“Ellerimi yıkayacağım ama ellerim sabunluyken elektriklerin kesilmesinden korkuyorum” dedi, lavabodaki bataryanın fotoselli olduğunu gören. “Korkma! Yanımda ıslak mendil var” dedi, modern aksiliklere modern çözümler getiren.Hayatımızda farkında olmadığımız ne boşluklar var; sahte değerlerle dolan!

Ne de az fark ediyoruz! Medeniyet ölçüsü saydığımız teknik imkânlar yüzünden sahip olduğumuz değerleri.

“Her türlü bağımlılık, insanın dünyasında inkâr silahıyla mevzi kazanır, yerleşik hale gelir ve kökleşir. Bu kadar büyük bir çoğunluk aynı illete tutulduğu zaman, illetin kendisi normali temsil eder hale gelir. Bir arızanın herkeste olmasıyla görünmez hale gelmesi gibi” dedi, Gökhan ÖZCAN abimiz.

Mahallemizin dolaylı olarak da evimizin elektriği kesildiğinde karanlıkta kaldığımız o kısa sürede nasıl da aydınlanıyoruz! Nasıl da fark ediyoruz! Üzerimizdeki uyuşukluğu nasıl da atıyoruz!

Karanlıktayken çocuğun ile daha çok oynaşıyorsan, eşinle muhabbetin artıyorsa, kahveni pencereden yağmuru izlerken yudumluyorsan, mum ışığının alevi içini aydınlatıyorsa, sokak lambalarının yalnızlığını fark ediyorsan, trafik lambalarının yanıp sönen rengârenk ışıklarının kelebeklerin oyun alanı olduğunu görebiliyorsan, gökteki yıldızlara daha derin bakabiliyorsan, hilale bakarken uzaktaki sevdiklerinin de ona bakma ihtimalini düşünebiliyorsan, güneşin sabahleyin doğmasını harikulade bir şey olduğunu anlayabilmişsen; sen elektriğin bağımlısı olmuşun ve bu bağımlılığını fark etmişin demektir.

“Elektrikler gidince ankastre ocağı bile yakamıyorum” dedi, sigara kullanmayan. “Bir de sigara kötü derler” dedi, en ufak fırsatta kötüyü iyi gibi göstermeye çalışan.

Bağımlılıklar; her ne kadar damardan alınan zehir gibi, yakılıp dumanı çekilen tütün gibi, beyni uyuşturan alkol gibi kendini belli eden bu tür kötü maddelerle sınırlı olmasa da, birçok bağımlılığı insan fark edemiyor kolay kolay. Farkına varamadığımız bu tür bağımlılıklar ile sinir fonksiyonlarımız uyuşmasa da, araç kullanmaya mani durumumuz olmasa da zamanımızın boş geçmesine sebep olan bir durum ile karşı karşıya kalıyoruz. Özellikle de televizyon, bilgisayar, cep telefonu gibi aletler yüzünden evimizde ailemiz ile geçireceğimiz az zamanı da feda ediyoruz bu bağımlılığa. Mevlana Celaleddin Rumi Hazretlerinin dediği gibi: “Pirincin içindeki en tehlikeli taş beyaz renkli olandır”.

Elektriğe bağımlı olmamızın bir olumsuz yanı da varlık içinde yokluk yaşamamızdır. Elektrikler kesildiğinde ne kredi kartı ile alışveriş yapabiliyoruz ne de nakit para ile marketlerden bir şey alabiliyoruz. Elektrikler gittiğinde ise nakit para sadece mahalle bakkalında geçerken kurumsal marketlerde de geçersiz oluyor. Nakit para dahi geçmiyor elektrik olmayınca kurumsal ticarethanelerde.

Bir de şöyle düşünün: “İnsan; kendine gelmek ve bağımlılıktan kurtulmak için evinin şalterini indirdiğinde buzdolabı ne hisseder”.

Apartman merdivenine ayağının tekini atıp ayakkabısını bağlarken fotoselli otomatik lambanın sönmesi sonrası lambayı yakmak için absürt hareketler yapan insanlar da var.

Boş işlerden kaçmak için ve kendine gelmek için akşam vakti evinin elektriğini kesen insanlar da var.

Televizyonlu odadan televizyonsuz odaya hicret eden insanlar da var.

Not: Bu yazı; bize konu hakkında ilham veren MEPAŞ’a ithaf edilmiştir.

Telefonuma 18.04.2019 tarihi saat 11:07’de gelen “Sizlere daha iyi hizmet verebilmek için 19 Nisan Cuma günü saat 18:00 ile 23 Nisan Salı saat 23:00 arasında yeni veri merkezimize sistem geçişi yapacağız. Bu çalışma sırasında geçici olarak hizmet vermeyeceğiz…” şeklinde SMS ile 4 gün 5 saat ya da 101 saat –sayılara ve oranlara karşısı hassasımdır- elektriksiz ne yapacağım diye düşünüp internetten jeneratör fiyatlarına bakmaya başladım. Jeneratörleri incelerken benzinli mi alsam mazotlu mu alsam ayrıca benzinli alıp LPG taktırabilir miyim ve yakıt ikmali sorununu nasıl aşarım diye düşünürken saat 11:43’te aynı yerden olası yanlış anlaşılmaya mani olmak için ikinci SMS geldi. O SMS’de ise şu yazıyordu: “Değerli Müşterimiz, bir önceki SMS ile bildirmiş olduğumuz hizmet kesintisi Müşteri Hizmetleri Merkezlerimizden sağlanan hizmetler ile ilgili olup, söz konusu tarihler için her hangi bir elektrik kesintisi söz konusu değildir…” Gelen bu ikinci SMS ile rahatlarken elektriğe bağımlılığımızı daha iyi anladım.