Emel Kocaoğlu

Emel Kocaoğlu

Konya’nın Deli Kızı”,  “Kırmızılı Kadın”

Konya’nın Deli Kızı”,  “Kırmızılı Kadın”

SULTAN ABLA

 

Dünya’nın neresine giderseniz gidin, o coğrafyaya has bir deli vardır. Delileri severiz. Bu deliliğin arkasında, bir hikâye olduğunu bildiğimizden midir bilinmez, onlara has ayrı bir saygımız da vardır.

Belki bizi sıradanlıktan kurtardıklarından, belki zihnimizde yeni koridorlar açtıklarından, belki oldukları gibi göründüklerinden ya da göründükleri gibi olduklarından, onları daha farklı severiz. Çıkarsız, yalansız severiz hem de. Bazen renkli kişilikleriyle bazen de hiç beklemediğimiz sözleri ve davranışlarıyla, yer yer hayran dahi oluruz onlara.

Konya’nın deli kızı” lakabıyla bilinen; renkli, neşeli, sevecen ve sevilen bir ablamız var bizim de. Belki de Türkiye’nin en renkli “deli kızı” o. Konya’nın ikonu; “Kırmızılı Kadın, Sultan Abla”

Kıyafeti ve makyajıyla tepeden tırnağa kırmızılar içinde. Herkesin deli olarak bildiği; ama aslında çok derin bir aşk hikayesi olan Konya’nın bir değeri. Kimine göre deli, kimine göre Leyla. 65 yılı aşkın bir ömrü bırakmış geride, acısı ve tatlısıyla. Çok küçük yaşta severek evlenen Sultan Abla; filmlere ve dizilere konu olacak efsane gibi bir aşk yaşamışlar sevdiği adamla. Sonu hüzünle biten, müthiş bir aşk hikayesi de kalmış o ömürle birlikte geride. Kırmızıyla yaşamış ve yaşatmış aşkını, kendince ve kendinde. Giydiği kırmızı elbiseler ve üzerinde taşıdığı kırmızı eşyalarla sadece aşkı değil aynı zamanda acısını da yaşıyor aslında. Yani, aşkın hem sıcaklığını hem de yakıcı tarafını simgeliyor bir bedende; çünkü Sultan Abla, aşkı yaşadığı kadar, sevdiği adamdan yıllarca -kıskançlıktan kaynaklı- şiddet de görmüş. Bu efsanevi aşkın bitmesindeki sebep şiddet değil, çocuğu olmadığı için eşinin kendisini terk etmesiymiş.

Elbiselerini kendisi dikiyor. Kışın kadife, yazın ise daha ince kumaş tercih ediyor. Hakkari’de kaldıkları sırada; eşi, bir kızda görüp beğenmiş ve Sultan Abla da o gün bugündür benimsemiş kırmızıyı. Eşi kime baktıysa, kaybetme korkusuyla kıskandığını diyemez baktığı kişiler gibi giyinirmiş. Çok seven, şiddet mağduru bir kadın. Halâ aşka inanıyor, sanki başka bir döneme, başka bir devre ait birisi.Her sabah erkenden kalkıp yollara düşüyor Sultan Abla, Karatay’daki Kayalıpark’a geliyor. Şerafettin Cami etrafında dolaşıp şadırvandan su içiyor. Özellikle bu suyu çok seviyor, Konya halkı da onu çok seviyor. Hiçbir yerde fazla oturmayan ve son otobüs saatine kadar sürekli gezen Sultan Ablamız, aşk’ı: “Aşk olsun. Aşık olarak evlenmeyeni adam yerine koymam. Aşık olmayan adam, saman gelmiş saman gider ” sözleriyle tarif ederek, aşk’a bakışını en Leyla tonuyla ortaya koyuyor.

Belgeselleri, haberleri ve röportajları yapılan ve ayrıca, iki sene önce, TRT’nin, 9'uncusunu düzenlediği "Uluslararası TRT Belgesel Ödülleri” kapsamında, ‘Ulusal Öğrenci Filmleri Kategorisi’nde; ‘Kırmızı’ isimli belgeseliyle ‘En İyi Film Ödülü’ne de layık görülerek Konya’ya ödül kazandıran Sultan Ablamız’a kırmızı çok yakışıyor.

Konyamızın en renkli simasına, şehrimize renk kattığı için, çok teşekkürler..

Ruhunuzun rengi hiç solmasın, sevgiyle kalın..

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
11 Yorum
Emel Kocaoğlu Arşivi