Süleyman Küçük

Süleyman Küçük

Hadis inkârcılığı

Hadis inkârcılığı

Allah(cc) Rasulü’nün(sav) Sahih Sünnetinin yazılı hali olan ve Sahabe Neslinden(ra) başlamak üzere günümüze kadar elden ele dilden dile aktarılarak gelen Sahih Hadisleri red etme yanlışlığı içine düşen hadis inkârcıları Allah(cc) ın bir adalet tecellisi olarak Ehli Sünnet vel Cemaat bütünlüğü içindeki Müslümanları hangi yönden tenkit etmişlerse daha fazlasını kendi içlerinde yaşamış ve bulmuşlardır.

Hadis inkârcıları Müslümanları dinlerini parça parça etmekle suçlamışlar, buna karşılık Cenabı Allah(cc) onları kendi içlerinde bölük pörçük bir vaziyete getirmiştir.

Yine Hadis inkârcıları Müslümanları haşa Allah(cc) ile Rasulullah’ın(sav) arasını açmakla suçlamışlar, bunu karşılık kendileri Kuranı Kerimde açıkça belirtilmiş olmasına rağmen Rasulullah’ın(sav) dindeki belirleyici rolünü inkâr ettikleri için Allah(cc) ile Rasulü’nün(sav) birlikteliğini ortadan kaldırmışlardır.

Diğer taraftan Sünnet ehli Müslümanları Kuranı Kerime inanmamakla ve hükümlerini uygulamamakla suçlamış olmalarına rağmen, bu sapkın güruh önce Sahih Hadisler üzerinde şüphe uyandırma yolunu seçip, ilerleyen zamanlarda Sahih Hadisleri hepten red etmek suretiyle Hz. Peygamberin(sav) örnekliğini red ettikleri için Kuranı Kerimin açık hükümlerine uymamışlardır.

Hadis inkârcısı güruh Sahih Sünnet ve hadislere sıkı sıkıya bağlı Müslümanları Kuranı Kerimin bazı hükümlerine uyup bazı hükümlerine uymamakla suçlamış olmasına rağmen kendileri başta Namaz, Oruç, zekât ve Hac ibadetlerindeki temel şartlara ve rükünlere uymamakla tam da Kuranı Kerimde ifade edildiği şekliyle Kitabın bazı kısımlarına inanıp bazı kısımlarına inanmadıklarını ortaya koymuşlardır.

Hadis inkârcıları Müslümanları Kuranı Kerimi okumamakla ve anlamamakla suçlamış olmalarına rağmen kendileri büyük ekseriyeti ticari gayelerle sadece para kazanmaya dönük olarak ve yeni tabirle kes-yapıştır usulü ile ortaya çıkarılan meallere Kuran diyerek Kuranı Kerimi terk edenlerden olmuşlardır.

Sahih Hadis ve Sünnet inkârcıları Müslümanları bir diğer açıdan yine Kuranı Kerimi okumamakla ve hatta terk etmekle suçlamalarına rağmen kendilerinin sıkça tekrar ettikleri açık ve açıklanmış Kuran ayetlerinde ifade edildiğinin aksine Allah’ın(cc) açıkladığı hükümlerin evrensel olmayıp tarihsel olduğunu dolayısıyla da sadece inzal edildiği zaman ve kavim için geçerli olduğu gibi sapık bir düşünce sonucunda Kuranı Kerimi gerçekten terk edenler yine kendileri olmuşlardır.

Hadis inkârcıları Kuranı Kerimin evrensel olmadığı iddialarının tabii bir sonucu olarak yine Rasulullah’ın(sav) sahih sünnetinin de Kuranı Kerim için olduğu evrensel olmadığı, 21. yy da uygulanamayacağı ve kendi zamanı ve kavmi için geçerli olduğu gibi bir yanlış düşünce içinde olmaktan kurtulamamışlardır.

Sahih Hadis ve Sünnet inkârcıları Hz. Peygamberin(sav) sahih hadislerini hayatlarında takip edilmesi gereken bir ölçü olarak gören Müslümanları Allah(cc)  Resul’üne (sav) olan bağlılıkları sebebiyle haşa dinde Allah’ın(cc) ortağı olarak gördükleri iddiasında bulunmalarına rağmen genelde Kuran ayetlerinin Hz. Peygamber(sav) tarafından yapılan açıklamalarına aykırı fikirleri ortaya atan kişilerin düşüncelerini dinin bir hükmü olarak kabul ettikleri için adı geçen kişileri dinde Allah’a(cc) ortak koşmuş olmaktadırlar.

Allah(cc) Rasulü’ nün(sav) Sahih Hadislerine ve Sünnetine düşmanlıkta haddi aşmakta geçmiş batıl fırkalardan çok daha ileriye giden bu sapkın güruhun böyle daha pek çok meziyeti(!) sayılabilir.

1400 yıldır Hz. Peygamberin(sav) ümmetinin birlik ve beraberlik içinde hayatını tanzim eden Sahih Sünnet ve Hadislere olan düşmanlık dün olduğu gibi bu günde tarihin çöplüğünde yok olmaya mahkûmdur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Süleyman Küçük Arşivi