Merkez Bankası Başkanı ve Hazine ve Maliye Bakanı’nın değişmesinden sonra, ülkece 19 Kasım’da gerçekleşen Merkez Bankası Para Kurulu Toplantısı’na kilitlenmiştik.

Piyasalarda oluşan faiz artırımı kararı 475 baz puan ile gerçekleşti.

**

Bu karar sonrasında ise zaten kendisini fiyatlamış olan dolarda düşünüldüğü gibi bir düşüş

gerçekleşmedi.

**

Faiz artırımı sonrasında, son iki aydır dövizdeki yükseliş ile uluslararası piyasalarda rekabetçi güç elde eden yerli üretici ve ihracatçı, baskıcı kur politikasına dönüş ile yine büyük kaygılar yaşamaya

başlayacak.

Faiz kararı sonrasında bir okurumdan gelen mesaj şu şekilde;

“Dolar kuru 8.50 Türk Lirası iken aldığım sipariş için ödeme geldi. Dolar başına 1 TL zararım var.

Maaş, kira, vergi gibi Türk Lirası ile yaptığım ödemeler var, yani mecburen elimdeki doları

bozduruyorum. Üstelik yeni siparişler için kullanacağım hammaddeyi almak istediğimde tedarikçi

firma bana kuru 8.50 TL den yazmaya devam ediyor, ben aldığımda kur 8.50 TL idi diyerek gerekçe

gösteriyor. Yeni siparişlerde fiyat yükseltmem rekabetten dolayı mümkün değil. Bu şekilde devam

ederse üretimden de ihracattan da vazgeçmek zorunda kalacağım.’’

**

Doların faiz kozu ile düşürülmesine şiddetle karşı çıkan birisi olarak, paylaştığım bu mesaja göre;

ülkede, ithal ettiği ürünleri ambalajlayıp ihraç edenler dışında kalan yani sadece hammaddeyi ithal

edip, burada fabrikalar kurup, istihdam sağlayan, ülkeye ciddi döviz girişi gerçekleştiren firmaların

üretimden çekilmesi bize gelecekte nasıl büyük sorunlar getirir ?

Alınan bu karar sadece bankacılık ve faiz sektörünün yüzünü güldürür, tabi kısa süreliğine.

Kredi kullanımını üretim amacıyla gerçekleştirmiş olsa bile, 1 dolarda 1 TL zarar eden bir firma,

çaresizce kullandığı krediyi geri ödeyemezse…

**

İflas etmiş firmalar ve batık kredilerden dolayı bankaların da bu faiz yükselişinden zarar göreceği

ortadadır.

**

Dövizde gerçekleşen yükselişin, tüketim maddelerinde fiyat istikrarsızlığına yol açtığını dövizin

düşürülmesi gerektiği yönünde açıklama yapanlar, faizinde bir maliyet olduğunu unutuyor olabilirler mi?

**

Reel sektörü yok sayarak, bankacılık sektörüne hitap eden bu karar ile Merkez Bankasını kasasında

döviz kalmadığı ve yüksek faiz politikası ile sıcak para getirecek yabancı yatırımcıya yönelik bir karar aldığı ortada.

Düşünüldüğü gibi olmaz ve yabancı yatırımcı dövizini getirmez ise önümüzdeki ay yine 400 – 500 baz puan artışlar ile karşı karşıya kalabiliriz.

Saygılarımla....