Aslında basın sektöründe kullanılan bir kavramın, ekonominin tam da göbeğine yani enflasyon kavramına yerleşmesi ile bu konudan bahsetmek zorunluluğu doğdu.

TÜFE yani tüketici fiyat endeksi oldu manşet enflasyon.

Özellikle vatandaşın dikkate aldığı, haber değeri taşıyan ve doğal olarak medyanın da gündemde tuttuğu enflasyon türü TÜFE olduğu için Manşet enflasyon deniliyor.

Bu kavramı bu günlerde duymuş olmamızın en önemli sebebi Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı SN. Şahap Kavcıoğlu’nun başkanlığa gelmeden önce o dönemin MB Başkanı SN. Naci Ağbal için köşe yazılarında ki sert söylemleri.

Hatırlayacağınız üzere o dönemler faiz oranlarındaki yükseliş sonrasında dolar geri çekilmiş ancak faiz oranları yani paranın maliyeti sebebi ile ciddi sorunlar yaşanmaya başlanmıştı.

Bu sürecin sonunda da faiz indirimi yapılmalı şeklinde köşe yazıları yazan SN. Kavcıoğlu yeni başkan olarak göreve atanmıştı.

Göreve atandığı günden beri gerçekleşen Para politikası kurullarından faiz indirimi kararı çıkmadı.

Sıkılaştırılmış para politikası gereğince enflasyonun üzerinde tutulması gereken politika faizi şuan itibariyle negatife döndü.

Cumhur Başkanımız SN. Recep Tayyip Erdoğan’ın da özellikle katıldığı canlı yayınlarda faiz indirilmeli telkinleri sanırım Sn. Kavcıoğlu’nu epey zorluyor.

TUİK’ten de beklenen enflasyon oranları gelmedi.

Artık politika faizi enflasyonun üzerinde.

Sıkılaştırılmış para politikasına devam edilecek ise faiz artışı gelmeli.

Çözüm basit;

Enflasyon 1 tane değil ki.

Manşet enflasyon gider yerine çekirdek enflasyon gelir.

Çıkarırsınız sepetten enerjiyi, çıkarırsınız gıdayı olur biter…

**********

Çiftçinin anası ile birlikte köyüne dönmesi lazım.

Yoksa daha çok buğday arpa ithal ederiz.

Paramız değerliyken çiftçimiz pahalı üretiyor diyerek ithal ettik. Çiftçiyi üretimden vaz geçirdik. Tarım arazileri verimli ekilip dikilmiyor. Çiftçi üretimden vazgeçmiş, şehirlere yerleşmiş. İhtiyacın olan gıdayı üretecek kimse kalmamış.

İlk kuraklık döneminde bu sefer arz yetersiz diyerek yine ithalata döndük.

Üstelik paramızın değerini en çok yitirdiği zamanlarda.

Hububat alımı için milyonlarca dolarımız Rusya’ya, Ukrayna’ya akacak.

Gümrük vergilerini sıfırladık, vergi kaybı da cabası.

Yanlış anlaşılmasın, sıfırlanan gümrük vergilerinden doğan vergi kaybı devletin değil bizim.

Yani yeni gelecek ya da zamlanacak vergilere hazırlıklı olalım.

Tıpkı otomobillerde uygulanmaya başlanan ÖTV indirimini de bizim ödeyeceğimiz gibi.

Hurmanın ve çekirdeğinin faydaları kadar zararlarından da bahsederiz bir gün.

Saygılarımla.