleyhi vesellem bize dînî, diyâneti öğretti. Dua ve ibâdetle hakiki sevgiye ulaşılabileceğimizi bize yaşayarak gösterdi. Sinelerimizi nûra açtı.
O sallallahu aleyhi vesellem, Kurânı Kerim’i gerçek mânâsıyla anlamamıza yardımcı oldu. Rabbimizi hakkıyla tanımaya yönelik bilgilerle bizi besledi. Böylece kalplerimizi ilâhi tecellilere açık etti. Yüreklerimizi muhabbet ateşiyle alevlendirdi. Bizim için çok meşakkatlere katlandı. Üzüldü, hüzünlendi, ağladı, yandı, yalvardı, yakardı. Müslüman kardeşleri için hep dualar etti. Nuru ile doğdu ‘ümmeti’ dedi, hayâtı boyunca ‘ümmeti’ demeye devam etti. Refiki âlâ’ya giderken son nefesinde bile ‘ümmeti’ dedi. Bizi bu kadar anan ve ölesiye seven Kutlu Doğum’un kutlu Peygamberine minnet borçluyuz.
O Kutlu Doğum’un Peygamberi Muhammed Mustafa aleyhissalâtu vesselam en büyük peygamberdi.
O; Kutlu Doğum’un Solmayan Gül’ü en emin şahsiyet, en nezih dost idi.
O; Kutlu Doğum’un Nazlı Nebi’si en sevgili eş, en latif aile reisi idi.
O; Kutlu Doğum’un Yıldızı, en âdil devlet reisi, en cesur komutandı.
O; Kutlu Doğum’un rahmet tecellisi, en mütevâzi bir beşerdi.
O sallallahu aleyhi vesellem gönlümüzün en müstesna köşesinde yer almalı. Dillerimiz O’nun ismini terennüm etmeli. Evlerimize O sallallahu aleyhi vesellem misafir olarak gelmeli. O halde size bazı tekliflerimiz var.
Hemen bugün şu andan itibâren başlayalım O’na salatü selam yollamaya tüm aile bireyleri olarak hafta boyu salavatlar çekelim. Hatta bu Cuma gününden haftaya Cuma gününe kadar evcek, ailecek kampanya başlatalım. Kim çok salavat çekerse ona teşvik amaçlı hediye alalım. Hânelerimiz O’nun adıyla şereflensin. Bu hafta her gece yatmadan önce; abdest almış olarak ve O’nu hayal ederek yatalım. ‘Bakalım kim O’nu rüyasında görebilecek.’ Diyelim. Böylece rüyalarımıza bir zenginlik gelsin. Akşam yemekten sonra sâdece 10 dakika ailece O’nu anlatan bir kitap okuyalım. Yemeklerimize ayrı bir lezzet, sofralarımıza ayrı bir bereket insin. Hafta boyu ailenin tüm fertleri günlük hayatta sünnetleri yaşamak için özel gayret sarf edelim. Yapın, deneyin. Hayatınıza göreceksiniz nasıl bir güzellik ve nezâket gelecek. Ömrünüz bereketlenecek inşallah. Haydi, hemen başlayın. Rabbimiz hepinizi ve hepimizi O’nun şefaatine mazhar kılsın.
Selam, dua ve muhabbetle kalın efendim, hayırlı cumalar.