2018 Dünya Kupası Fransa-Hırvatistan finaliyle sona erdi.. 26 yıl önce Yugoslavya'dan kanlı bir şekilde ayrılarak, bağımsızlığına kavuşan Hırvatistan, finalde Fransa'ya 4-2 yenilerek, ikinci olabildi...

**

Hırvatlar, yapılan bireysel hatalar yüzünden Dünya Kupasını kaldıramadı. Fakat; oynadığı oyunla tüm dünyanın takdirini topladı. Luka Modriç, Mandukic, Vida, Rakitiç, Subasiç gibi oyuncularla futbol dersi verdi...

**

Yugoslavya'nın son yıllarında Hırvatistan'ın Dubrovnik şehrinde çobanlık yaparken, savaş yüzünden ülkesini terk etmek zorunda kalan Luka Modriç, 2018 Dünya Kupası'nın en iyi oyuncusu seçildi...

**

Hırvat oyuncular başarı öyküsü yazarken, Türkiye, Dünya Kupası'nı evinde HD televizyonlarda izledi. Çekirdek çitleyerek, Dünya Kupası'nı izledik. Almanya'nın gruplardan çıkamamasıyla, İngiltere'nin yarı finalde elenmesiyle mutlu olduk...

**

Sosyal medyada 4.5 milyonluk ülke dünya kupasında final oynarken, 80 milyonluk Türkiye neden Dünya Kupası'na katılamıyor diye yorum yapanları gördüm. Nüfusun çok olması değil nitelikli olması önemli...

**

Herşeyde nüfusu baz alırsak, 1,4 milyarlık Çin ve 1.3 milyarlık Hindistan'ın her dünya kupasında boy göstermesi lazımdı. Hatta bu iki ülkenin sürekli dünya kupasını kazanan ülkeler olması lazımdı...

**

Halbuki Çin, Hindistan, Pakistan, Endonezya, Malezya gibi ülkelerin doğru düzgün dünya kupasına bile katılmadı. Ama 300 bin nüfusa sahip İzlanda son dünya kupasına katıldı. 2016 Avrupa Şampiyonası'nda tur atladı..

**

Gelelim Hırvatistan meselesine.. 1992 yılında Slovenya'dan sonra Yugoslavya'dan ayrılan ikinci ülke olan Hırvatistan'da spor bir yaşam tarzıdır. Dalmaçya kıyılarında balık yerler, spor yaparlar.. Hırvatlar sadece futbolda değil basketboldada çok iyiler..

**

Hırvatistan'a 4 defa gitme fırsatım oldu. Milliyetçilikten öte şovenist duygulara sahip bir toplum Hırvatlar. En büyük rakipleri hatta düşmanları Sırplar. 8 milyonluk Sırbistan da Hırvatistan gibi dünya kupasına katıldı. Kötü bir futbol oynamadı. Fakat şansızlardı. Son dakika golleriyle gruplardan bile çkıkamadılar..

**

1990'yı yıllardan bu yana Hırvat futbolcular Türkiye kamuoyunda çok popüler. Boban, Boksiç, Suker, Rapaiç, gibi Hırvat yıldızlar hala hafızalarımızda. 1996 Avrupa Şampiyonasında son dakikalarda Hırvatistan'dan yediğimiz golü nasıl unuturuz..

**

Hırvatlarla defalarca karşı karşıya geldik. 2008 Avrupa Şampiyonası'nda 120. dakikada yediğimiz golden sonra bitti dediğimiz andı. Semih'in mucize golüyle penaltılara kalmıştık. Penaltılarla Hırvatları çeyrek finalde elemiştik...

**

O günden sonra defalarca Hırvatistanla karşılaştık. Dünya Kupası Grup elemelerinde Hırvatistan'ı yenen iki ülke oldu biri Türkiye diğeri de İzlandaydı...İzlanda ve Hırvatistan dünya kupasına katıldı biz ise evlerimizde hayıflanarak onları izledik...

**

Hırvatlar tarihi zaferle komşuları Slovenya'yı, Sırbistan'ı ve Bosna-Hersek'i de kıskandırdı. Eski Yugoslavya ülkeleri arasındaki ezeli rekabet futbolda da devam ediyor...Bu ülkelerin hepsi Fransa'nın kazanmasını istedi...

**

Hırvatistan'ın Dünya Kupası'nı kazanamaması biraz Balkanların hayrına oldu. Hırvatlar kazansaydı taraftarlar sabaha kadar kutlamalar yapacak ve provakatif eğlenceler yüzünden insanlar birbirine girecekti...

**

Hırvatlar, 26 yıl boyunca 5 defa dünya kupasına katıldı. 1998 Dünya Kupası'nda üçüncü oldu. 2018 Dünya Kupası'nda ise ikinci oldu. Türkiye ise 100 yılda 2 defa dünya kupasına katıldı. 2002 Dünya Kupası'nda üçüncülük başarısı elde etti..

**

Dünya kupalarındaki tek başarımız bu oldu. Onlarca tesisimiz var, altyapımız müsait. Futbolcularımız ciddi paralar kazanıyor. Ama tek eksiğimiz milli ruh. Bir Modriç, bir Rakitiç çıkaramıyoruz...

**

2002'deki, 2008'deki mücadele ruhu yok...Rusya'da Türkiye'nin olmaması gerçekten içimizi acıttı Tek derdi para ve şöhret olan futbolcularımız yüzünden dünya kupalarına katılamıyoruz. Bir İzlanda kadar veya Hırvatistan kadar olamıyorsak, oturup düşünme nerede yanlış yapıyoruz diye düşünmek zorundayız...