Fıkıhi Sorular ve Cevaplar
S-1) Hocam ulusal bir kanal da dinledim kaplama dolgu dişi olanların gusül abdesti olmaz cünüplükten kurtulamaz dediler biz ne yapacağız? Dişlerimizi mi söktüreceğiz bugüne kadar kıldığım namazlar ne olacak? Bizi bu sıkıntıdan kurtarın ne yapmamız lazım açıklamanızı bekliyoruz?
C-1) İnsan için sağlık önemlidir bazı ibadetlerde sağlıklı olanlara ibadet farz olur Oruç da hac da olduğu gibi
Dolgu: Dişlerde hazırlanan kavitelerin geçici veya sürekli olarak kullanma işine denir diş dolgusu çok çeşitli olmasına rağmen temelde diş organının çürümüş kısmı için kullanılan malzemedir.
Kaplama: Dolgu yapılan dişin korunması için yapılan metalik bir korumadır.
Dolgunun fıkhı yönden incelenmesi, Hanefi mezhebinde abdest de ağzın içi sünnet olmasına rağmen gusül de farzdır. Şafi mezhebinde ise sünnettir. Diş dolgusu cebire benzemektedir. Cebire: Kırılan kemik üzerine bağlanan bir tahtadır veya yara üzerine sarılan gazlı bez ve yara bandı gibidir. Bunları çıkarmak açmak tehlikeli olduğundan üzerine mesh edilir bu da aynen yıkamak gibidir.
Serahsi 1982-1/73-74 Molla Hüsrev 1317-1/38 netice olarak diş dolgusu diş organı dolgu yapılan kısmına kapanarak dişin korunmasıdır. Bu kaplamanın gusle manisi var gibi gözükse de zaruretten dolayı ağzın içi yıkandığı zaman kaplamanın altına girmesine gerek kalmaz dolayısıyla farz yerine gelmiş olur yani dolgunun üstünün yıkanması altının yıkanması gibidir. Bu hususta kayıtlar vardır. Molla Hüsrev 1317- 1/17 bu konuda El Ezher Üniversitesi fıkıh alimlerinin diş dolgusu ve kaplama yaptırmanın caiz olduğunu gusle manisi olmadığına dair fetvaları vardır. Fetvalar El -ezher -1495-304
Fıkıh da bir kaide vardır. Eşyada aslı olan ibahadır. Aslı yasaklanmamışsa o mubah kabul edilir. Allah size kolaylık diler zorluk dilemez (Bakara 185) gusülde ağzı yıkama dinimizde bir takım zaruret bir takım kolaylıklar sağladığı malum. Zaruret sadece insanı ölüm derecesine getiren durumlar değildir. Diş çürüyüp apse yaparsa kalbe romatizmaya bir takım organlara zarar olur. Apse vücuda dağılırsa ölümle bile karşı karşıya gelinebilir. Bunun içindir ki Hanefi fukahası böyle durumlarda bazı yerleri yıkanmadan kalabileceğine üzerine su geçirmenin kafi geleceğine fetva vermişlerdir. (H. Karaman İslam da zaruret hali diyanet dergisi C XIII sayı 111 sayfa 162)
Bu konuda ihtilaf diş kaplatma ve dolgu olmayıp dişlerin altın telle kaplanmasındadır. İmam-ı Azam “altın telle kaplatmak mekruhtur” der. Diğer imamlar İmamı Ebu Yusuf Muhammed mekruh değildir derler. Kaplama ve dolguda ihtilaf söz konusu değildir. (Fikri Yavuz İslam İlmihali sayfa 57)
İmam-ı Azam’a göre altın çivi tel kullanması mekruh görüldü. Fakat gümüşten olmasında bir sakınca görmezdi. ‘Bunlardan da anlaşılıyor ki dolgu kaplama diş yaptırma da herhangi bir sakınca yoktur ’ (Siyeri Kebir Mebsud cilt 1 sayfa 132-127)
Eski Afyon müftüsü Celal Yıldırım delilleriyle İslam Fıkhı cilt 4 sayfa 65 şöyle der. Diş yaptırmanın kaplattırmanın ve doldurmanın caiz olduğunda başta İmam-ı azam olmak üzere bütün müctehidler ittifak etmişlerdir. Muhalefet eden olmamıştır. Fetava i Hindiye cilt 5/336 şöyle temas edilmektedir. “Sallanan bir dişin altında gümüşle diğer dişi bağlamasında bir sakınca yoktur.” İmam-ı Muhammed’in görüşü de budur. Diş doldurma kaplatma keyfi olmayıp bir ihtiyaçtan bir zaruretten olmaktadır. Asıl yara üzerine sargı yapılıyor kırılan kol ayak alçı ile sarılıyorsa üzerine yapılan mesh yeterli ise diş de aynıdır. Gürer ve dürer adlı meşhur eserde cilt 1 sayfa 71 de şöyle denmektedir. Takma veya kaplama diş yaptırmakta her hangi bir mahsur yoktur gümüş plastik buna benzer şeylerle de kaplatmakta bir sakınca yoktur. Şu kadar var ki gösteriş veya süs için yaptırmak doğru değildir. Prof Dr Cevat Akşit hoca şöyle söylemektedir. “Ağızda çürük diş olduğu zaman ağrıyıp ağrımamasına bakılmaksızın kaplama veya dolgu yapılabilir.” Şeyhül -İslam Hasan Hayrullah fetvasında da kaplama dolma dişinde gusle manisi yoktur.
Diyanet işleri başkanlığı da bir fetva yayınlayarak şöyle demektedir. Çürüyen dişlerin bir çok hastalığa sebep olması bakımından doldurulmasında bir sakınca yoktur. Başkanlık mecbur olmadıkça altın kullanmanın doğru olmadığını bundan kaçınılmasını tavsiye etmektedir. Hatta diş takılırken abdestsiz olmasının bir mahzuru yoktur. Örneğin Ashaptan Arfaca İbni Esad bir savaşta burnu kesilmişti. Çirkin görünüm arz ettiği için cemaate sık gelemiyordu. Efendimiz (sav) gümüşle burnu kapattı sonra oksitlendiği için koku yaptı. Yine cemaate çıkamıyordu. Sonra altınla kaplattı
C-1) İnsan için sağlık önemlidir bazı ibadetlerde sağlıklı olanlara ibadet farz olur Oruç da hac da olduğu gibi
Dolgu: Dişlerde hazırlanan kavitelerin geçici veya sürekli olarak kullanma işine denir diş dolgusu çok çeşitli olmasına rağmen temelde diş organının çürümüş kısmı için kullanılan malzemedir.
Kaplama: Dolgu yapılan dişin korunması için yapılan metalik bir korumadır.
Dolgunun fıkhı yönden incelenmesi, Hanefi mezhebinde abdest de ağzın içi sünnet olmasına rağmen gusül de farzdır. Şafi mezhebinde ise sünnettir. Diş dolgusu cebire benzemektedir. Cebire: Kırılan kemik üzerine bağlanan bir tahtadır veya yara üzerine sarılan gazlı bez ve yara bandı gibidir. Bunları çıkarmak açmak tehlikeli olduğundan üzerine mesh edilir bu da aynen yıkamak gibidir.
Serahsi 1982-1/73-74 Molla Hüsrev 1317-1/38 netice olarak diş dolgusu diş organı dolgu yapılan kısmına kapanarak dişin korunmasıdır. Bu kaplamanın gusle manisi var gibi gözükse de zaruretten dolayı ağzın içi yıkandığı zaman kaplamanın altına girmesine gerek kalmaz dolayısıyla farz yerine gelmiş olur yani dolgunun üstünün yıkanması altının yıkanması gibidir. Bu hususta kayıtlar vardır. Molla Hüsrev 1317- 1/17 bu konuda El Ezher Üniversitesi fıkıh alimlerinin diş dolgusu ve kaplama yaptırmanın caiz olduğunu gusle manisi olmadığına dair fetvaları vardır. Fetvalar El -ezher -1495-304
Fıkıh da bir kaide vardır. Eşyada aslı olan ibahadır. Aslı yasaklanmamışsa o mubah kabul edilir. Allah size kolaylık diler zorluk dilemez (Bakara 185) gusülde ağzı yıkama dinimizde bir takım zaruret bir takım kolaylıklar sağladığı malum. Zaruret sadece insanı ölüm derecesine getiren durumlar değildir. Diş çürüyüp apse yaparsa kalbe romatizmaya bir takım organlara zarar olur. Apse vücuda dağılırsa ölümle bile karşı karşıya gelinebilir. Bunun içindir ki Hanefi fukahası böyle durumlarda bazı yerleri yıkanmadan kalabileceğine üzerine su geçirmenin kafi geleceğine fetva vermişlerdir. (H. Karaman İslam da zaruret hali diyanet dergisi C XIII sayı 111 sayfa 162)
Bu konuda ihtilaf diş kaplatma ve dolgu olmayıp dişlerin altın telle kaplanmasındadır. İmam-ı Azam “altın telle kaplatmak mekruhtur” der. Diğer imamlar İmamı Ebu Yusuf Muhammed mekruh değildir derler. Kaplama ve dolguda ihtilaf söz konusu değildir. (Fikri Yavuz İslam İlmihali sayfa 57)
İmam-ı Azam’a göre altın çivi tel kullanması mekruh görüldü. Fakat gümüşten olmasında bir sakınca görmezdi. ‘Bunlardan da anlaşılıyor ki dolgu kaplama diş yaptırma da herhangi bir sakınca yoktur ’ (Siyeri Kebir Mebsud cilt 1 sayfa 132-127)
Eski Afyon müftüsü Celal Yıldırım delilleriyle İslam Fıkhı cilt 4 sayfa 65 şöyle der. Diş yaptırmanın kaplattırmanın ve doldurmanın caiz olduğunda başta İmam-ı azam olmak üzere bütün müctehidler ittifak etmişlerdir. Muhalefet eden olmamıştır. Fetava i Hindiye cilt 5/336 şöyle temas edilmektedir. “Sallanan bir dişin altında gümüşle diğer dişi bağlamasında bir sakınca yoktur.” İmam-ı Muhammed’in görüşü de budur. Diş doldurma kaplatma keyfi olmayıp bir ihtiyaçtan bir zaruretten olmaktadır. Asıl yara üzerine sargı yapılıyor kırılan kol ayak alçı ile sarılıyorsa üzerine yapılan mesh yeterli ise diş de aynıdır. Gürer ve dürer adlı meşhur eserde cilt 1 sayfa 71 de şöyle denmektedir. Takma veya kaplama diş yaptırmakta her hangi bir mahsur yoktur gümüş plastik buna benzer şeylerle de kaplatmakta bir sakınca yoktur. Şu kadar var ki gösteriş veya süs için yaptırmak doğru değildir. Prof Dr Cevat Akşit hoca şöyle söylemektedir. “Ağızda çürük diş olduğu zaman ağrıyıp ağrımamasına bakılmaksızın kaplama veya dolgu yapılabilir.” Şeyhül -İslam Hasan Hayrullah fetvasında da kaplama dolma dişinde gusle manisi yoktur.
Diyanet işleri başkanlığı da bir fetva yayınlayarak şöyle demektedir. Çürüyen dişlerin bir çok hastalığa sebep olması bakımından doldurulmasında bir sakınca yoktur. Başkanlık mecbur olmadıkça altın kullanmanın doğru olmadığını bundan kaçınılmasını tavsiye etmektedir. Hatta diş takılırken abdestsiz olmasının bir mahzuru yoktur. Örneğin Ashaptan Arfaca İbni Esad bir savaşta burnu kesilmişti. Çirkin görünüm arz ettiği için cemaate sık gelemiyordu. Efendimiz (sav) gümüşle burnu kapattı sonra oksitlendiği için koku yaptı. Yine cemaate çıkamıyordu. Sonra altınla kaplattı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.