Konya Milletvekilleri, Mustafa Baloğlu, Mustafa Akış ve Hüseyin Üzülmez ile seçimlerin sonuçlarına ilişkin konuştuk...

***

Hüseyin Üzülmez, oy oranları ile ilgili ortaya koyduğumuz İngiliz kumaşından takım elbisesini sordu hemen...

***

“İngiltere'ye sipariş ettik, bekliyoruz” diye geçiştirdik...

***

AK Partili dostlar takılıyor, kimi inceden kimi de yekten; “Ne oldu şiştiniz mi ?” diye...

***

Vallahi şişmedik... Siz daha gülmeden biz kendimize gülüverdik... Aynı Hoca Nasreddin gibi...

***

Timur, Nasreddin Hoca ve filler geldi aklımıza...

***

Anlatılan, ortaya dökülen saçılan, şehirde yaşanan, on yıllarca çözülemeyen sorunlara ve problemlerin hiç birine takılmadan oyunu götürüp mevcut belediye başkanlarına anasının ak sütü gibi helal eden seçmenimizin ruh halini düşündük...

***

Ne tramvayın kaça alındığı, ne yapılan işlerin aksaklıkları, ne trafik problemi, ne  müsrifçe para harcama, ne de hava kirliliği...

***

Uğur Özteke Ağabey dün yazmış; “Tahir'e değil, oylar Tayyip’e verildi” diye...

***

Hoca Nasreddin'in aziz hatırası önünde saygıyla eğildik...

***

Karatay Belediyemizin Hayvanat Bahçesi’ne, bu dönem teşkilatı istemese de rekor oyla seçilen Mehmet Hançerli Başkanımız, bir tane değil ama en az 3 tane fil getirse de, temaşa etsek dünya gözüyle diye geçirdim içimden...

***

Hortumlarını içinde bizimde bulunduğumuz ahaliye şöyle sallayı sallayıverseler... Bir de o meşhur bağrışlarıyla, gönüllerimizi hoş etseler...

***

Hançerli Başkan yapar mı bilmem ama Meram'ın eski belediye başkanı ortağımız Serdar Kalaycı Beyefendi şehre dinozorları getirdi onda bile yaranamadı vesselam...

***

Seçmeni tebrik etmek lazım...

***

Tertemiz destek...

***

Ya bizim bu şehrin sorunlarıyla ilgili anlattıklarımız?

***

Çok değerli olan kütüphanesini millete vakfeden Koca Ragıp Paşa, onların bakımı için tanıdıklarından birini memur tayin eder...

***

Bir gün ansızın kütüphanesini ziyarete giden Paşa, etrafı ve kitapları toz, toprak içinde bulunca canı çok sıkılır ve belli etmemeye çalışır...

***
Karşısında el pençe duran memura; “Seni tebrik ederim yavrum”der...

***

Memur, memnun ve mahçup şekilde temenna eder...

***

Paşa devam eder; “Gerçekten de, emniyetli bir adammışsın... Teslim edilen şeylere hiç el sürmemişsin, âferin!”

***

Vicdanlarınıza, kamu hukukunu ilgilendiren her konuyu, emanet etmeye devam edeceğiz... Dokunup dokunmamak size kalmış...