Kur’ancılık algı operasyonudur
Algı operasyonunu en basit haliyle insanlar üzerinde hayatın çeşitli safhalarında ve çeşitli sebeplerle bir konuyu olduğundan farklı bir şekilde tanıtmak, öğretmek ve insanları içinde oldukları halden başka bir şekle kanalize etmek olarak tarif edebiliriz.
Dünya üzerinde hemen hemen her millet ve kavim için gerek kendi idarecileri veya dışarıdan o ülke ve millet üzerinde emelleri olan başka devletler için türlü zamanlarda türlü algı operasyonları düzenlenmiştir.
Bu düzenlenen algı operasyonlarının ne yazık ki en etkilisi sözleri zan, yaşan ve iftira olan kişiler tarafından din üzerinden yapılanıdır.
Allah(cc) Rasûlünün(sav) başta sahih sünnet ve hadisleri olmak üzere Kur’anı Kerimde ayetlerle sabit olan övülmüş örnekliğini red ederek Allah(cc) kelamını Rasulullah’ın(sav) sünneti ile gösterdiğinin aksine kendi heva ve heveslerine göre meallendiren, tefsir eden ve yorumlayanlar da bizim ülkemizde algı operasyonlarını yapanların ya kendileri veya operasyon sahiplerinin uşaklarıdır.
Başta masum mealcilik ile başlayan bu algı operasyonu zamanla Mezhepsizlik şeklinde dönüşmüş gibi gözükürken şimdilerde Kur’an ayetleri üzerinden yürütülmeye çalışılmaktadır.
Televizyon ekranlarında veya gazete köşelerinde yer tutan hatta bu uğurda özel tv kanalları kurdurulan kişiler, sözde islam ümmetine yol gösterme iddiasıyla ortaya çıkıp işi şia meddahlığından tutun Allah(cc) Rasûlü’nün(sav) sahih hadis ve sünnetlerini ortadan kaldırma, Ashabına dil uzatmaya kadar hatta Farz olan ibadetleri ortadan kaldırmaya kadar götürmüşlerdir.
İsminin başına hoca kelimesi takan veya yurt içi ya da yurt dışında nasıl alındığı belli olmayan akademik bir unvan konduran her düşünce ve gruptan insan kendi eğitim sahası olsun olmasın bu meydanda at koşturmaktadır.
Maalesef bu kişilerin son zamanlarda doludizgin at koşturdukları meydan Kur’an Meali yazma meselesidir.
Özellikle bu tv ve gazete hocaları başta olmak üzere akademik çevrelerde iyi bir gelir kaynağı olarak görülen Kur’an Meali/tefsiri yazma işi öyle abartılmıştır ki, gerek yurt içinde gerekse yurt dışında yazılmış mealler zaman zaman nerede ise mizanpajına varıncaya kadar kelime kelime kopyalanarak yeni bir meal olarak takdim edilmeye çalışılmaktadır.
Bu tür meallerde Ayeti Kerimelerde geçen kelimeler sanki cımbızla seçilmişçesine ele alınarak bu kelimelere şu ana kadar kullanılan anlamından başka anlamlar yüklenmek suretiyle ayet üzerinden Rasulullahın(sav) sahih hadisleri hakkında Müslümanların zihinleri karıştırılmak, hatta ifsad edilmek için bir algı operasyonu düzenlendiği görülmektedir.
Bu konuda gösterilebilecek ilk örnek Bakara suresinin ikinci ayetidir.
Bu ayette geçen “ONDA ŞÜPHE YOKTUR” anlamındaki “LA RAYBE FÎH” cümlesi üzerinden yola çıkılarak Rasulullahın(sav) sahih hadislerini doğruluğu şüpheli sözler, sahih sünnetini ise sanki hiç yaşanmamış davranışlarmış gibi gösterilmek istenmektedir.
Yapılmak istenen bu algı operasyonu ile 1400 yıldır elden ele dilden dile aktarılmak suretiyle bizlere ulaşan ve Müslümanlarca Kur’anı Kerimden sonra en sağlam kaynak olarak gösterilen sahih hadis kaynakları yok sayılacak ve sonunda da Allah(cc) Rasûlü’nün(sav) övülmüş örnekliği yok edilmek suretiyle Hadis ve Sünnetlerin Müslümanlar arasında sağladığı inanç ve ibadet birliği yok edilecektir.
Düşünebiliyor musunuz Müslüman zihinler üzerinde dini kavramlar kullanılmak suretiyle ortaya konmak istenen algı operasyonu ile elde edilmek istenen kargaşa ve ayrılığın sonuçlarını.
Sahih Sünnet ve hadisler yok edildiğinde en başta Namaz, Hac ve Zekat ibadeti olmak üzere İslamın temel şartları olan ibadetler dileyenin dilediği şekilde ifa ettiği şekle dönüşecek, belki de tam da bu algı operasyonunun parçası olan kişilerin iddia ettiği gibi birer içi boşaltılmış ritüel yani ayin haline dönüşecektir.
Bir kısa örnekle olayı daha da müşahhaslaştırmak gerekirse; Hac için Kâbe’ de toplanan Müslümanlar için İslamın şiarı olan ezan farklı dillerde okunacak, günde 5 vakit eda edilen namaz vakitleri anlayış farkı nedeniyle 3 e hatta 2 ye düşürülecek, farz namazlardaki rekat sayıları ise tam bir kargaşa halinde dileyenin dilediği kadar kıldığı bir ritüel haline getirilecektir
Bu algı operasyonuna karşı herkesin özellikle de Müslümanların son derece uyanık olmaları gerekmektedir.
Özellikle de dış kaynaklı olanına karşı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.