İtirafçı topçular!
15 Temmuz hain kalkışmadan sonra ortalık itirafçıdan geçilmiyor...
Acayip bir itirafçı enflasyonu var...
Son günlerin modası da eski futbolcular...
Bir televizyon kanalında ve aynı kanalın gazetelerinde, bu itirafçı futbolcu eskilerinden geçilmiyor...
Anlayacağınız televizyonlarımız itirafçı FETO’culardan geçilmezken, o dönemlerde “gık”ı çıkmayan futbolcular da itirafçılıkta oldukça bir aşama kaydettiler...
Bunları dinledikçe ürküyor, tüylerimiz diken diken oluyor...
Futbolculara sormak lazım; “o dönemlerde niye itiraz etmediniz ya da bir duruş sergilemediniz veya kimden korktunuz da, şimdi bülbül kesildiniz?”
Evren Turhan'ı, Ümit Karan'ı, Hakan Ünsal'ı, Mustafa Kocabey'i, Tanju Çolak'ı, Semih Yuvakuran'ı...
Dikkat ederseniz, bu yukarıda isimlerini saydıklarımın hepsinin yolu Galatasaray'dan geçmiş...
Bunlar itirafçılar...
Birde bu hain örgüte bulaşanlar var...
FETO’nun dizinin dibinde oturanlar...
Şimdilik susuyorlar...
Niye susuyorlarsa!
Futbolcuları geçtik, bu yapının içinde olan ve Pensilvanya'daki hainle diz dize oturan, göz göze gelen itirafçılara ne demeli?
Evlerine ekmeği bu işten götürmüşler, çocuklarının rızkını bu yolla kazanmışlar..
Televizyonlarda konuşanlar öyle böyle değil, kimi bu ahtopotun sağ kolu, kimi sol kolu, kimi gözü kulağı olmuş kişiler...
Bu ülkeye zarar veren Pensilvanya'daki haini anlatıyorlar...
Keşke o zamanlar çıkıp bu adamın “hain” olduğunu anlatsaydınız da, ülke böyle bir kaosu yaşamasaydı...
15 Temmuz'da 240 Şehit 2 bin küsur Gazimiz olmasaydı...
Bir o kadar da öksüzlerimiz ve yetimlerimiz...
Şimdi topçusu da konuşuyor, popçusu da...
Zamanında konuşsaydınız ya!
xxx
Şunu iyice anladım ki, bu ülkeden çok büyük paralar götürmüşler...
Samimi, 7/24 İslam’ı yaşayan insanları iliklerine kadar sömürmüşler...
Bu paralarla da, maksatlarına uygun işlere yatırım yapmışlar...
Gazeteler...
Televizyonlar...
Hastaneler...
Okullar...
Dershaneler...
Daha bilmediğimiz birçok alanda faaliyet göstermişler...
Samimi ve saf insanları maklubeyle kandırmış, İslam’a hizmet ile dolandırmışlar...
Camilerden başladılar, Kışlalara daldılar, kışlalardan mahkemelere bulaştılar, kısacası devlet içinde devlet oldular.
xxx
Çok ilginç!
Şimdi utanmadan anlatıyorlar...
Bunlar teröre destek vermekten sorgulanmayacaklar mı?
Bu yapının oluşmasında bunların hiç mi katkısı yok?
Bu insanlar 17 Aralık'tan önce çok mu temizlerdi de, şimdi aklandılar paklandılar?
Bu ülke bunlardan da temizlenmeli...
Benim de varsa bir karın ağrım, hesabını vermeliyim...
Ucu kime dokunursa dokunsun, devleti yıkmaya, milleti öldürmeye yeltenen herkes cezasını fersah fersah çekmeli.
xxx
Dün ulusal bir gazetede çıkan haber dikkatimi çekti...
Ağzım açık kaldı...
Darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında tutulan Korgeneral İlhan Talu'nun adına kayıtlı Ankara'da 17 katlı 10, 18 katlı 3 ve 25 katlı 5 betonarma apartman ve arsa bulunduğu belirlenmiş...
Dahaları da var tabi ki...
Nakit, araç vesaire...
Bu değirmenin suyu nereden?
Sonuçta bir devlet memurunun “karun” gibi olması için babasının ya Vehbi Koç ya da Sakıp Sabancı olması lazım...
Diğer darbecilerin de malvarlıkları araştırılmalı...
Vardır bunların bu kadar zengin olmasında bir “hikmet”, pardon bir “himmet!”
Dinimizi istismar eden bu şarlatanları iyi tanımak lazım!
Biz kapımıza gelen ile elini uzatanı boş çevirmeyen bir milletiz...
Dikkat edelim, bizi kandırmaya çalışanlara karşı daha uyanık olalım...
Durum ortada!
Millet asgari ücretle yaşamaya çalışırken, birilerinin Türkiye'nin neredeyse yarısına sahip olması, utanç verici bir durum!
Acı ama gerçek bu.