A. Galip Doğan

A. Galip Doğan

Fıkhi sorular ve cevaplar

Fıkhi sorular ve cevaplar

 

S.1) Hocam; Biz bir fabrikada işçi olarak çalışıyoruz. Cami bize uzak, geliş gidiş ve namaz bir saati geçiyor. İşveren bizi göndermek istemiyor. Biz buna rağmen gidiyoruz. Ne tavsiye edersiniz?

C.1) Siz işverenle görüşün, Cuma Namazında geçen zamanı mesai olarak çalışın telafi edin. Kabul etmezse ücretinizden bir buçuk saatlik ücreti kestirin. Mutlaka bir yolunu bulup Cuma Namazını terk etmeyin. Allah’a isyan olan yerde mahlûka itaat olmaz. Siz onun kölesi değilsiniz.

S.2) Hocam; İş yerinden geç çıkıyoruz. Cumanın hutbesine yetişiyoruz. Farzı kıldıktan sonra sünnet namazları kılmıyoruz. Günaha giriyorsunuz dediler. Siz ne dersiniz?

C.2) Cuma Namazının ilk 4 rekât sünneti ile 2 rekât farzından sonra kılınan 4 rekât Müekked Sünnettir. Siz Peygamber Efendimiz (S.A.V)’in sünnetini terk ediyorsunuz. O’nun şefaatini nasıl kazanacaksınız. Peygamber Efendimiz (S.A.V)’i gücendirmeyin. Cumanın 2 rekât farzından önce 4 rekât sünnet namazı ile farzından sonraki 4 rekât sünnet namazı terk etmeyin.

S.3) Hocam; Camiye gelen gençler imamla beraber okuyorlar. Ellerini göğüslerine koyuyorlar. Müekked Sünnetleri 2 rekât kılıyorlar. Sorduğumuzda biz hak olan diğer mezhepleri taklit ediyoruz diyorlar. Ne dersiniz? Bunların yaptığı doğru mudur? Açıklar mısınız?

C.3) Bunlara söyleyin biz Hanefi mezhebini doğru dürüst bilmiyoruz. Bazı zaruret hallerinde mezhepler taklit edilir ve buna da nakil denilir. Mesela; Hac veya Umre’de tavaf eden Şafii kardeşlerin eli kadına dokununca abdest bozulur. Zaruret olduğu için Hanefi’ye naklederler. Tavaf boyunca Hanefiler gibi hareket etmek zorundadırlar. Bazen Hanefi, bazen Şafii, bazen de Maliki gibi davranmak caiz değildir. Bunlar kendi mezhebini bilmiyorlar. Rabbim ıslah eylesin.

S.4) Hocam; İthalat-ihracat yapan bir esnafım Bir arkadaşın arsa satışından yüklü miktarda parası varmış. Bana geldi şu teklifte bulundu; Ben bu parayı sana vereceğim. Benim bu paramı çalıştır. Ancak ne kârına ne de zararına karışmam, yalnız sen bana ayda şu kadar para vereceksin dedi. Benim de işletme sermayesine ihtiyacım var. Ben bu parayı dediği şartlarda alabilir miyim? Ben bankadan kredi almam. Size güvendiğim için size soruyorum. Açıklamanızı bekliyorum.

C.4)

Hanefi Mezhebinde; Kâr ve zarara ortak olmadan bir para almak helal değildir haramdır. Bir kimse zarara karışmamak şartıyla müdara baya benzer bir usulle sadece kâr alırsa bu alış-verişti fasittir. Bu bir nevi faize benzemektir.

Şafii Mezhebine göre; böyle şartlı olarak yapılan akit fasittir. Alınan para da helal olmaz. O arkadaş kabul ederse mudarebe usulü ile zarar ve kâra ortak olursa bu işletme sermayesi de olabilir helaldir.

Makinelere ortak olmayabilir. Amma konulan sermaye parasına göre yapılan kâra da zarara da ortak olmayı kabul etsin. Sen de o zaman parasını al çalıştır. % 20 midir?, % 30 mudur? Anlaşırsınız.

S.5) Hocam; Biz Anonim Şirketiyiz çok ortaklarımız var. Şirketin yönetim kurulu başkanı bizim haberimiz olmadan belli yerlere zekât veriyor. Aynı zamanda ödünç para da veriyor, alınmayan paralarımız da var. Başkanın veya müdürün, ortakların izni, rızası, haberi olmadan zekât veya emanet para verebilir mi? Çok önemli olduğu için soruyoruz. Açıklar mısınız?

C.5) Biz bütün soruları Hanefi ve Şafii Mezheplerinin görüşlerini naklederek veriyoruz.

Hanefi ve Şafii Mezheplerine göre; ortakların haberi, izni olmadan zekât veremezsiniz. Çünkü zekâtta niyet farzdır. Yine ortakların onayı, kararı, izni, haberi olmadan ödünç para da veremezsiniz. Çünkü onun yetkisi yoktur. Ancak genel kurulda böyle bir teklif gelir tüm ortaklar ittifakla bizim adımıza zekât verebilirsiniz, emanet para verebilirsiniz derlerse o takdirde yetki verilirse verebilir. Aksi takdirde veremez.

S.6) Hocam; Ben 35 yaşındayım. Saçlarım döküldü kel oldum. Saç ektirebilir miyim? Veya saç ekletebilir miyim? Açıklar mısınız?

C.6) Saç ektirmek, kendi saç hücrelerinden alınarak ekiliyorsa caizdir. Tıpkı baypas olan bir kimsenin ayak damarlarından, damar alınıp kalp damarlarına eklemek gibidir. Bir mahsuru yoktur.

Yalnız bir başkasının saçından alınıp ektirmek, hem erkek hem de kadın için caiz değildir. Saç eklemekte aynıdır. Bir erkek başka bir erkeğin saçından alıp ekletse hanımı onun başını okşarken yabancı bir erkeğin saçını okşadığı için haramdır. Kadının durumu da aynıdır. Bir erkek namuslu ise kesinlikle böyle bir şeyi kabul etmez.

Fi emanillah maas Selame

Dua ve Selamlar. 20.02.2020

Ali Galip DOĞAN/İrşad Vakfı Başkanı

İletişim-Tel:0332-3524213 veya 0505-7721593-94

Posta:[email protected]

Facebook: Ali Galip Doğan

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
A. Galip Doğan Arşivi