Şadan Sezgin

Şadan Sezgin

Gönülde Görünen Hilal

Gönülde Görünen Hilal

Hilalli al bayrağımızın altında hilali beklerken; bayrağımızdaki yıldız gibi yıldızlaşmamız gerekmektedir bu ayda.

On bir aylık uzun bir yoldan geldi Ramazan ayı. Bizleri; kendimize getirmek için, gaflet uykumuzdan uyandırmak için, gönlümüzdeki bulanıklığı gidermek için ve huzuru buldurmak için…

“Biliniz ki, kalpler ancak Allah'ı anmakla huzur bulur” dedi, Âlemlerin Rabbi, Ra’d Suresinde.

“Gönül bulanıklığı dünya sevgisindendir” dedi, Seyyid Yahya ŞİRVANİ.

Kimileri ekmek aldığı bakkalın kasasının önünde yığın halde duran imsakiyeleri görünce Ramazan’ın geldiğini anlar. Kimileri bilbordlardaki eğlence davetiyelerini görünce Ramazan’ın geldiğini anlar. Kimileri pideleri, güllaçları görünce Ramazan’ın geldiğini anlar. Kimileri de gönlüne düşen bir hikmet kıvılcımıyla, kalbine düşen ince bir sızıyla Ramazan’ın geldiğini anlar.

Ramazan ayı oruç ayı olduğu gibi aynı zamanda da ezan ayıdır! İnsanların hayatını ezana göre şekillendirdiği ay!

Ramazan ayı; hayattaki ferasetsiz hızın ve vahşi hazzın azaldığı, ferasetin verdiği muhteşem sadelik ve sükûnetin verdiği hoş bir yavaşlık ile yaşanan aydır. “Ramazan ayı, yavaşlama ayıdır” dedi, Kemal SAYAR.

“Zamanın çarklarının ağır ağır işlediği yerlerde yaşayan insanlar daha uzun yaşarlar” dedi, Üstad Mehmet Şevket EYGİ. Bu uzunluk niceliksel olarak değişmese de niteliksel olarak değiştiği de herkes tarafından fark edilen bir hakikattir.

Ramazan ayı insanın ömründeki dinlenme noktalarıdır; hem gönlünün hem de bedeninin…

Ramazan ayı helalleşme ayıdır, vicdan ayıdır, adalet ayıdır, herkesi ve her şeyi düşünme ayıdır… Bu dünyada birbirini görmemiş, ortak bir noktada hiçbir zaman bulunmamış insanların da diğer canlı ve cansız varlıkların da birbirinde hakkı vardır, birbirine hakkı geçer. Ramazan ayı bu hakları hatırlatan aydır, şu basit şeyleri de unutmadan: “Çay hanelerde aynı ücreti ödeyen çift şekerli çay içenin şekersiz çay içene hakkı geçer, toplu ulaşımda oturarak gidenin ayakta gidene hakkı geçer, tatlının ortası kendine düşenin tatlının kenarı düşene hakkı geçer, markette ödeme sırası beklerken yan kasa açıldığında en arkadaki kişinin ani bir hareketle ilk sırayı aldığında önündeki kişilere hakkı geçer, meyvelerinin toplanması kolay olduğundan dolayı bodur ağaç yetiştirenlerin kuşlara hakkı geçer”.

“Ramazan ayı; sabrı öğrendiğimiz, zihnimizi ağırlıklarından kurtarıp bütün dikkatimizi idrake yönelttiğimiz bir ay olmalı. Adalet duygumuz, hakkaniyetimiz, vicdanımız daha da keskinleştirmeli bakışlarını. Daha çok körleşip, daha çok semireceksek eğer, yanımızdan gelip geçer Rahmet ayı… Biz nasibimizi alamadan!” dedi, Gökhan ÖZCAN abimiz.

Ramazan ayı aynı zamanda birlik ve beraberlik ayıdır, fitnelere fesatlara karşı kuvvetli olma ayıdır. Bölünmüş bazlama (mayalı ekmek) ocakta ısıtılırken neden bölük tarafından yanmaya başlar? Bir de böyle düşünün…

“Şurası gerçek ki, sayımız çoğaldıkça, imkânlarımız arttıkça, birbirimizden uzaklaşıyoruz. Ramazan, bu mesafeyi biraz olsun kapatıyor, insanları yakına getiriyor. Daha görünür oluyoruz” dedi, İbrahim TENEKECİ abimiz.

Ramazan ayı geldi ama biz kalbimizin perdelerini, gönlümüzün kapılarını, ruhumuzun pencerelerini sonuna kadar açtık mı? Ramazan ayı geldiğinde bizi bedenimizde yok sanıp ruhumuzun ziline basmadan geri dönmesin!

“Ramazan ayı geldi amma…” dedi meczup ve şöyle devam etti: “Sen kendine geldin mi?”

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şadan Sezgin Arşivi